MHP Grup Başkanvekili ve Nevşehir Milletvekili Prof.Dr. Filiz Kılıç, Marmara Denizi'nde meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin herkesi endişelendirdiğini belirterek "Unutulan İstanbul'un yerini güvenliğe kavuşan İstanbul'a bırakması yakındır" dedi.
Bu büyüklükteki deprem ve artçıların, deprem gerçeğini unutmadan İstanbul'un güvenliği için "laf değil icraat zamanının gelip çattığını" bir kez daha gösterdiğini dile getiren Kılıç, TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada İstanbul'da acil deprem planı gereğince bir deprem anında Bakanlıklar arası görev dağılımı yapılması ve AFAD tarafından İstanbul'a destek illerinin belirlenmesini "olumlu gelişmeler" olarak yorumladı.
"Bu tedbirlerin yanında, bu büyük şehrin yeniden güvenli, dirençli ve yaşanabilir hale gelmesi için kentsel dönüşüm hızla sağlanmalı, toplumsal bilinç artırılmalıdır." diyen MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, "Unutulan ve kaderine terk edilen İstanbul'un yerini gelişen, büyüyen ve güvenliğe kavuşan İstanbul'a bırakması yakındır." ifadelerini kullandı.
MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, Çin emperyalizmine karşı milletinin izzetini ve vatan toprağını canı pahasına savunan Osman Batur'u rahmetle andı, Türk ordusunun İngilizleri yenilgiye uğrattığı büyük Kut'ül Amare Zaferinin yıl dönümünü kutladı.
MHP Grup Başkanvekili ve Nevşehir Milletvekili Prof.Dr. Filiz Kılıç'ın konuşmasından satır başları şöyle:
İstanbul'da acil deprem planı gereğince bir deprem anında Bakanlıklar arası görev dağılımı yapılmış, AFAD tarafından İstanbul'a destek illeri belirlenmiştir; bunlar olumlu gelişmelerdir. Bu tedbirlerin yanında, bu büyük şehrin yeniden güvenli, dirençli ve yaşanabilir hâle gelmesi için kentsel dönüşüm hızla sağlanmalı, toplumsal bilinç artırılmalıdır.
Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı olarak, İstanbul'u bekleyen tehlikelere karşı üzerimize düşeni yapacağımızdan, gereken her türlü adımı atacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.
Osman Batur bir istiklal meşalesi
Türk milletinin hürriyet ve istiklal mücadelesine adını altın harflerle yazdırmış bir yiğidin, Osman Batur'un şehadetinin yıl dönümü.
Osman Batur, Doğu Türkistan'da esarete başkaldıran, Çin emperyalizmine karşı milletinin izzetini ve vatan toprağını canı pahasına savunan bir kahramandır. O, sadece bir komutan değil aynı zamanda bir istiklal meşalesi, Türk'ün onurunu ayakta tutan bir direnişin adıdır. 1940'lı yıllarda zulümle kuşatılmış coğrafyada imanıyla ve iradesiyle varlık mücadelesi veren Osman Batur, Türk İslam âleminin yüz akıdır. Mücadelesi, bin yıllık Türk cihan hâkimiyeti ülküsünün Doğu Türkistan'daki yansımasıdır. Onun direnişi yalnızca askerî bir harekât değil aynı zamanda bir milletin hafızasında, benliğinde ve dualarında kök salmış bir bağımsızlık çığlığıdır. 1951 yılında işkencelerle şehit edilen bu büyük kahraman, düşmana boyun eğmemiş, alnı açık, yüreği pak bir şekilde ebediyete yürümüştür. Unutulmamalıdır ki tarih cesur yürekleri unuttuğunda milletler istikametini kaybeder.
Bu vesileyle, başta Osman Batur olmak üzere, Türk'ün bağımsızlığı için toprağa düşen bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve hürmetle yâd ediyorum; ruhu şad, mekânı cennet olsun.
İngilizlerin Orta Anadolu'daki en büyük hezimetlerinden biri
Tarihin tozlu raflarına gömmeye çalıştığı ama Türk milletinin hafızasından asla silemediği büyük bir zaferin, Kutülamare Zaferi'nin bugün yıl dönümünü kutluyoruz. Bu şanlı zafer İngilizlerin Orta Anadolu'daki en büyük hezimetlerinden biri, Türk ordusunun ise azim, inanç ve vatan sevgisiyle yazdığı destansı bir başarının adıdır. 1916 yılında Osmanlı ordusunun Halil Kut Paşa komutasında gerçekleştirdiği bu büyük harekât 13 bini aşkın İngiliz askerinin teslim alınmasıyla sonuçlanmış, emperyalist güçlerin hesaplarını altüst etmiştir. Kutülamare yalnızca bir askeri zafer değil aynı zamanda Türk'ün onurunu ve iradesini tüm dünyaya ilan ettiği bir dönüm noktasıdır. Bugün bizler bu zaferi anarken sadece bir tarihî başarıyı yâd etmiyor, aynı zamanda bağımsızlık uğruna göğsünü siper etmiş kahraman ecdadımızın izinde yürümeye devam ettiğimizi de ilan ediyoruz. Halil Kut Paşa başta olmak üzere, bu kutlu mücadelede yer alan tüm kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyorum; ruhları şad, mekânları cennet olsun. Kutülamare "İmkânsız!" denileni mümkün kılanların, ihanetle değil imanla yürüyenlerin zaferidir.