Milliyetçi hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İBB yolsuzçluğu ve ÇHP'de yaşanan gelişmelerle ilgili olarak "Rüşvet, yolsuzluk ve irtikap davaları Aziz Atatürk'ün partisini mahvı perişan etmiştir" dedi.
TÜRKGÜN Gazetesi'ne yaptığı özel açıklamaların son bölümünde Devlet Bahçeli, "CHP'de sular durulmuyor. Kazan sürekli kaynıyor. Son bir yıl içinde üçüncü, son iki yıl içinde dördüncü kurultaylarını yaptılar. Kulisler susmuyor, hizipler durmuyor. Mahkemeye düşen CHP'ye sizin bakışınız nasıldır?" sorusuna şu karşılığı verdi:
CHP'DE İŞLER SARPA SARDI
CHP, maalesef tarihin yanlış yerinde duruyor.
CHP'nin mahkeme kapılarına düşmesi öncelikle bir hukuk konusudur. Buna rağmen bu partinin iç denge ve düzene kavuşması temennimdir. Ne var ki CHP'de işler sarpa sarmıştır.
CHP yönetimine karşı yapılan yolsuzluklardan arınma çağrısı doğru bir çağrıdır.
Dün Sayın Kılılçdaroğlu'nu ağlayarak ve tezahüratlar eşliğinde uğurlayanlar, şimdi kapıyı göstermektedir.
Görülen odur ki, CHP üç S'li bir alanda bocalamaktadır: Söğütözü, Saraçhane ve Silivri.
Rüşvet, yolsuzluk ve irtikap davaları Aziz Atatürk'ün partisini mahvı perişan etmiştir.
CHP yönetiminin her önüne geleni suçlaması doğru ve omurgalı bir tavır değildir.
Aynada başka bir şey görmek istiyorlarsa aynayı değil aynanın karşısındaki görüntüyü değiştirmeleri akla yatkın en makul tercihtir.
CHP'nin istikrarsızlığı, tarihsel çizgisinden derin kopuşu Türk siyaset ve demokrasi hayatını olumsuz etkileyecektir.
Bu partideki iç çalkantı kendi meseleleridir.
Buna dair yorum yapmak bize düşmez ve bizim işimiz değildir.
CHP'NİN YÜZLEŞMESİ KAÇINILMAZ
Ancak CHP'nin hesabını vermesi gereken, hatta yüzleşmesi kaçınılmaz olan korkunç bir rüşvet ve yolsuzluk suçlaması vardır.
Hazırlanan iddianamenin içeriği gerçekten de çok ciddidir.
Yüzleşmek için özgüven, gerçekleri kabullenmek için de siyasi ahlak ve dirayet gerekmektedir.
Yüzyılın en vahim yolsuzluğunun aydınlanması ve adaletin tecellisi şarttır.
Bizim de Türk yargısına güvenimiz tamdır.
Sayın Özgür Özel'in savcı ve hâkimlerimizle uğraşması, her vahim iddiayı siyasileştirerek karalaması doğru değildir.
CHP'nin içinde bulunduğu durum Türk siyaseti, bu partinin geleneği ve geleceği açısından ise esef vericidir, yürek yaralayıcıdır.
ATATÜRK'TEN GERİYE NE BIRAKTTILAR?
MHP Lideri Devlet Bahçeli, "CHP size göre nerede hata yaptı?" sorusuna şu cevabı verdi:
"Bu sorunun öncelikle muhatabı ve cevap vermesi gereken CHP'nin bugünkü yönetim kadrosudur.
Son iki yıl içinde gerçekleşen 4. Kurultay'da da Genel Başkanlığa seçilen Sayın Özgür Özel'i kutluyor, bundan sonraki siyasi mücadelesinde aklıselim ve teenniyle hareket etmesi temennisiyle başarılar diliyorum. Bu temennimi kendisini arayarak bizzat ilettim.
Hukukun bağlayıcılığına ve kararına saygı duymalıdır.
39'uncu Kurultaylarında diyor ki, Cumhuriyet'in muhafızı, Atatürk'ün askeriyiz. Sormak lazımdır ki, Atatürk'ten geriye ne bıraktılar? Cumhuriyet'in yegane gücü olan cumhura ne zaman saygı duydular? İmralı'ya bile gitmekten korktular, kaçtılar; esasa değil de usule itirazlarını da ürkek ve yavan sözlerle açıkladılar.
Türkiye'nin en önemli sorunun çözümünde kaçak güreştiler. Ümit ederim ki gerçeği görecek basirete kavuşurlar ve minder dışına çıkmazlar."