Tarih: 20.06.2024 19:08

"Fener Rum Patrikhanesi siyasi fitne yuvasıdır"

Facebook Twitter Linked-in

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) 27. Dönem Bursa Milletvekili D. M. Hidayet Vahapoğlu, “Tüzel kişiliği ve hukuki tanınırlığı olmayan Fener Rum Kilisesi’nin, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden Dışişleri Bakanının yanında imza hakkına sahip olması ve toplantıya Ekümenik sıfatıyla gözlemci olarak kabul edilerek Barış konferansında taraf muamelesi görmesine izin verilmesi hayati öneme haiz hatadır” dedi.

MHP 27. Dönem Bursa Milletvekili D. M. Hidayet Vahapoğlu, konuya ilişkin olarak önemli değerlendirmelerde bulundu.

“ileğimiz bu yanlışlara ilave olarak Heybeliada Ruhban Okulunun açılmamasıdır” diyen Dr. Vahapoğlu, Fener Rum Patrikhanesinin bir din kurumundan ziyade siyasi fitne yuvası olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

 


 

"Devlet hayatında “ben yaptım oldu” ya da “yaptık da ne oldu,  dünyamı yıkıldı” anlayışı kabul edilebilir bir durum değildir, hayati önemde yanlıştır, ülkelerin ve toplumların geleceğini yok eder. 

Örnek aranırsa sadece Osmanlı’nın yıkılmasına ve Türkiye Cumhuriyetinin dar boğazlara, krizlere girmesine sebep olan yanlışlara bakılsa bile yeter. 

Lozan Antlaşması Türkiye Cumhuriyetinin kurucu temel hukuki metinlerinin en önde gelenidir. Devletimizin üzerinde kurulu olduğu zemindir, temeldir, tartışmaya açılamaz ve taviz verilemez. 

Lozan’da bağlılığı Kaymakama olan Fener Rum Kilisesinin Başpapazı Bartholomeos’un Ekümenik Patrik sıfatı  tanınmamış, Türkiye’de kalmasına  özel izin verilmiştir. Yetki alanı İstanbul ve adalardaki Rum nüfus ve onların ibadethaneleri ile sınırlı tutulmuştur. Ekümenik değildir. Hangi kilisenin ökümen/ekümen  kilise olacağı dolayısıyla Fener patrikhanesinin ekümenik olamayacağı Hristiyan inancındaki kiliseler hiyerarşisi ile de belirlenmiştir. Bu durum Fener Rum Kilisesi ve Başpapaz hakkında açılan çok sayıdaki mahkeme kararı yanında Yargıtay kararlarıyla da hüküm altına alınmıştır. Bu kararlarda ekümenik vasfını kullanamayacağı ve başka kurumlara müdahale edemeyeceği karara bağlanmıştır. 
Fener Rum Kilise Başpapazına Protestan- Katolik -musevilik inancındaki ABD ve AB ülke yöneticilerinin gösterdiği itibar Ortodoks dünyasında Fener-Moskova Kiliseleri arasındaki rekabetten yararlanma dolayısıyla batı bloğunun doğal  hasmı olan Rusya’ya karşı siyasi olarak kullanıma müsait aparat oluşu ve Kilisenin tarih boyunca Türk devletlerine karşı oynadığı muhalif- çıbanbaşı rolü gereğidir. 

Din kurumundan ziyade siyasi fitne yuvasıdır, içinde bulunduğu Türkiye Cumhuriyetine muhaliftir. 

Buna rağmen yapılan yanlışlar arasında üniter devlet ilkelerine aykırı olarak Devlet protokolünde Osmanlı dönemindeki millet uygulamasını andıran statüde muamele gösterilmesi, 1936 yılında tespit edilmiş vakfiyelerinde yer almayan gayrimenkullerin iadesi gibi konularda bulunmaktadır. (dileğimiz bu yanlışlara ilave olarak Heybeliada Ruhban Okulunun açılmamasıdır) 

Sonuç olarak tüzel kişiliği ve hukuki tanınırlığı olmayan Fener Rum Kilisesi’nin, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden Dışişleri Bakanının yanında imza hakkına sahip olması ve toplantıya Ekümenik sıfatıyla gözlemci olarak kabul edilerek Barış konferansında taraf muamelesi görmesine izin verilmesi hayati öneme haiz hatadır. 

Ayrıca bu konulara halkımızın duyarlılığı göz ardı edilemez. 

Bu işlerde bilmiyorduk, pardon olmaz. Bilinmiyorsa bu konulara ömrünü vermiş liyakat sahibi onlarca hukukçuya, bürokrata, diplomata, istihbarat uzmanına  sorulabilir."

Ankara/www.ucuncusayfahaber.com.tr 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —