MHP Grup Başkan Vekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, “Milliyetçi Hareket Partisi olarak yerel kaynakları harekete geçiren, nitelikli iş gücü istihdam eden, ileri teknoloji kullanan, dijital çağa uyum sağlayan, dışa bağımlılığı gideren, uluslararası rekabet gücüne sahip bir sanayi oluşturulmasını öngörüyor ve hedefliyoruz” dedi.
Akçay, TBMM Genel Kurulunda bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada savunma sanayii, uzay ve havacılık, elektronik, yapay zekâ, çip, ilaç, tıbbi cihazlar gibi ithalat bağımlılığını azaltacak, yerli imkânları harekete geçirecek yatırımların daha fazla desteklenmesini istediklerini ifade etti.
MHP Grup Başkan Vekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Millî Savunma Bakanlığı'nın ülkemizin güvenliğini, istiklal ve istikbalini koruma irademizin somut bir kurumu olduğunu ifade etti.
MHP Grup Başkan Vekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın konuşması şöyle:
"Muhterem milletvekilleri, Millî Savunma Bakanlığı ülkemizin güvenliğini, istiklal ve istikbalini koruma irademizin somut bir kurumudur. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz sahip olduğu yüksek askerî kapasitesiyle ülkemizin güvenliğinin yanı sıra ikili ilişkiler, Birleşmiş Milletler, NATO ve AGİT kapsamında üç kıtada barış ve istikrara katkı vermektedir.
“Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımızın özlük hakları iyileştirilmelidir”
Burada bazı beklentileri de dile getirmek istiyorum: Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımızın özlük hakları iyileştirilmelidir, Uzman Erbaş Kanunu düzenlenmelidir, askerî hastaneler yeniden hizmete alınmalıdır, şehitlerimizin ve vefat eden gazilerimizin ana babalarına bağlanan aylıklar iyileştirilmelidir, ordu vazife malullerinin özlük hakları da iyileştirilmelidir. Ayrıca, malul sayılmayan gazilerin mağduriyetleri giderilmelidir diyoruz.
İçinde bulunduğumuz coğrafyanın şartları Türk Silahlı Kuvvetlerimizin stratejik bir vizyonla kendini sürekli yenilemesini ve değişen harp ortamına hızlı bir şekilde ayak uydurarak her zaman göreve hazır olmasını zorunlu kılmaktadır.
“Dün bize parça vermeyenler bugün SİHA'ları satın almak için sıraya giriyor”
Son yıllarda savunma sanayisinde dünyanın dikkatini çeken büyük atılımlar gerçekleşmiştir. Kendi savaş gemisini üreten on ülkeden biriyiz. Aynı anda kendi gemilerimizi kendi tersanelerimizde üretebiliyoruz. Dün bize parça vermeyenler bugün SİHA'ları satın almak için sıraya giriyor. Bugün gökyüzüne ve dünyaya baktığımızda Türk mühendislerinin, işçisinin emeğiyle yoğrulmuş millî muharip uçağımız KAAN'ı, HÜRJET'i, HÜRKUŞ'u, GÖKBEY'i ve ATAK helikopterlerini; insansız hava araçları KIZILELMA, Bayraktar ve ANKA'yı görüyoruz. Mavi vatanda süzülen TCG ANADOLU'yu, MİLGEM projesi kapsamında üretilen ada ve istif fırkateynlerimizi, korvetlerimizi, hisar sınıfı açık karakol gemilerimizi, reis sınıfı denizaltılarımızı görüyoruz ve ayrıca da ALTAY tankını da görüyoruz. Dahası, TEKNOFEST gençliğini görüyoruz. Tabii, bunlardan kimlerin neden rahatsız olduğunu da biliyoruz, yabancı ülkeleri anlıyoruz ama bizim vatandaşlarımızın ve bazı siyasilerin rahatsızlığını da doğrusu anlamakta güçlük çekiyoruz.
“Elde edilen başarılar topyekûn milletimizin, ülkemizin başarısıdır”
Bu vesileyle, ayrıca balistik füze ve hava savunma sistemlerimiz öncelikli olarak tekemmül ettirilmelidir diyoruz ve bu elde edilen başarılar topyekûn milletimizin, ülkemizin başarısıdır. Savunma Sanayii Başkanlığının, ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ, Baykar ve nice kuruluşlarımızın çalışanları âdeta Ergenekon'da demir dağları eriten atalarımızın bugünkü temsilcileridir. Bu vesileyle her birine takdir ve tebriklerimizi iletiyoruz.
Sürdürülebilir büyüme için sanayi sektörüne daha fazla yatırım yapılmalı, AR-GE ve yenilik ekosistemi geliştirilmeli, yeşil ve dijital ekonomiye geçiş sürecinde teknolojik dönüşüm hızlandırılmalı ve beşerî sermaye güçlendirilmelidir.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak yerel kaynakları harekete geçiren, nitelikli iş gücü istihdam eden, ileri teknoloji kullanan, dijital çağa uyum sağlayan, dışa bağımlılığı gideren, uluslararası rekabet gücüne sahip bir sanayi oluşturulmasını öngörüyor ve hedefliyoruz. Savunma sanayisi, uzay ve havacılık, elektronik, yapay zekâ, çip, ilaç, tıbbi cihazlar gibi ithalat bağımlılığını azaltacak, yerli imkânları harekete geçirecek yatırımların daha fazla desteklenmesini istiyoruz.
“OSB'lerin önemli sorunu yetişmiş ara elemandır”
Organize sanayi bölgeleri sanayi sektörünün ve ekonominin can damarıdır. OSB'lerin önemli sorunu yetişmiş ara elemandır. Bu sorunu gidermek için mesleki ve teknik okullar ile OSB'ler arasında iş birliği daha da güçlendirilmelidir. Organize sanayi bölgelerindeki ilk özel meslek lisesi olan Özel Manisa Organize Sanayi Bölgesi Mesleki Teknik Anadolu Lisesi yani MOSTEM OSB-Devlet-okul-iş yeri ve aile iş birliğinin dünya ölçeğinde çok güzel bir örneğidir.
MOSTEM okul-sanayi iş birliği projeleri kapsamında yeni nesil teknolojik ürünler üretmekte, sanayisinin kalifiye eleman ihtiyacını karşılamaktadır. Bu okul mezunları iş arayan değil, iş için aranan gençlerdir. MOSTEM modeli meslek okullarının yaygınlaştırılmasıyla Türk sanayisi büyük bir ivme kazanacak, üreten ülke Türkiye ve güçlü ekonomi, güçlü sanayi hedeflerine ulaşılacaktır.
“Sağlık endüstrisinde dışa bağımlılık büyük bir meseledir”
Bir diğer husus da Türkiye sağlık hizmetleri ve sağlık sistemiyle tüm dünyaya örnek olurken maalesef ilaç, medikal malzeme ve cihazlarda büyük ölçüde dışa bağımlıdır. 2024 yılında ilaç ihracatımız 2,3 milyar dolar, ithalatımız 6,2 milyar dolardır. Biyo teknolojik ilaç ve aşılarda da benzer durum vardır. 2023 yılında tıbbi cihaz ihracatımız 1,5 milyar dolar, ithalatımız 2,64 milyar dolardır. Sağlık endüstrisinde dışa bağımlılık büyük bir meseledir. Bunun için yeni bir kurumsal yapılanmaya ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.
Türkiye'nin millî sağlık endüstrisini güçlendirmek, ilaç ve tıbbi cihaz üretiminde faaliyet yürüten özel kurum ve kuruluşlar ile kamu kurumlarının bir çatı altında toplanarak ilgili bakanlık ve kuruluşlarla entegre bir şekilde, tümleşik hâlde çalışmasını sağlamak amacıyla Cumhurbaşkanlığına bağlı sağlık endüstrisi başkanlığı da kurulmalıdır. Bu başkanlık kapsamında üretilen yerli ve millî araç, ilaç ve tıbbi cihaz ürünlerine kamu alımlarında öncelik verilmelidir.
Millî Savunma ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlıkları bütçelerinin ülkemize, milletimize, bakanlıklarımıza ve Meclisimize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyor, başarılar diliyor, saygılar sunuyorum."