Şükrü ALNIAÇIK

Tarih: 15.10.2024 19:51

Biz aslında o maçı, burada kazanmıştık.

Facebook Twitter Linked-in

Dikkat ettim İzlandalılar, çocuklar donsa da usulün dışına çıkmadılar. 
Bu, köle ahlaklı “Lord devleti” kültürüdür. Kırbaçla şekillendiği için bireyin inisiyatif kullanma kapasitesi zayıftır.

Bizim Futbolcularımız, dezavantajlılar lehine inisiyatif kullandılar ve eşofman üstlerini birer birer İzlanda’lı çocuklara giydirdiler.

Bu içtihat pratiği, millet-i hakime deneyimi olan “efendi ahlaklı”larda bulunur.

 

 

Türk ahlakının, Nietzche’nin “Efendi Ahlaklıları”nın üzerine fazladan bir miktar iyilik ilave eden kökleri, at üstünde yaşadığımız eski oba hayatına dayanır.

Aileler arasındaki komünal dayanışma ve “çocuğun terbiyesinden, güvenliğinden “dayı”nın sorumlu olduğu” Atlı-Nomadizm asırları, Türklerin sıcakkanlı ve insancıl efendiler olmalarını sağlamıştır. (Çocuk, kimin kapısında acıkırsa karnı orada doyardı.)

Bu efendilik, kimseyle tartışılmaz, hatta anlatılmaz yaşanır, çünkü kültür “her şey unutulunca akılda kalan”dır.

“Efendi ahlakı”nın köle ahlaklı kalkınma stratejilerini sekteye uğratan, avamî frankofon demokrasi tantanalarıyla arası iyi olmayan yönleri de vardır, ancak o mesele buraya sığması zor olan ayrı bir muammadır.

Millilerimizi bize yaşattıkları ve düşündürdükleri her şey için gönülden tebrik ediyorum. 
Saygıyla..

Şükrü Alnıaçık 
15 Ekim 2024

Ahlak konusunda isabetli bir felsefi tasnif için Bkz. Nietzsche, Friedrich. “On the Genealogy of Morality” (Ahlakın Soykütüğü Üzerine) Editör Keith Ansell-Pearson. Çeviren Carol Diethe. Cambridge: Cambridge University Press, 2007


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —