Taş Medreseli Ülkücüler Genel Merkezinden 27 Mayıs Gün Sazak ve Ülkücü Şehitleri Anma Günü münasebetiyle kamuoyuna bir açıklama yapıldı.

Açıklamada "Hiç kimse unutmasın:
Ülkücülük; dünyevi çıkarlar uğruna değiştirilebilecek bir gömlek değil, ömür boyu taşınacak ahlaki bir duruştur. Bu kutlu yoldan ve ülkücüye yaraşır hayat tarzından sapanları ; ne tarih affeder, ne millet, ne de aziz şehitlerin ruhu..." denildi.

Taş Medreseli Ülkücüler olarak, her türlü yozlaşmanın karşısında, sadakatin ve davanın arkasında olduklarına dikkat çekilen Taş Medreseli Ülkücüler Genel Merkezi'nin açıklamasında Milliyetçi Hareket Partisi’ne ve Lider Devlet Bahçeli’ye her fırsatta saldırmayı meziyet bilen,
geçmişte bu davanın ekmeğini yeyip sonra arkasını dönerek kin kusan çevrelerin, Ülkücü Şehitlerimizin aziz hatırası üzerinden siyasi rant devşirme peşinde olduğuna dikkat çekildi.

“Fitneciliği tescilli malum şahıslar; masum görünen sosyal medya grupları kurarak, “eski dostlarla buluşma” ya da “şehitlerimizi anma” adı altında çeşitli organizasyonlar düzenlemekte ve bu yolla algı çalışmaları yapmaktadır. Her ülkücü, kendisine ulaşan davetlerin arkasındaki isimleri, amaçları ve bu yapıların MHP ile Ülkü Ocaklarıyla olan bağlarını dikkatle sorgulamalıdır” uyarısında bulunulan açıklama şöyle:

TAŞ MEDRESELİ ÜLKÜCÜLER GENEL MERKEZİNDEN KAMUOYUNA

"Bugün 27 Mayıs...

Türk milletinin onurlu yürüyüşüne canlarıyla yön veren, gençliklerinin baharında toprağa düşen, bir hilal uğruna şehadet şerbetini içen Ülkücü Şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz.

“Bu dava; şahsi hesapların değil, kutsal bir ülkünün davası”

Onlar ki; bu kutlu davayı yüreğine nakşeden, mücadelesini çileyle, kanla ve canla veren Başbuğ’un Bozkurtları,Taş Medreseli Ülkücülerin arkadaşları ve kardeşleridir.

Mücadele, sadece bir kelime değil; çekilen çile, dökülen kan, verilen candır.

Bu bedeli ödeyenler; zindanlarda çürütülenler, kahpe pusularda şehit edilenler, darağacında "“Vatan sağ olsun-Ne Mutlu Türk’üm Diyene!" haykırışıyla şahadete yürüyenlerdir.

Bu dava; şahsi hesapların değil, kutsal bir ülkünün davasıdır.

O ülkü ki; al bayrağın gölgesinde, bir hilalin izinde, milletin bekası, vatanın selameti ve Türklüğün istikbali içindir.

Bu dava; bedel ister, sabır ister, adanmış yürek ister.

Ve işte o yüreklerin sahipleri olan Ülkücü Şehitlerimiz, bu uğurda birer kutlu fidan gibi toprağa düşmüş, birer çınara dönüşmüştür.

Ruhi Kılıçkıran’dan Fırat Çakıroğlu’na, Ali Bülent Orkan’dan Mustafa Pehlivanoğlu’na kadar nice koç yiğitler, bir hilal uğruna; hayatlarının baharında katledildiler…
Şehadet getirerek, canlarını verdiler…

“Ülkücü şehitlerimiz, bu milletin onur abideleri”

Allahın huzurunda, tarihin hafızasında, Taş Medreseli Ülkücüler olarak şahitlik ederiz ki; Ülkücü şehitlerimiz, bu mukaddes yolun kahramanı, bu milletin onur abideleridir.

Bugün bizlere de düşen görev; bu aziz hatıraları yaşatmak, verdikleri mücadelenin bilincinde olmak ve bu davaya sadakatle sahip çıkmaktır.

Ülkücülük; günübirlik hesaplarla oynanacak bir oyun değil, ömür boyu yürünecek bir şuur ve inanç yoludur.

Bizler, Başbuğ Alparslan Türkeş’in izinde,
Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin önderliğinde,
Taş Medreseli Ülkücüler olarak bu kutlu yürüyüşe devam ediyoruz.

“Siyasi rant devşirme peşindeler”

Kıymetli Dava Arkadaşlarımız,
Milliyetçi Hareket Partisi’ne ve Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’ye her fırsatta saldırmayı meziyet bilen,
geçmişte bu davanın ekmeğini yeyip sonra arkasını dönerek kin kusan çevreler, Şehitlerimizin aziz hatırası üzerinden siyasi rant devşirme peşindedir.

Fitneciliği tescilli malum şahıslar; masum görünen sosyal medya grupları kurarak, “eski dostlarla buluşma” ya da “şehitlerimizi anma” adı altında çeşitli organizasyonlar düzenlemekte ve bu yolla algı çalışmaları yapmaktadır.

Her ülkücü, kendisine ulaşan davetlerin arkasındaki isimleri, amaçları ve bu yapıların MHP ile Ülkü Ocaklarıyla olan bağlarını dikkatle sorgulamalıdır.

En doğru ve ilkeli tutum; MHP ve Ülkü Ocakları’nın doğrudan onaylamadığı hiçbir davete katılmamak, bu kutlu hareketin şerefini korumaktır.

Hangi yüzle bu davadan söz ediyorsunuz?

Unutmayalım: İstismar edilen yalnızca isimler değil, Ülkücü Hareket’in onuru ve geleceğidir.

MHP çatısı altında bir duruş, bir ahlak, bir adamlık kazandığını unutanlar;
Dışarıdan bu harekete çamur atmakta,
Ülkücülüğü diline dolamakta,
Dava ahlakını kirletmektedir.

Hangi yüzle bu davadan söz ediyorsunuz?
Hangi vicdanla şehitlerimizin adını anıyorsunuz?

Unutmayın:
Ülkücü şehitlerimiz, Bozkurt flamalı Ülkü Ocaklarında yetişti,
Milliyetçi Hareket Partisi saflarında şehit oldu.

Onların adını ağzınıza almak, size düşmez!
Dünü inkâr edenlerin, bugünü şekillendirme, yarına yön verme hakkı yoktur!

Liderimize, partimize ve davamıza saldıranlar bilmelidir ki;
Bu hareketin sadakatle yoğrulmuş gerçek evlatları, size her zeminde gerekli cevabı verecek,
Çizgimizden ve istikametimizden asla sapmayacaktır!

Çünkü biz biliriz ki:
Ülkücülük, terk edilen bir istasyon değil, bir ömür sürecek imanlı bir yürüyüştür.

Bir ülkü uğruna canını veren şehitlerimiz, yalnızca birer isim değil; bu onurlu davanın ebedi taşıyıcılarıdır.

Ve o dava;
Milliyetçi Hareket Partisi’nin ve Liderimiz Devlet Bahçeli’nin davasıdır!

“Yeniden doğruya dönmelerini temenni ediyoruz”

Değerli Dava arkadaşlarımız,

Şehitlerimizin hatırasına sadakat, bizim namus borcumuzdur.

Kutsallarımızı kullanarak algı ve yönlendirme çabası içinde olanların maskeleri bir bir düşmekte, gerçek yüzleri ortaya çıkmaktadır.

Dava yolunda yanlışa düşenlerin, gafletten uyanarak nedamet getirmelerini, samimi bir vicdan muhasebesiyle yeniden doğruya dönmelerini temenni ediyoruz.

Zira ; lidere ve davaya sadakat yemininden dönenler, bu yoldan sapanlar, günübirlik hesaplarla kutlu davayı yarı yolda bırakanlar; er ya da geç ihanet girdabında boğulmaya mahkûmdur.

Dava; şahsiyet ister, omurga ister, adamlık ister!

Bu kutlu yol; çıkarla, fırsatla,pusuyla, maskeyle yürünecek bir yol değildir.

Bizler; ihanetin her türlüsünü tanıyacak tecrübedeyiz.

Sözde dost olup, özde düşmanlık edenleri de biliriz.

Tarihin terazisi hassastır, ülkücünün hafızası güçlüdür,

Rahmani olmayan hayal ve hevesle,hesap yapanın hesabı bozulur.
Allah’ın dediği olur.

Ne tarih affeder, ne millet, ne de aziz şehitlerin ruhu...

Hiç kimse unutmasın:
Ülkücülük; dünyevi çıkarlar uğruna değiştirilebilecek bir gömlek değil, ömür boyu taşınacak ahlaki bir duruştur.

Bu kutlu yoldan ve ülkücüye yaraşır hayat tarzından sapanları ; ne tarih affeder, ne millet, ne de aziz şehitlerin ruhu...

Biz Taş Medreseli Ülkücüler olarak, her türlü yozlaşmanın karşısında, sadakatin ve davamızın arkasındayız.

Liderimizin izinde, partimizin emrinde, şehitlerimizin yolunda yürümeye devam edeceğiz.

Şehitlerimizin ruhu şad, mekânları cennet olsun!"