Ben ülküdaşlarımı, teşkilatlarımızı yönetenleri çok seviyorum. Ama yalvarıyorum:
Ben ülküdaşlarımı, teşkilatlarımızı yönetenleri çok seviyorum.
Ama yalvarıyorum:
Ne olur her şeyin ardından "Ankara'nın bir bildiği var" çerçevesine almayın her vaziyeti.
Bir şey bilirmişçesine "devlet aklı" konferansları dinlemeyelim.
İlkokulu bitirdiğim günden beri ben devlet fikriyle, nosyonuyla yoğruldum. En az herkesin bildiği kadarını biliyorum, tahmin de edebiliyorum.
Türklüğün Türkiye'den tasfiyesi hiç bir zecri süreçle mümkün olmayacaktır. O halde yeni bir model geliştirmek lazım dediler. Türkiye'yi Kanada gibi bir göçmen ülke olma misyonuna doğru itmeye çalışıyorlar.
Ben ülküdaşlarımca tesis edilmiş ittifakı benimsedim, ama müdahale ettiğimiz bir karakterde olmasını bekleme hakkımız olduğunu düşünüyorum.
Şimdi de Lübnan'dan ülkemize yeni göçler almaya hazırlanıyorlar. Bunu da devlet aklı diye pazarlıyorlar fısıltı gazetesi ve sosyal medya aracılığıyla.
Bu, devlet aklı falan değil, kök ideolojilerinin esası "Türksüz Türkiye" hasretinin dile gelişidir.
Zaten kirli ekranlarda, kirli profesör kılıklı aparatları vasıtasıyla Türklüğü yok sayan algılara çoktan başlamışlardı...
***
Ben iktidarı temin eden ittifakımıza oy verdim. Bu ittifak için ortada gezen çığırtkanlardan fazla bu ittifak için çalıştım. Geçmişe dönük olarak bu çabalarım yazılı halde sosyal medya hesabımın duvarında duruyor. Ama geldiğimiz bu noktada bu müttefiğimize güvenmiyorum. Özellikle bunların sığınmacı politikalarında art niyet ve sinsilik yoksa gaflet halindedirler; aksi hal ise ihanet diye ifade edilir.
Ben dava büyüklerimin, iktidar gücünü bizim desteğimizle sağlayan bu yapının fütursuzca milli istikbalimizi tehdit eden sığınmacı politika ve niyetlerine müdahale edeceğine güçlü bir şekilde inanıyor ve bekliyorum.
***
Türkiye, Batı'nın sığınmacılar deposu değildir.
Ensar-muhacir fantezilerine ve aldatmacalarına hayır!
Binlerce yıldır Türk kanıyla yoğrulmuş bu mübarek vatana şerik kabul edemeyiz.
Bir toprağa kimin kanı düştüyse onun vatanıdır.
Ve....
TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR.
Bu yaman gerçek kıyamete kadar geçerli olacaktır.
20 Ekim 2024
Halil Kaya
