ÜLKÜCÜ ŞEHİT OKTAY ORBEY

26 NİSAN 1979.  FATSA/ORDU

FATSA ÜLKÜ OCAKLARININ 
KURUCU BAŞKANI, 
FATSA ÜLKÜCÜLERİNİN GÜVEN, SEVGİ VE BAĞLILIKLARINI KAZANMIŞ YİĞİT DAVA ADAMI

O yıllarda Ordu Fatsa tamamen solcu-komünistlerin eline geçmiş, kurtarılmış bölge ilan edilmişti. Komünist Terzi Fikri lakabıyla da anılan Amasya doğumlu Fikri Sönmez Fatsa’da Belediye Başkanı olmuş, sosyalist, komünist özerklik ilan etmişti. Halk mahkemeleri kurulmuş, halka zulüm yapılıyordu. Devlet adeta orada yoktu.

İşte bu şartlar altında Ülküdaşımız Oktay ORBEY Fatsa’da Ülkü Ocaklarını kurmuş ve Başkanlığını yürütüyordu. Fatsa’da kanlı terör örgüt komünist mensupları, kendilerinden olmayanlara hayat hakkı tanımıyordu.

Oktay Orbey orada Türk milletinin ve devletinin varlığını hissettirmek için kelle koltukta mücadele ediyordu.

Baskılar öyle artmıştı ki, Ünye’ye göçmek zorunda kalmıştı. Fakat Fatsa’da idi aklı fikri ve bağını da kesmedi Fatsa’yla. Özellikle Fatsa Lisesi Müdürü Mustafa Ünüvar’a “Niye Türk Bayrağını asmıyorsun” diyerek tepkisini koyuyordu. Halkevindeki militanlar onun hakkında bir dosya açıyordu.

Fatsa, Karadeniz’in doğa harikası olan bu belde 1968 yılından itibaren aşırı sol TİP(Türkiye İşçi Partisi) içindeki M.D.D (Milli Demokratik Devrim) alt grubun ve Halkevi’nin1 planlı kışkırtma ve baskıları ve de onlara çanak tutan Ecevitli CHP iktidarının atadığı kızıl komünist öğretmenlerin okullardan militan devşirmesiyle birlikte Cumhuriyet Tarihinin yüz karası bir dönüm noktası olacaktı.

Bu zulme karşı duracak gençleri yetiştiren Ocak Başkanımız, modern cağın Ebu-Cehillerinin korkulu rüyasıydı. Yetiştirdiği bu gençler, zalim Dev-Yolculara adeta dur diyordu.

Merhum ORBEY, zulmün ivme kazandığı anlarda mecburi olarak Ünye’ye göç ediyordu.

Geçen günler çok şeyleri daha doğurmuştur. Silah zoruyla Belediye Başkanlığını kazanan Terzi Fikri, sözde Halk Komiteleri, bu komitelerce evi, dükkânı ve fındık bahçelerine el konulan, kovulan ve sözde Halk Mahkemelerinde gıyabında yargılanıp kurşuna dizilen vatan evlatları.

OLAY GÜNÜ:

Ünye’de zorunlu ikamet eden Ülküdaşımız, evinin ve dükkanının kirasını almak için tebdili kıyafet giydi ve bir minibüsle Fatsa’ya gidiyordu. Tebdili kiyafet giymek zorundaydı. Çünkü terör örgütü solcu-komünistle her yerde onu arıyordu ve görüldüğü yerde vurulması için karar almışlardı..
Ünye’den bindiği minibüs Fatsa girişinde Dev-Yol militanlarınca durdurulmuştu. Kadınların kimlik araması yapılmadığı için ilk arama noktasından rahat geçişmişti. Minibüsten inip çarşıya yol alıyordu. Dumlupınar İlkokulunun civarında militan grup onu tanımıştı. Ve ona ateş etmeye başlarlar. Oktay Reis de boş gelmemişti. Kendisine ateş açan militanlardan birini gebertmişti… Yaralıydı fakat ölmemişti. Polis onu acilen hastaneye kaldırmıştı.
Dev-Yolcu teröristlerin eli elbet boş durmayacaktı. Fatsa Devlet Hastanesindeki kendi militanları olan doktor Teoman Işıl haber saldı. Gelen militanlar onu bıçaklayarak ve çarşafla boğarak şehit ediyordu.

Zulüm bununla da bitmiyordu.

Şehidimizin na’şını çalan militanlar yakmaya çalışıyorlardı, ancak  ülküdaşlarımız şehidimizin naa’şını kurtarıp, Fatsa Evkaf Mahallesindeki asri mezarlığa defnettiler.

RUHU ŞAD MEKANI CENNET OLSUN NUR İÇİNDE YATSIN.,.