Ozan ÖZDEMİR


Cend’den Diyar-ı Rum’a -4-

ALLAH, bu yurdu Türk vatanı yapan cümle ecdadımızdan razı olsun.


Erciş ve Ahlat’ın belli kesimlerini alan Türkler için hedef Ani’ydi. Tuğrul Bey’in hakka yürüyüşünden sonra taht mücadelelerinden galip çıkan Sultan Muhammed Alparslan Ani’yi almayı kafasına koymuştu. 1064’te 25 günlük bir kuşatmayla Ani Selçuklu’nun eline geçti. 

Ani’nin fethi Pasinler galibiyetinden sonra ikinci önemli merhaledir. 

2010 yılında Akdamar Kilisesi üzerine yapılan tartışmalarda MHP Lideri Dr. Devlet Bahçeli‘nin Kars Ani Harbeleri tarafında bulunan Fethiye Camii’nde kıldığı Cuma namazı sonrası “Anadolu, Akdamar’da Ermeni ayini yapılsın diye fethedilmedi. Gerekirse Anadolu’yu yeniden fethederiz.” sözleri de Ani’nin fethinin Türk tarihindeki yerini göstermek bakımından önemlidir. 

Ani’nin fethinden sonra Bizans’a Türk akınları dur durak bilmeden devam etti. Akınlar o noktaya varmıştı ki Akıncılar, Kayseri’ye kadar varmıştı. 

1067’de İmparator Konstantin Dukas’ın ölümüyle taht, eşi Eudokia’ya kaldı. 

Tahtı idare edemeyeceğini düşünen Eudokia ölen kocasının muhalifi olan Kapadokyalı soylu bir aileden gelen Romen Diyojen’le evlenerek tahta onun geçmesini sağladı. 

Büyük bir ordu toplayan Diyojen Selçuklu Başkenti Rey’e girerek bu sorunu kökten çözmeyi tasarlıyordu.

O sırada Sultan Alparslan, Mısır Seferine hazırlanıyordu. Halep civarında konaklıyordu. 

Diyojen’in niyetini sezen Alparslan yıldırım hızıyla Ahlat’a vardı. Ordu Malazgirt Ovasına geçti. 

Niyazi Yıldırım’ın şiirindeki gibi “Aylardan Ağustos günlerden cumaydı.” 

Yapılan amansız cenkten sonra zafer Türk Ordusunundu. 

Diyojen esir edilmiş sonrasında antlaşma yapılarak serbest bırakılmıştı. 

Diyojen’in ölümünden sonra antlaşma bozuldu. 

Türk Akıncıları Anadolu’ya akmaya başladı. 

Tarihte bildiğimiz “Birinci Beylikler Dönemi” başladı. Anadolu Türk için artık sadece yerleşilecek bir toprak değil, ebediyen Türk ait olacak olan vatandı. 

ALLAH, bu yurdu Türk vatanı yapan cümle ecdadımızdan razı olsun. 

YAZARLAR