Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Şampiyonlar Ligi'nde bu gece oynayacakları Eintracht Frankfurt maç öncesi düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtladı. Taraftarların beklentisinin Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olduğunu ifade eden Okan Buruk, "Kazanmak için buradayız" dedi.
Çok da iyi bir kadro kurduklarını ifade eden Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Osimhen için kötü haberi verdi ve ağrılarının devam ettiğini söyledi.
Okan Buruk'un değerlendirmeleri şu şekilde:
"Geçen sene bir ara vermiştik. Bu sene tekrar Şampiyonlar Ligi'ndeyiz. Bu heyecanı yaşıyoruz. Şampiyonlar Ligi hem benim için hem oyuncularım için hem Galatasaray camiası için, başta taraftarlarımız için çok büyük bir heyecan. Son üç senenin şampiyonu olarak tabii ki çok önemli bir başarı elde ettik; ama taraftarlarımızın özellikle bizden beklentisi Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olmamız. O yüzden en iyi şekilde başlamak istiyoruz. Çok iyi bir takıma karşı oynayacağız. Genç, ligi başlamış ve Avrupa'da son yıllarda önemli işler yapmış bir takıma karşı oynayacağız. Burada tabii ki rakibimizi analiz ettik. Biz de önemli oyunculara sahibiz. Özellikle kadro yapımıza baktığımızda Şampiyonlar Ligi için çok özel oyunculara sahibiz. Rakibimizin de çok özel oyuncuları var. Tabii ki deplasmanda başlamak için zor bir maç; ama gerçekten burada oyuncularımla birlikte kazanmak için buradayız. Dediğim gibi rakibimizin de ne kadar kaliteli, ne kadar iyi olduğunu ve yarın ne kadar onların da istediğini çok iyi bir şekilde biliyoruz. Elimizden gelenin en fazlasını yapıp buradan kazanarak dönmek istiyoruz.
"OSIMHEN'İN AĞIRLARI DEVAM EDİYOR"
Osimhen sakatlandı biliyorsunuz. Lig maçında oynatamadık, bu maça en azından yetiştirme umudumuz vardı aslında. Burada da o ağıyla oynayıp oynayamayacağı önemliydi. Son iki günkü antrenmanlarda denedi ama kendisinden gelen geri bildirim şu anda oynayabilecek düzeyde olmadığı. Sağlık ekibimizle de bunu konuştuk. Oyuncularımızın sağlığı bizim için çok önemli. Her oyuncu oynayabilme şansı olduğu her maçta, ne olursa olsun göze alıp oynarlar. Osimhen de bu karakterde bir oyuncu; ama ağrılı bir şekilde yüzde yüzünü veremediği bir şekilde de oynamasının tabii ki ne ona ne bize faydası olacak. Geri bildirimiyle onu kadroya almadık; ama tabii ki çok önemli oyuncularımız var. Hücum hattında çok önemli oyunculara sahibiz. Onlarla birlikte yarın en iyisini yapmaya çalışacağız.
"İNŞALLAH BU SEFER DE KAZANAN TARAF OLURUZ"
Bugün aslında Frankfurt'un Instagram hesabına bakarken onu da görmüştüm. 92-93 sezonundaki maçı koymuşlardı. İlk maç Frankfurt'ta 0-0 bitmişti ve çok iyi oynamıştım. İyi maçlarımdan biri. Takımdaki ilk senem ve kariyerimdeki üçüncü Avrupa kupası maçımdı. İstanbul'da 1-0 kazanarak elemiştik. Benim için güzel bir hatıra. Bizim takımımız da çok iyiydi. Frankfurt takımında da çok önemli oyuncular vardı. Burada tekrar Frankfurt'ta olmak, tekrar Frankfurt’un teknik direktör olarak karşısına çıkmak benim için tabii ki çok heyecan verici. O zaman turu geçen takım olmuştuk. Bu sefer de inşallah kazanan takım oluruz.
Münih maçında taraftarlarımızı engellemeye çalışmışlardı; ama pek başaramamışlardı açıkçası. Yarın belki biraz daha çok Frankfurt taraftarı olacak. Sadece statta değil bizi televizyon karşısında da Galatasaray taraftarının bizi destekleyeceğini biliyoruz. Bu sorumluluğun da farkındayız. Şampiyonlar Ligi'ne yakışan bir atmosfer olacak. Sadece kendimize tabii ki odaklanıyoruz; ama taraftarın yardımıyla, desteğiyle birlikte yarın üç puan almayı planlıyoruz.
"İKİ TAKIM BİRBİRİNE BENZİYOR"
İki takımı da karşılaştırdığımızda birbirine benzeyen çok fazla şey var. İki takım da yine agresif olan, önde baskıya giden, topa sahip olan, geriden oyun kuran takımlar. Oyuncu kalitesiyle hücumda etkili iki tane takım karşı karşıya gelecek. İki takımın oyununu, oyun kalitesini, dizilişlerini çok benzetiyorum. Burada rakibimiz özellikle topa sahipken biraz daha 4+1 kalıp Chaibi ve Can’ı biraz daha hücumun yanına sokup beşli bir blokla önde hücum etmeyi seviyor. Burada bek destekleri de var. Özellikle şu anda gözüken sol bekleri ile bu desteği yapacaklar ve top bize geçtiğinde tabii geri kazanmaya çalışacaklar. Biz de aynı oyunu aşağı yukarı oynuyoruz. O yüzden iki takımın da birbirine çok fazla topu bırakacağını düşünmüyorum. Topu vereceğini düşünmüyorum. O yüzden birbirine yakın topa sahip olma yüzdelerinin olduğu bir oyun ortaya çıkacak. Burada da tabii ki bireysel kaliteler sonucu daha çok belirleyecek.
İki takıma da baktığımızda kadro yapısı olarak çok önemli oyunculara, güçlü oyunculara sahip bir takım. Bir takım daha tecrübeli. Hem kadro değeri olarak hem maçın genel değerlerine baktığımızda Frankfurt ev sahibi olduğu için belki o anlamda favori gösteriliyor. İki takımın da tecrübesi ve oyun kalitesi yüksek. Çok hızlı bir şekilde skoru değiştirebilme yeteneği ve bunu tutabilme yeteneği var. Sahada ve iyi oynayan daha iyisini yapan takımın favori olacağı bir gerçek. O yüzden bu tür maçlarda, özellikle Şampiyonlar Ligi kalitesinde ve böyle bir deplasmanda iki takımın da favori olduğunu düşünmüyorum. Sahada kim daha iyisini yaparsa onun favori olacağını düşünüyorum. Kadromuzla ilgili de yarın tam net kararımızı vereceğiz.
"İDDİALI BİR KADROMUZ VAR"
Üç sene üst üste şampiyon olmuş, ilk beş haftayı da galibiyetle kapatmış bir takımız. İnsanlar orayla çok fazla ilgilenmiyor ama Şampiyonlar Ligi’nde oynayacağımız maçları büyük bir merakla bekliyorlar. Şampiyonlar Ligi'nde ne yapacağız, bu heyecan var. Yani bizde de var. O yüzden bu sene daha fazla bu beklentiyi karşılayacağız. Bence çok da iyi bir kadro kurduğumuzu düşünüyorum. Şampiyonlar Ligi'nde rakiplerimizle yarışabilecek bir kadromuz var. Bu kadronun da her şey iyi gittiğinde ben çok iddialı olduğunu da düşünüyorum. Bundan önceki senelerde yaşadığımız şansızlıklar oldu. İyi oynadığımız maçlar, kazandığımız, kaybettiğimiz veya dediğiniz gibi elendiğimiz maçlar oldu; ama tabii ki futbolun içerisinde hepsi var.
"TÜM OYUNCULARIMIZI KULLANACAĞIZ"
Paris Saint-Germain çok uzun süre çok büyük yatırımlar yaptı ama belki en beklenmedik sezonda, en genç kadrosuyla, belki en isimsiz kadrosuyla Şampiyonlar Ligi'ni kazandı. O yüzden yani Avrupa’da ben kendi dönemimi de hatırlatmak istiyorum. UEFA Kupası'nı kazandığımız sene Şampiyonlar Ligi’nden Avrupa aşamasına gelmiştik. Orada da son iki maçtan dönüp UEFA'ya katılmıştık. O yüzden yani tabii ki önemli başarılar. Bunları doğru adımlarla geliştirerek atmak önemli. Bundan önceki üç senede bunu yaptık. İlk sene Avrupa yoktu. Son iki sene Avrupa'daydık; ama bu sene Şampiyonlar Ligi ile birlikte gerçekten çok daha iyisini yapabileceğimizi, çok daha dikkatli olacağımızı düşünüyorum. Dediğiniz gibi çok küçük detaylar burada maçlar kazandırdı ve maçları kaybettirdi. O yüzden hepimizin çok hazır olması gerekiyor. Oyuncularımdan da aynı şeyi istiyorum. Çok uzun bir maraton. Bu sene çok uzun bir yola gideceğiz. Burada her oyuncu önemli, her oyuncum değerli. Hepsini kullanacağız. Maç maç değişik kararlar vereceğiz; ama hepsinin hazır olması çok önemli. Bunu son maçta da gördük. Kulübeden gelen bütün oyuncuların hazır halde maça girmesi maçı değiştirdi. Aynı konsantrasyonu burada da tabii ki oyuncularından bekliyorum. Başlayan ve devam eden oyunculardan aynı konsantrasyonu bekliyorum.
"KAZANMAK GALATASARAY'IN GENLERİNDE VAR"
Benim oyuncularım tabii ki hep kazanmak ister. Çok da kazanıyor. Son üç senede çok maç kazandık; ama bu aslında Galatasaray'ın genlerinden gelen bir şey. Galatasaray gerçekten hep kazanmaya oynar. Yıllar yılı Galatasaray en çok şampiyon olan, Avrupa'da kupa kazanan Türkiye'nin en başarılı takımı. Bunun sebebi de tabii ki Galatasaray'ın her zaman kazanmayı istemesi. Tabii ki yine kazanmayı isteyeceğiz. Yarın için iki takım için de beraberlik olabilecek bir şey. Avrupa'daki maçlarda beraberlikler de sekiz maçlık periyotta takımlar ileriye gittiğinde bu beraberliğin de bazen önemi oluyor; ama dediğim gibi ana amaç her zaman olduğu gibi maçı kazanmak. Rakibimizi de doğru bir şekilde analiz edip bizim oyuncu yapımımıza göre de burada oyun stratejimizi de doğru bir şekilde belirleyeceğiz. Bu oyun içi hamleler de aynı şekilde bizim oyunumuza yön verecek. Ana amaç tabii ki kazanmak.”