Ayşe ALP / SATIRARASI


Bunların ardındaki güç kim ?

Bunların ardındaki güç kim ?


Zalimin zulmü varsa mazlumun Allah'ı var derler.
Sohbetimize bu iki satırla başlayalım!
Bir kez daha gördük ki;
Zalim cezasını mutlaka çekiyor,
Onun cezasını bu dünyada mutlaka görüyorsunuz. 
2 konu başlığımız var.
Birincisi;
Bir AVM önünde meydana gelen bir trafik kazası…
İkincisi;
Bu trafik kazasının, yine basından saklanması.
Ne hikmetse son zamanlarda; Emniyette buna benzer şeyler çok yaşanmaya başladı.
Yalnız sanmayın ki, bu herkese olmuyor.
Sadece iki kişiye ve onların dalkavuklarına gösteriliyor bu imtiyaz.
Ama herkesin bir Ferhat ve Şirin abisi olması lazım bu hayatta.
Yoksa başınıza gelen hiçbir olaydan yırtamazsınız.
Beni en çok üzen tarafı ise 1990‘lı yıllardan, komiser yardımcısı iken tanıdığım, adaletine,hak hukuk bilirliğine, mazlumun yanında, zalimin karşısında dimdik duran, hiç kimseye imtiyaz tanımayan ve adam gibi adam olan İl Emniyet Müdürümüz, günlerdir bu konuya sessiz kalarak; adeta “duymadım görmedim,” diyor.
Kendisine sonuna kadar kefilim.
O dürüstlüğünden ve merhametinden bir şey kaybetmemiştir.
Lakin onu sessiz kalmaya mecbur kılan; yasal prosedürler olduğunu düşünüyorum.
Bilmiyorum belki de kendimi avutuyorum.
Ama umarım düşündüğüm gibidir.
Çünkü, her zaman bu memleketin bu müdüre uzun yıllar ihtiyacı olduğuna inanlardanım.
Lakin, son zamanlarda yaşanılan şeylerin iyice çığırından çıkması ve bir çok konuda haberdar edilmemesi, bu olayların büyümesine neden oldu.
Dedim ya herkesin; bir Ferhat abisi bir de Şirin abisi olması gerekiyor.
Tabi, sadece bu kadar abi yetmez!
Ziraat odası başkanı da abiniz olmalı;
ATSO Başkanı da abiniz olmalı;
TOBB Başkanı abiniz olmalı;
Ve bazı STK'lardan abi bulmalısınız.
Hepsi bu mu?
Değil tabi ki…
Siyasilerden de güçlü abileriniz olmalı!
Mesela il Başkanları…
Ve olmazsa olmazımız milletvekilleri de abileriniz olmalı.
Eeeeeeee basından da, buldunuz mu bir para babası abi, hem medyayı arkanıza almış olur  hem de parasını ardınıza alırsanız sırtınız yere gelmez.
Her türlü fırıldaklığı yapsanız da, her türlü hakareti çaksanız da, her türlü çamuru atsanız da; her türlü iftirayı yapıştırsanız da, her türlü kurtulursunuz.
Birde bizim gibi beceriksizler var,
Bunların hiç birine eyvallah demeyen, ikinci sınıf vatandaş, dördüncü sınıf medya mensubu, yaşaması bile gerekmeyen, birileri olursunuz.
Onurunuz hatta yere batası gururunuz ve kahrolası dik duruşunuz  size bir şey kazandırmaz.
Ne ilin Valisi, ne de Milletvekili sizi görse bile tanımaz.
Hatta yüzüne bile bakmaz.
Dolayısıyla, ya fırıldak olacak herkese yalakalık yapacaksın, ya da dik durup yok sayılacaksın
Artık tercih sizin…..
Adamın arabasında hacizden dolayı yakalama emri var,
Yakalanıyor ama birileri arıyor ve devletin üst kademesindeki birileri bu olayı örtbas ederek o aracı kurtarıyor.
Araç uzunca bir süre saklı kalmak zorunda çünkü yakalama emri var. Üzerinde haciz var ve araç kullanılamıyor.
Ama öyle bir yerde saklanıyor ki herkesin gözünün önünde..
Eyvallah bunu da gören yok, ya da görüyorlarsa susuyorlar.
Birileri tacizde bulunuyor, birine tecavüz ediyor KADES’ten gelen mesaj üzerine olay yerine gidiliyor,
Ama ne hikmetse bu olay da saklanıyor.
Adam sütten çıkmış ak kaşık,
Ay bir de ar damarı yırtılmış,
Kendinden başka herkese, cinsel taciz suçlamasında bulunuyor.
Çünkü kendisi önce tecavüz ediyor sonra nikah kıyıyor.
Ar namus tertemiz.
Son zamanlarda buna benzer birçok olayın gizlenmesi kafamda soru işaretleri oluşturuyor.
Bunların arkasında kim var, neden duruyor ve bunların arkasındaki insanların ne gibi bir açığı var ki onların arkasında durmak zorunda kalıyorlar.,
Aslına bakarsanız her şey siyaset… Siyasi kimliklerinin zedelenmemesi için arkasında durmaya devam edecekler. 
Tabii siyaset hızlandıkça kimlerin, kimlerin, arkasında durdukları yavaş yavaş ortaya çıkacak.
Bir de arada kılavuzlar var.
Aslında kılavuzda, değil direkt karga bunlar.
Zarar vermek için her türlü hamleye geliştirmeye başlamışlar eyvallah biz de bir süre sessizliğimizi koruduk.
Şimdi de üstü kapalı yazıyoruz.
Çünkü arkamızda siyasi abilerimiz yok;
Milletvekilleri hiç yok,
STK başkanları tanımaz bile,
Para babası medya patronları da yok,
Derdimizi anlatsak anlatsak, bir yeni Valimiz var güvenebileceğimiz, o da bizi dinler mi dinlemez mi bilinmez.
Bütün bunlar yaşanırken, sonra çıkıyorsunuz, halkın karşısına; “Yetim hakkı var kul hakkı var” deyip yetim hakkı yiyip kul hakkı yiyenlere abi oluyorsunuz.
Hani yetim hakkı kul hakkı vardı ya; Onu bilseydiniz; aynı yolda olmazdınız.
Onlara imtiyaz tanımakla ne yazık ki, yetim ve kul hakkını yemiş oluyorsunuz.
Sonrada adil, adaletli olma sözü veriyorsunuz.
Yemişim sizin verdiğiniz sözleri.
Cumhurbaşkanına hakaret, Ak Parti'ye hakaret…
Yetmedi devlete ve iktidara hakaret!
O da yetmedi aleni İsrail yanlısı paylaşım yapıp Filistin'e yapılan zulme sevinenlerin bu derece korunmasına da ayrıca anlam veremiyorum.
Bunların ardındaki güç kim ?

YAZARLAR