Milliyetçi Hareket Partisi 27.Dönem Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Hidayet Vahapoğlu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un gazetecilerle buluşmasında yaptığı açıklamaları eleştirdi.
Numan Kurtulmuş’un “Milli Güvenlik Kurulu, PKK’nın artık silahlı örgüt olmaktan çıktığı yönünde bir karar alırsa bu meselenin hukuki zeminini tahkim etmiş olur.” düşüncesin8n Milli Güvenlik Kurulunu ‘hukuken yetkisi olmayan bir alanda karar almaya zorlamak’ olacağına dikkat çeken Dr. Vahapoğlu "Bu düşünceyi halk; TBMM’nin karar veremediği ya da karar vermeye cesaret edemediği, sıkıştığı, risk alamadığı, çetrefilli bir konunun sorumluluğunu sadece tavsiye kararı alabilme yetkisine sahip ayrıca üyelerinin bir kısmı ‘memur’ olan Milli Güvenlik Kuruluna yıktığı ve sorumluluktan kaçtığı, Kurulu günah keçisi yapmak istediği şeklinde algılayacaktır" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi 27.Dönem Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Hidayet Vahapoğlu, şunları kaydetti:

"TBMM Başkanının 7.11.2025 tarihinde basın mensuplarıyla yaptığı röportajda Komisyonun ve konunun geldiği nokta hakkında önemli açıklamalarda bulunduğu görülmektedir. Röportaj okunduğunda Sn. Başkan halkın/seçmenin tepkisinden mi çekiniyor ve oluşan tüm olumsuzlukları birilerinin üzerine yıkıp sıyrılmanın yollarını mı arıyor acaba diye düşünmemek elde değil.
Milli Güvenlik Kurulu; bir örgütün terör örgütü olduğuna dair kanaat bildirir.
Kurul, kamuoyuna pompalananlara rağmen gerçeklerin tamamen farklı olduğu bir konuda ‘bir terör örgütünün artık silahlı örgüt olmaktan çıktığı’ yönünde karar alamaz. Bunun ne Türkiye’de ne de başka bir ülkede örneği yoktur.
Sn. Numan Kurtulmuş’un “Milli Güvenlik Kurulu, PKK’nın artık silahlı örgüt olmaktan çıktığı yönünde bir karar alırsa bu meselenin hukuki zeminini tahkim etmiş olur.” düşüncesi Milli Güvenlik Kurulunu ‘hukuken yetkisi olmayan bir alanda karar almaya zorlamak’ olacaktır.
Bu düşünceyi halk; TBMM’nin karar veremediği ya da karar vermeye cesaret edemediği, sıkıştığı, risk alamadığı, çetrefilli bir konunun sorumluluğunu sadece tavsiye kararı alabilme yetkisine sahip ayrıca üyelerinin bir kısmı ‘memur’ olan Milli Güvenlik Kuruluna yıktığı ve sorumluluktan kaçtığı, Kurulu günah keçisi yapmak istediği şeklinde algılayacaktır.
Aslında yapılacak iş bu konuyu vatandaşa götürmek ve vatandaşın görüşünü almaktır.
Eğer Sn. Kurtulmuş sorumluluk almaktan çekiniyorsa ‘PKK’nın artık silahlı bir terör örgütü olmaktan çıkıp çıkmadığı’ konusu Milli Güvenlik Kuruluna değil de bir referandumla vatandaşa sorulabilir. Oradan alınacak sonuç daha tahkim ve tatmin edici olacaktır.
Böyle bir yöntem daha demokratik olmaz mı?"