Selçuk DÜZGÜN / DÜZGÜN'CE


Alman Vakıfları gerçeği

Alman Vakıflarını gerçeği


Türkiye'de bir Alman Vakıfları gerçeği var.

Almanya ile ittifak olup Birinci Dünya Savaşından mağlup çıkmamızdan beri ve hatta daha ilerisi bu vakıflar ülkemizde en etkin vakıflar konumunda.

Bunlar ;

Terör örgütlerini destekliyorlar!...

Almanya, hem Avrupa'da FETÖ, PKK/PYD ve DHKP-C gibi terör örgütlerine göz yumuyor hem de Türkiye'deki vakıfları aracılığı ile toplumsal provakatif eylemleri destekliyor.

Bu vakıfların isimleri, Türkiye'deki birçok olayda sıkça gündeme geldi.

"Türkiye'deki birçok vakfın temsilcisi Alman derin devletine çalışıyor"

2002 yılında uğradığı suikast sonucu hayatını kaybeden Necip Hablemitoğlu, Alman vakıfları hakkında "Türkiye’de Alman derin devletinin temsilcileri, gerçekte Alman Dış İstihbarat Servisi olan BND mensubu olup; bir kısmı diplomatik dokunulmazlık kapsamında, bir kısmı gazeteci, akademisyen, serbest araştırmacı, sendikacı kimliğinde; diğerleri de vakıf temsilcisi olarak kesintisiz faaliyet göstermektedirler" ifadelerini yazmıştı.

Hablemitoğlu, bu vakıfların Türkiye değerlerine karşı olduklarını devleti parçalamak istediklerini dile getirmişti.

Ve bu araştırma onun hayatına mal oldu.

Şimdi bu vakıflardan 4 vakıf ön plana çıkıyor genelde.

Kondrad Adenauer Vakfı Hristiyan Demokrat CDU’ya, Frıedrıch Ebert Vakfı Sosyal Demokrat SPD’ye, Frıedrıch Nauman Vakfı Liberal FDP’ye ve Heınrıch Böll Vakfı Yeşiller Partisine bağlı olarak faaliyetlerini sürdürüyor.

Alman vakıflarının her biri farklı konulara odaklanmış durumda.

Bazısının FETÖ’yü desteklediği bazısının ise PKK/PYD'ye fon sağladığı yönündeki iddialar medyada yer aldı.

Yakın geçmişte Alman vakıflarının birçok toplumsal olayın arkasında yer aldığı ortaya çıktı.

Örneğin Friedrich Naumann Vakfı'nın adı 16 Nisan 2017'deki Anayasa referandumuna karıştı.
Vakfın 2017 Mart'ında ev sahipliği yaptığı toplantıda 'hayır' oyu kullanılması çağrısı yapıldı.

Gezi olaylarının yanı sıra PKK'nın hendek eylemlerinde, hatta Artvin-Cerattepe olaylarında da Alman vakıflarının adları geçti.

Bu vakıflar aynı zamanda Alman siyasi parti temsilcilerinin buradaki üssü gibi hareket ediyorlar.

İşte Özgür Bey'i ayakta alkışlayan o partinin uzantısı 4 vakıf içerisinde var.

Alman hayranlığının ve Alman müttefikliğinin koskoca Türk Cihan Devletini ne hale getirdiğini düşünürsek değil sadece Alman hiç bir yabancının bu ülkenin iktidarını veya muhalefetini alkışlamasına ben iyi niyetle bakamam.

Özgür Bey anlaşılan İngilizlerden bulamadığı desteği Almanlardan bulduğunu sanıyor ama yanılıyor.

Özgür Bey bir şeyi daha unutmuş temsil ettiği parti her türlü yabancı desteğine baş kaldırmış, manda himayeyi kanıyla, canıyla reddetmiş bir kurucu irade partisidir.

Bir de Özgür Bey anlaşılan ülkesini açıkça emperyalizme şikayet etmenin yolunu bu şekilde bulmuş, kendisini örtülü kahraman yapmış… Gerçekten üzücü.

Bir tavsiye daha!

Müttefiğimiz diye Almanya'ya sığınan Talat Paşa'nın orada Alman-Ermeni İş birliği ile nasıl şehit edildiğini bir araştırsın.

Yorulmak istemiyorsa "Duvardaki Kan" adlı Türk yapımı filmimizi izlesin.

Talat Paşanın kan izleri Alman ihanetinin duvarlarında dururken oradan gelen emperyalist alkışların canı cehenneme...

Sosyalist partiymiş siz onu Lenin'in ruhuna anlatın, bakın size ne diyecek.

Tekrar ediyorum, Türkiye'nin meseleleri bu coğrafyada, bu coğrafya insanı ile çözülür, gerisi aldanmaktır.

Selçuk Düzgün

YAZARLAR