Abdullah DURKUT / KELAM


"Bu biiirr..."

Bugün sizlerle yaşadığım bir hadiseyi paylaşmak istiyorum.


Bu aralar emlak sektöründe bir hareketlilik başladı.

Bende bu sektörle iştigal eden bir kardeşiniz olarak, işler güçler hayat mücadelesi der iken yazılarıma biraz ara vermek durumunda kaldım. Malum yazmak ile karın doymuyor. "Ramazan Durmuş ağabey de sağolsun bizi karın tokluğuna yazdırıyor zaten :)"

İşin şakası bir tarafa yazmayı özledik elbet.

Lakin iş yoğunluğu kıymetlidir..

Kıymetli dostlarım; memleketin hali ahvalini en azından şimdilik bir kenara bırakıp; (Ki bir daha ki sefere o mevzuya mutlaka değineceğim inşaallah.)

Bugün sizlerle yaşadığım bir hadiseyi paylaşmak istiyorum.

Emlakçılık yapan arkadaşlar bilirler, daire kayıt işlemi esnasında evin fotoğrafları çekilir gerekli bilgiler alınır sonrasında ise ilan girme işlemleri yapılır. Tabi kaydını alacağınız daire bazen boş bazende içerisinde oturan bir aile olabilir. Bugün kaydını aldığımız dairenin içerisinde çok kıymetli ve güzel bir ailemiz oturmaktaydı. Buraya kadar herşey normal lakin;

Evin beyefendisi yenge hanım karşısında o denli anlayışlı ve o kadar tevazu sahibi duruyordu ki maşaallah demekten kendimi alamadım. Bir insan nasıl olur da hanımının bir dediğini iki etmez diye düşündüm! Tabi bunu kendisine sormak çokta uygun olmayabilirdi!

Adamcağızın eşine olan hürmeti ve saygısı açıkcası beni çok şaşırttı.

Nasıl yani? Soruları ile meşgul olurken vaktiyle bir büyüğümüzün anlattığı hikaye geldi aklıma. Bu hikayeden yola çıkarak demem o ki! Olmaz demeyin olur. İzninizle paylaşmak isterim. Şimdilik hoşcakalın.

Selam ve dua ile..

"Vaktiyle köyün birinde yaşlı bir amca ile eşi mutlu mesut yaşarlarmış. Amca hanımının bir dediğini iki etmezmiş. Durumdan şaşkın köylülerden biri birgün kahvede amcaya sormuş.

Amca yanlış anlama ama? Sen nasıl oluyorda yengenin bir dediğini iki etmiyorsun. Bu işin sırrı nedir hele bizede anlat şunu demiş.

Bak evladım demiş başlamış amca anlatmaya;

Ben hanımı falanca köyden aldım. At üstünde bu köye getirdim.

Yolda gelirken bindiği atın ayağı tökezledi. Benim hanım atın kulağına eğilerek dedi ki:

"Bu Biiir "

Yolculuk esnasında hayvanın ayağı bir kez daha tökezleyince benim hanım tekrar kulağına eğilerek dedi ki;

"BU İKİİİİ."

Tam bizim köye gelmek üzere idik hayvan bu sonuçta, ayağı bir kez daha tökezledi.

Benim hanım bohçasından silahı çıkartıp atın kafasına nişan aldı. Zavallı hayvan orada can verdi tabi. Ben ise öfke ile hanıma bağırmaya başladım.

Bre kadın sen deli misin divane misin ne diye vurusun hayvanı?

Hanım gözlerimin içine bakarak bana şöyle cevap verdi:

"Bu biiirr..."

Senin anlayacağın evlat;

O gündür bu gündür, bir dediğini iki etmedim."

HALİME GÜNEŞ
17.05.2022 17:27:29
çok güzel :)

şahin duman
18.05.2022 11:33:42
yüzümüzü güldüren reis :)

YAZARLAR