Ankara Kulübü Derneği’nin Down sendromlu Seymeni Ali Berk İnce, gösterdiği üstün istek ve azimle ve her geçen gün yeteneğiyle daha da ilerleyerek, hem ailesinin hem de Ankara Kulübü’nün gurur kaynağı oldu.

Ankara Kulübü Derneği Down sendromlu Seymeni Ali Berk İnce, gösterdiği üstün azmiyle çevresine ilham verirken, ailesine ve Ankara Kulübü’ne de büyük bir gurur yaşatıyor.  

Ali Berk’in sevgi, kararlılık ve gayretle Seymen eğitiminde büyük bir yol kat ettiğini ve sosyal gelişiminden oldukça memnun olduğunu belirten babası Halil İnce, bu başarıda emeği geçen herkesin kıymetini vurguladı.

İnce, “Ali Berk 2014 doğumlu-11 yaşında ve 5. sınıf öğrencisi. 3 çocuğumun en küçüğü Ali Berk,  3 yıldır Ankara Kulübü’nde Seymen çalışmalarına katılıyor. Ali Berk, Seymen oyunlarını disipliniyle öğrenmeye çalışıyor. Kadim Ata kültürümüzü, Seymen oyunlarımızı öğrenerek hayata kanalize olmaya çalışmasından dolayı hem annesi hem de babası olarak bizler çok mutluyuz. Ali Berk’in Seymen eğitimi ile başlayan gelişimini yakından gözlemleyebiliyoruz. Buradaki yaşıtlarını, ağabeylerini çok seviyor, kendisine güveni geliyor, farkındalığı her geçen gün yükseliyor. Ali Berk’in dışarıda arkadaş çevresinde farklılığı hissediliyor. Arkadaşlarıyla birlikte sosyal ortamlara giriyor ve etkileşim kuruyor. Sorulan sorulara cevap veriyor, esprileri bile anlayıp tepki verebiliyor. Bu Ali Berk açısından çok önemli bir kademe. Ali Berk’in başarısı, diğer ailelere de örnek olurken, Down sendromlu çocukların da çok dikkatini çekiyor. Bizim için Seymenliğin sonu yok, devamlı bu kültürün peşindeyiz. Ali Berk’i en iyi, en doğru şekilde hayata hazırlayıp, sosyal yaşama güçlü bir şekilde dahil edebilmek için annesi ve babası olarak daha çok çaba göstermeye devam edeceğiz. İmkanın bize gelmesini beklemektense imkanın peşinden koşturmalıyız. Ancak, imkanın peşinden koşturursak çocuklarımızı daha iyi seviyelere taşıyabiliriz. Ankara Kulübü’nde Ali Berk’e sunulan eğitim ve sosyal fırsatlar çok değerli. Kapılarını bizlere sonuna kadar açan, Ankara Kulübü Derneği  Genel Başkanı Sn. Dr. Metin Özaslan’a ve yönetimine, gösterilen yakın ilgi, değerli destek ve sağlanan eğitim için Çankaya Şube Temsilcisi Sn. Halil Bahadır Saka’ya ve Ali Berk’i aralarına alan her yaştan tüm Seymenlerimize sonsuz şükranlarımızı sunuyorum.” diye konuştu.

Ali Berk’in Seymen eğitiminin dışında da Down Cimnastik Milli Takım sporcusu olduğunu ve yarışmada Ankara ikinciliği derecesi elde ettiğini de belirten İnce şöyle devam etti: “Dünyada birçok ülkede Down sendromlu çocuklar erken yaşlarda özel eğitim ve destek programları ile yeteneklerini ortaya koyabiliyor ve hem sanatta ve  sporda, hatta kariyerde de normal çocuklardan daha ileri seviyede, çok güzel işler başarabiliyorlar. Toplumda farkındalık yüksek olduğunda aileler ve çevre daha destekleyici olabiliyor. Bu da çocukların özgüvenini ve üretkenliğini artırıyor. Down sendromlu çocuklarımızı ümitsizliğe düşmeden, daha çok çaba göstererek, en güzel şekilde hayata adapte ederek, sosyal ortamlara kazandırabilmeliyiz. Akranlarına göre gelişimlerini biraz geriden tamamlasalar da Down sendromlu çocuklar  da diğer çocuklarda olduğu gibi öğrenme ve yeteneklerini geliştirme potansiyeline sahip. Çocuğun ne yönde gelişim sağlayabileceğini görmek, sabır ve sevgi ile en doğru fırsatları onlara sunmak çok önemli.”

FARKINDALIK ANLAYIŞLA BAŞLAR

Ankara Kulübü Derneği Çankaya Şube Temsilcisi Halil Bahadır Saka da;  “Ali Berk hiç aksatmadan her hafta Ankara Kulübü Çankaya Şube Seymen çalışmalarımıza katılıyor ve çok istekli, gayretli çalışıyor. Ali Berk birçok önemli günde  gerçekleşen Seymen gösterilerinde de yer alıyor. Ali Berk,  potansiyelin doğru ortam ve imkanla nasıl açığa çıkabildiğinin güzel bir örneği. Gerçekten de Down sendromlu bireyler sevgi, sabır ve doğru yönlendirmeyle çok güçlü gelişim gösterebilir. Biz bunu Ali Berk’de gördük. Ali Berk azim ve gayretiyle bizlere de ilham veriyor  ve hepimizin gurur kaynağı olmayı başardı.  Ali Berk inşallah uzun yıllar Seymenlik geleneği üzerine daha da ilerleyecek. Gelin, farklılıkları kucaklayalım ve Down sendromlu bireylerin yeteneklerini, azimlerini ve topluma katkılarını görmezden gelmeyelim. Farkındalık, anlayışla başlar.” ifadelerini kullandı.