Haber Editörü

Ramazan DURMUŞ / GELDE YAZMA

ramazandurmus44@gmail.com

Kılıç: "Federasyon teklifleri Kıbrıs Türklüğünü esarete sürükleyecek bir hezeyandır'

MHP Grup Başkanvekili ve Nevşehir Milletvekili Filiz Kılıç federasyon tekliflerinin Kıbrıs Türklüğünü esarete sürükleyecek bir hezeyan olduğunu söyledi.

Kılıç:
22.10.2025 22:38:00 0

MHP Grup Başkanvekili ve Nevşehir Milletvekili Filiz Kılıç federasyon tekliflerinin Kıbrıs Türklüğünü esarete sürükleyecek bir hezeyan olduğunu söyleyerek, "Bizim nezdimizde bu tekliflerin tek bir satırının bile meşruiyeti yoktur çünkü Kıbrıs Türk'tür, Türk'ün öz vatanıdır. Kıbrıs Türk'ü yalnız değildir ve asla yalnız kalmayacaktır. Kıbrıs, 1570 yılında Osmanlı ordularının zafer sancağıyla fethedilmiş, 1571 yılında 80 bin şehit verilerek tamamen Türk yurdu olmuştur." diye konuştu.

Kıbrıs'ta iki devletli çözümün esas olduğuna işaret eden Prof.Dr. Kılıç, TBMM Gene Kurulunda yaptığı konuşmada şunları kaydetti:

"Çünkü biz biliyoruz, federasyon Türk milletinin kazandığı onurlu mücadeleyi Rum'un insafına terk etmektir. Buna ne Türk milleti rıza gösterir ne de tarih izin verir. Biz tarihimizden, şehitlerimizden güç alıyoruz çünkü biz Kıbrıs'a baktığımızda vatan görüyoruz, çünkü Kıbrıs denildi mi yüreğimizde Beşparmak Dağları yankılanıyor, herkes hesabını buna göre yapmalıdır."

Gazze'deki barış umutlarının İsrail tarafından sabote edildiğini kaydeden MHP Grup Başkanvekili Prof.Dr. Filiz Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu kirli senaryonun bir parçası olarak şimdi de Hamas'ın silah bırakması yönünde dayatmalar yapılmaktadır. Oysa, bu çağrılar mazlum bir halkı savunmasız bırakmanın, direnişi kırmanın, zulmü meşrulaştırmanın başka bir adıdır. 'Silah bırak' denilen aslında 'teslim ol' demektir ve Filistin halkı hiçbir zaman esareti, zilleti, teslimiyeti kabul etmeyecektir. Biz inanıyoruz ki Filistin'in direnişi meşrudur. Filistin'in davası haklıdır. Kudüs işgalin değil, imanın ve adaletin başkentidir. Mazlumun yanında, zalimin karşısında olmayı Türk milletinin tarihi bir görevi ve manevi sorumluluğu olarak görüyoruz."

MHP Grup Başkanvekili ve Nevşehir Milletvekili Prof. Dr. Filiz Kılıç'ın konuşması şöyle:

 

 

Kıymetli milletvekilleri ve ekranları başında bizleri izleyen yüce Türk milleti, hızla değişen Türkiye ve dünya gündemi içerisinde aslında önem arz eden bazı hususlara ya geç değiniyoruz ya hiç değinmiyoruz. Bunlardan biri üzerinde kısaca durmak istiyorum: 10 Ekim 2025 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan yönetmelik Türk milletinin tarihî hafızasında derin karşılığı olan bir iradenin beyanıdır. Türk soylu yabancıların Türkiye'de meslek ve sanatlarını serbestçe yapabilmelerine ilişkin yapılan bu değişiklik Türk kimliğini ötesine taşıyan sıcak bir gönül çağrısıdır.

Türkiye, soydaş topluluklarına yalnızca kapılarını değil, kaderini de açmaktadır. Zira, Türk olmak, yalnızca bir vatandaşlık meselesi değil, tarihin, kültürün ve ortak vicdanının birliğidir. Bu birlik bugün yeniden anlam bulmakta, Türk kimliği yerel bir aidiyet değil, evrensel bir değer olarak yükselmektedir. Uzun yıllar boyunca "Dilde, fikirde, işte birlik." ülküsünün kültürel ve fikrî yönleri ön planda tutuldu. Bugün ise bu yönetmelikle o birliğin ekonomik ve üretken zemini inşa edilmektedir.

Artık Türk dünyası yalnızca bir kültür coğrafyası değil, ekonomik bir güç alanı hâline gelme yolundadır. Bu yaklaşım, Türkiye'nin Türk dünyası içindeki doğal öncülüğünü pekiştirirken aynı zamanda her bir Türk soylunun emeğini, bilgisini ve yeteneğini vatanın kalkınmasına dâhil eden vizyoner bir yaklaşımdır. Negatif ayrımcılığın, kimlik baskısının veya kültürel asimilasyonun gölgesinde yaşayan her Türk topluluğu için Anadolu artık yalnızca bir ana yurt değil, bir umut kapısıdır. Bu karar Türk millî kimliğini yalnızca koruyan değil, onu sınırların ötesine taşıyarak güçlendiren bir vizyonun ürünüdür. Türkiye bu adımıyla Türk birliğini güçlendiren yeni bir dönemi başlatmıştır. Bugün Türk dünyası için atılan her adımın özünde tek bir hakikat vardır: Kökü bir, gönlü bir, hedefi bir birliğin yeniden doğuşu ve o doğuşun kalbinde her zamanki gibi Türkiye vardır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak 24 Ekim 2025 tarihinden itibaren milletimizin derdiyle dertlenmek, sevincine ortak olmak için yeniden yollardayız. "Hayırlı Günler Komşum" diyerek başlattığımız bu gönül seferberliğinde sokak sokak, mahalle mahalle, köy köy dolaşacak, vatandaşlarımızla aynı sofraya oturacak, aynı çayı içecek, aynı duayı paylaşacağız. Biz siyaseti kürsüde değil, milletin kalbinde yapan bir davanın mensuplarıyız. Her gittiğimiz yerde insanımızın sesini dinleyecek, derdine kulak verecek, talebini not edeceğiz çünkü biliyoruz ki siyaset milletin gönlünde başlar, samimiyetle, hizmetle büyür. Teşkilatımızın her kademesiyle, il, ilçe, belde, mahalle temsilcilerimizle, her yaştan gönüldaşımızla el ele verip sohbet iklimini güçlendirecek, gönül bağlarını pekiştireceğiz. Her evin kapısını umutla çalacağız çünkü biliyoruz ki her kapının ardında bir hikâye, bir emek, bir Türkiye vardır. Biz o hikâyeleri dinlemeye, o emeklerin sesi olmaya talibiz. Vatandaşlarımızın beklentilerini, dertlerini, taleplerini dinleyecek, çözümsüzlüğe değil çözümün ta kendisine odaklanacağız. Kavgadan değil kardeşlikten, ayrılıktan değil birlikten, umutsuzluktan değil inançtan besleneceğiz. Yapıcı, ilkeli ve temiz siyaset anlayışımızdan taviz vermeden, sözü ile özü bir duruşla yürümeye devam edeceğiz çünkü bizim davamız, şahsi menfaatin değil, millet menfaatinin davasıdır. Bizim hedefimiz günü kurtarmak değil, geleceği inşa etmektir. Bu anlayışla, Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın inşasında kararlı, emin, vakur ve yürekten adımlarla ilerleyeceğiz."

Haberi Sesli Oku

YAZARLAR