Halil KAYA / SELÇUKELİ

Tarih: 27.07.2024 15:40

Devlet üleşiliyor...

Facebook Twitter Linked-in

Bekab(Kalıcılık), sinsi bir ilerleyişle nasıl risk altına girer?

Devlette ekollerin, cemaatlerin, ideolojik bir takım vakıfların kadrolaşma ve bunların devleti üleşme seyrüseferi ile de milli beka tehdit altına girer.

Devlet üleşiliyor. Özellikle akademide özensiz bir kadrolaşma apaçık hissediliyor.

Oluşturduğumuz ittifak bir fazilet süreciyle birlikte anılacaksa; bu nobran kadrolaşmayı kontrol altına almalıyız. Bir yere atanacak rektör için ne kadar dini görünümlü cemaat vs. varsa amansız bir yarışa girmiş ve içlerinden birisi her halükarda sonuca ulaşmış ise; biz "ittifakız" diye kendimizi avutmuş ve sürecin sadece seyircisi olmuşuzdur.

Biz falan milletvekilinin, filan başkanın kıytırık bir işinin yapılmasıyla avunmamalıyız. Üç rektör yardımcılığından birini, bir kaç da dekanlığı ülkücülerden oluşturmakla iktifa etmemeliyiz. Bunlar zannedildiği kadar fonksiyonel değildir, denileni yaparlar. 

Bu gün üniversitelerde kadro hareketleri Eğitim-Bir-Sen denilen yapıyla Rektörler arasında dizayn edilmektedir. Bize de arada bir sus payı lütfedilmektedir. Arada bir de bizimkilerle fotoğraf falan verilmektedir.

Sağlığım yerindeyken Ankara'ya gidip gelebildiğim günlerde ben bu ahvali en zirvemizden alt kademelerine kadar da ısrarla paylaştım. Vicdanen rahatım ama üzgün ve endişeliyim de...

Bu gidişat bir kaç yıl sonra akademide Türk büyükleri ve Atatürk posterlerinin indirilişine kadar götürür tabloyu...

Bunun vebali ise seyredenlerin olur...

Bu vesileyle bir bilgi vereyim. Üniversitelerde tek adam (rektör) rejimi uygulanır. Kağıt üzerindeki yönetim kurulu, senato birer formaliteyi tamamlar.

İttifağımızın faziletlerinden bahsedecekseniz, öncelikle müttefiğimizi kontrol altında tutmayı sağlayınız.

Aksi takdirde Ahmet'in, Mehmet'in Cumhur ittifakını anlayanlardan olmasının ne kıymeti harbiyesi olur ki?

***

Not: Bir üniversitenin rektör adaylarından birisinin AKP içindeki en güçlü desteğe sahip olmasına rağmen, Türk milliyetçisi olduğu için atanamadığını biliyorum. Üstelik o destek öyle böyle falan değil Erdoğan'ın ailesine kadar uzanan bir destek. Buna rağmen atanamadı.

Zihniyet bozuk çünkü. 

Zihniyetleri devleti kabzetmeye kurgulanmış. 

Bir rektör atanacakken, "şu atayacağınız rektörü bir görelim" demek gerekmiyor mu?


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —