Bir insan evladı, kendi kendisiyle bu kadar çelişkiye düşemez!
Düşüyorsa aklından soru var demektir!
Kimden ki söz ediyorsun derseniz fail orta yerde…
“Tipitip”liğiyle maruf CHP'nin emanetçisi Özgür Özel…
Şimdi hafızasında sıkıntısı var ise bazı hatırlatmalar yapalım Özgür Özel'e de kendisi anlamaz ise danışmanları iyice bir hatırlatsın!
Seçimler bitmiş, istikşafi görüşmeler balonu patlamış ve yeni bir seçim ufukta görünmüştü…
Tarih 19 Haziran 2015…
Hürriyet Gazetesine konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “CHP - MHP -HDP birlikteliği” için Milliyetçi Ülkücü Hareket'in Lideri Devlet Bahçeli'ye “Başbakanlık” teklif ediyordu:.
Sazı eline alan Kemal Kılıçdaroğlu, aynen şöyle diyordu:
“- Birlikte hükümet kuralım, Başbakan sen ol!”
Dikkat buyurun, teklif edilen koltuk Başbakanlık koltuğu…
Tarihler 20 Haziran 2015'i gösterirken Milliyetçi Ülkücü Hareket'in Lideri Devlet Bahçeli'den bölücü terörün siyasi uzantısı sevdasından dün de bugün de vazgeçemeyen CHP zihniyetine tokat gibi bir cevap geliyordu:
"- Bu Çin'den gelen yeni oyuncak türü mü? Küçük hevesler peşinde koşmuyoruz.
Sayın Kılıçdaroğlu ne yapmak istiyor. Bu işler oyuncak mı? Devlet yönetimi söz konusu, Başbakanlık sende kalsın ne demek? Biz koltuk meraklısı değiliz. Bu işin ciddiyetinden çok uzak yaklaşım. Ciddiye alınacak yanı yok."
Bölücü terör örgütünü meşrulaştırmak için ne de büyük bir ihanet idi bu teklif…
Ancak “Benim aklım hep Türkiye'dir” diyen bir lider vardı karşılarında…
Koltuk meraklısı da değildi zaten Milliyetçi Ülkücü Hareket…
Öncelik her daim Allah rızası idi…
Neden aktardım bunları…
CHP'nin DEM'lendikçe zıvanadan çıkan emanetçi Genel Başkanı Özgür Özel, hadsizce Milliyetçi Ülkücü Hareket'in Lideri Devlet Bahçeli'ye Atatürk üzerinden saldırıyor:
"Sayın Bahçeli…
Hani sen Cumhuriyet düşmanlarına koltuk değneği oldun ya, Atatürk senin için işte o gün öldü...
Atatürk'ün adını anma sen!
Ama onun eseriyle gurur duyanların…
Birkaç tayin, üç beş mevki için onu satmayanların yüreğinde yaşamaya devam ediyor..."
Birkaç tayin… Üç beş mevki öyle mi?
Vermek için yalvardığınız Başbakanlık rüşvetini suratınıza çarpan Devlet Bahçeli değil miydi.
Hadsizlere hatırlatalım!