Alparslan Türkeş sevgisi her Ülkücü'nün ruh dünyasını besleyen, manevi bir tutku ve vazgeçilmez bir düsturdur.
Her kim ki bu sevgiden yoksunluğa düşmüş, Onun fikir ve ideolojisine aykırı bir duruş sergilemiş, bunlarla yetinmeyip Ona karşı bir tavır içerisinde bulunmuş ise biliniz ki!
O kişinin artık "ÜLKÜCÜ'yüm" demesi sadece komik değil, aynı zamanda edepsizliktir.
ÜLKÜCÜ hareketimizin kurucusu fikir babası ve tek BAŞBUĞ!
Onun fikirleri hem dün hem bugün ve hemde yarın Türk Milleti'nin ruh dünyasını beslemeye devam edecek ve o fikirler mutlak surette bir gün Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin resmi ideolojisi haline gelecektir.
İnancımız budur, mücadelemiz bu yüzdendir!
Başbuğ Alparslan Türkeş'e sağlığında ihanet edenler, Onun fikirlerini tartışmaya açanlar, ardı sıra kapalı kapılar ardında tezvirat yapanlar, unutulmamış unutulmayacaktır!
Bizlere bıraktığı en büyük mirası ve emaneti olan Ülkü Ocakları ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin yok olması için mücadele edenlerin, Türkeş sevgisinden bahsetmesi ibretle anılacak ve hafızalarımızda kalmaya devam edecektir.
Dün kimin nerede olduğu değil, bugün kimin nerede durduğu gerçeğinden yola çıkarak görüyoruz ki;
"Siyaset yapmasak, illede bir makamımız olmasa da partimiz MHP dir" diyenler;
Bugün maalesef Başbuğ'muzun emanetine en azılı düşmandan daha çok düşmanlık etmekde ve asıl niyetlerini açıkca ortaya koymaktadırlar.
"Ülkücülük bazen evinin bir köşesine çekilip lekesiz onurlu bir şekilde yaşamaktır" diyen dava adamlarının mücadelesini asla unutmadık unutmayacağız .!
Makam mevkii uğruna birbirini yiyen, umarsızca saf değiştiren, Milliyetçi Hareket Partisi'nin kurumsal kimliğini yok etme pahasına uğraş veren, sözde dava adamlarını da unutmayız unutmayacağız.
Başbuğ Alparslan Türkeş'in kutlu emanetleri olan MHP ve Ülkü Ocaklarımız tarafından aziz hatıraları anılmaya, mücadelesi anlatılmaya nesiller boyu devam edecektir.
Bu kurumlarımız aracılığı ile onlarca organizasyonda, binlerce ülküdaşımızın bir araya geldiği birçok alternatif program yapılmaktadır. Buralarda bir araya gelmek eski günleri yad etmek Başbuğ özlemini tekrar yaşamak, kırmadan incitmeden bir arada olmak varken, kör bir inat uğruna anıyorsan eğer ANMA!
