Anne-babaların çocukları ağladığında onları susturmak için kurtarıcı gibi sarıldıkları kauçuk emziği herkes bilir. Ebeveynler için büyük kolaylık sağlayan bu emziklerin bununla beraber çocuklar üzerinde de farklı olumsuz etkiler bıraktığı bilinmektedir. Emziğin sakinleştici etkisi onu tercih sebebi yapmakta ve zararları ise ailelerce görmezden gelinmektedir.
Günümüzde bu kauçuk emziğe yeni bir emzik daha eklendi. O da dijital emziktir. Dijital emzik kauçuk emzikle aynı rolü oynuyor. Emziklerin türü değişiyor ama işlevi değişmiyor. Şimdiki anne-babalar çocuklarını erkenden telefonla, tabletle, bilgisayarla ve oyun konsollarıyla tanıştırıyor. Bu aletleri çocuklarını susturmak adına bir emzik gibi kullanıyor.
Komşusu misafirliğe gelince hemen anneler çocuklarının eline tableti tutuşturuyor. Rahat rahat maç izlemek isteyen babalar çocuklarını bilgisayarın başına oturtuyor. ‘’Aman çocuğum ağlamasın’’ diyen ebeveynler dijital emziğe sığınıyor. Ondan medet umuyor.
Rahatlıkla diyebiliriz ki; dijital emzik, kauçuk emzikten çok daha tehlikeli. Kauçuk emzik birkaç yıl kullanılırken dijital emzik çok daha uzun süre kullanılıyor. Hem de ne yazık ki bebeklikten itibaren kullanılmaya başlanıyor. Günde elinde yarım saat tablet olması gereken çocukların elinden tablet düşmüyor. Yaşıtlarıyla oyun oynaması gereken çocuklar dijital oyunlarla sosyalleşmeye çalışıyor. Sokakta, parkta eğlenecek çocuklar bilgisayar başında mutluluk arıyor. Mahallesinde gezinecek çocuklar sanal alemin tehlikeli sularında yüzüyor.
Djital bir çağdayız ve çocuklarımızın dijital aletlerle iç içe olması gayet doğal bir durum aynı zamanda da bir gereklilik. Buna kimse itiraz etmez herhalde. Ama burada yanlış olan şey telefonla, tabletle, bilgisayarla tanışma yaşı ve geçirilen zaman. Ailelerin buna dikkat etmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Dijital emziği bir susturucu gibi kullanan birçok anne-babanın yıllar sonra yaptıkları hatayı anladıklarına, çocuklarının ekran bağımlısı olmasına fazlasıyla üzüldüklerine ve bu vahim duruma çare üretemediklerine şahitlik etmekteyiz. Yıllar boyunca uzun süre ekrana maruz kalan çocuklarda çeşitli olumsuz özelliklerin geliştiğini görmekteyiz. O yüzden geç olmadan dijital aletlerle çocuklarımızın ilişkisini daha doğru bir zemine oturmamız hem çocuklarımız hem de toplumumuz için çok büyük önem arz etmektedir.
Ezcümle, teknoloji ile barışık ama teknoloji bağımlısı olmayan nesiller yetiştirmeliyiz…
