Muhittin GÜMÜŞ / TANRI DAĞLARI'NDAN


Dil ve Alfabe

Dil ve Alfabe


23 Eylül, Kırgızistan'ın devlet dili günüdür. Bugün, SSCB'nin yıkılış döneminde çıkarılan bir kanunla Kırgızcaya devlet dili makamının (statüsünün) verilişinin 35. yılı bugün.

"Tilden tübölüktüü, tilden artık öner cok.
Ar bir eldin tili özüne uluu (Cengiz Aytmatov) 
Dilden ebedî, dilden üstün hüner yoktur. Her milletin dili kendisi için uludur." diyor merhum Cengiz Aytmatov.
Ana dilim ana sütüm gibidir....
Dilimiz millî kimliğimizin en belirgin unsurudur.

1989 yılında SSCB'nin çözülme sürecine girdiği, yeniden yapılanma (perestroyka), açıklık (glasnost) politikaları sonucunda pek çok Sovyet Cumhuriyetinde gelişmeler oldu. Bunun sonucunda ilk olarak Kırgız, Kazak, Özbek vb Türk Cumhuriyetlerinin diline devlet dili statüsü verildi.
Türklerin İslamiyeti kabul ettikten sonra kullanmaya başladığı Arap kökenli alfabede ı, o, ö, ü ünlüleri ile ç, g, j, p ünsüzlerini karşılayacak harfler yoktu. 25 Mart 1926'da Bakü Türkoloji Kongresinde Lâtin esaslı alfabeye geçiş kararı alındı  ve bütün Türk toplulukları kabul etti ama Türkiye Cumhuriyeti adına katılan heyetin reisi M. Fuad Köprülü, Latin alfabesine geçmeyi kabul etmemiştir. Biz, Türk topluluklarından iki yıl sonra Latin esaslı Türk alfabesine geçtik. İki yıl sonra Latin alfabesine geçişin siyasi ve stratejik sebebini kimse kalem almadı nedense. Bunu ayrıca kaleme alacağım. 

Merhum Köprülü harf inkılabının 10. yılında özetle "Lâtin alfabesine geçmekle ne kadar güzel bir iş yapmış olduğumuzu anlamış durumdayız" demiştir. 

"Lâtin alfabesine geçmekle hata ettik, bir gecede cahil olduk..." diyenlerle, "Halkımızı karanlıktan, İslam'dan uzak tutmak için bu devrimi yaptık..." diyenlerin çatışması bitmez. Hakikatle ilgisi olmayan iddialar üzerine tartışmaya gerek yok. İki taraf da hakikatten ve bilimsel dayanaktan yoksun, politika malzemesi yapmışlardır. Alfabe değişikliği kimseyi cahil bırakmaz; eski alfabenin öğrenilmesinin yasak edilmesi yeni nesli geçmişten koparır. Alfabe Müslümanı İslam'dan uzaklaştırmaz... Yeter ki ilk emri "Oku!" olan dini iyi anla.

1924'e kadar bütün Türkistan bölgesinde konuşulan edebî yazı diline Türkçe deniyordu. Sonra her Türk lehçesi için ayrı birer alfabe oluşturup İlminsky'nin projesini bütün Türkleri bölmenin yolu olarak uyguladılar. Alfabe ortak olursa dil de ortak hâle gelir. Böylece kardeşlik duygusu pekişir. Bunu önlemenin yolu olarak 1940'tan itibaren Kiril alfabesine geçişle birlikte aynı sesleri karşılayan harfler Türk lehçelerinin her birinde farklı yazılmaya başlandı. Yıllarca işlenen kardeşin kardeşten uzak tutulması stratejisi uydurma kalıp sözlerle pekiştirilmesi zarar verse de işe yaramadı.

1991 yılında bağımsızlığını ilan eden kardeş ülkeler dünyaya uyum sağlamak için alfabe konusunu ele aldılar. İstanbul'da Türkiyat Enstitüsü tarafından 18-20 Kasım 1991'de düzenlenen Türkoloji Kongresinde 34 harfli Latin esaslı Türk çerçeve alfabesi kabul edildi.

1993 yılında Azerbaycan, Özbekistan, Türkmenistan Latin alfabesine geçiş kararı aldılar. Türkmen ve Özbek alfabelerinde çerçeve alfabe dışında harfler yer aldı. Özbekistan bu hususta yakın günlerde düzeltme kararı aldı. 

Kazakistan son üç beş yıl içinde kamuoyunda çok tartışarak kabul etse de demografik yapısı gereği uygulama becerisi gösteremedi. Bunun için ciddi bir irade gerekli. 

Nüfusun önemli bir kısmının Kazak Türkçesini bilmiyor olması da ayrı bir sorun. Endişeleri dinlemek gerekse de karardan dönmek doğru değil.

Kırgızistan'da ilk Cumhurbaşkanı Akayev döneminde anayasaya devlet dili Kırgızca, resmi dil ise Rusça diyerek kendilerini Kiril alfabesine bağlamış oldular. Artık o hükmü değiştirecek irade henüz görünmüyor. Latin alfabesine geçmeyi düşündükleri takdirde Rusça eğitim veren okullar ve üniversitelerde uygulamalar nasıl olacak?

Bilindiği gibi Türk Devletleri Teşkilatı tarafından konulan bazı ilkeleri uygulamak için Bakü'deki toplantıda 6 Cumhuriyetin dil uzmanları 34 harfli Latin alfabesi belirlediler. Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu 3. toplantısı, Türk Akademisi ve Türk Dil Kurumu işbirliğinde 9-11 Eylül 2024 tarihlerinde Azerbaycan’ın başkenti Bakü'de yapıldı. Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üyesi ülkelerden oluşan komisyon üyelerinin katıldığı toplantıda, Ortak Türk Alfabesi önerisi üzerinde uzlaşı sağlandı. 34 harfli Ortak Türk Alfabesi, Türk dünyasındaki farklı lehçeler ve dil ihtiyaçları göz önünde bulundurularak tasarlandı.

1991'deki alfabeden yalnızca bir iki harf değişik biçimde sunulmuştur.
Eleştirilerin temelinde pek çok sebep yatmaktadır. Kimisi "Bu toplantıya neden ben davet edilmedim..." demektedir. Kimisi de "Zaten var olan alfabeyi niçin uygulamadınız? Ne duruyorsunuz? Kabak tadı verdi bu iş! " diyenler var.

"Ortak alfabe kullanılınca ortak dil oluşur mu?" sorusu da akla geliyor. Bu ortak dil hangi Türk lehçesi olacak? Biz Kazak, Özbek, Kırgız dilini yazmayı bırakacak mıyız? Yalnızca Türkiye Türkçesi ile mi okuyup yazacağız?" şeklinde kaygılar dile getiriliyor. Oysa ortak dil değil ortak iletişim dilimiz olabileceğini halkın her kesimine anlatacak kişiler, kamuoyu oluşturacak kudret gerekli. İşte bu eksikliği bütün Türkistan'da görüyoruz. Ortak üniversitelerin misyonu bunun için çok önemli çok.

Bugün kardeş ülke Kırgızistan'da da Kırgızcanın devlet dili olarak kabulünün 34. yılı... 
SSCB döneminde bütün halklar eşitti(!)... Hatta bazıları daha eşitti(!)... Kusura bakmayın... İfadem eksik oldu; özellikle bazıları haddinden fazla eşitti(!)... 
Türkiye'deki komünistler üzülmesinler(!) diye dikkatle ve açıkça yazıyorum...
Rusçadan başka bir dilde eğitim görmenin gereksiz olduğunu işleyen rejimin bütün SSCB topraklarında uyguladığı dil ve kültür politikaları eksiksiz ve  değiştirilmeden devam ettirilmeye çalışıldığı maalesef hâlâ bir gerçektir…

Herkes ancak anadilinde düşünür, ana dilinde rüya görür, hayal kurar;  bilim ve fikir üretir…

1995 yılında kurulan Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesinin eğitim dili Kırgız Türkçesi ve Türkiye Türkçesidir.

Yabancı dil olarak Rusça ve İngilizce de öğretilir…

Kırgızcayla eğitim olmaz diyen Sovyet kafalılara karşı üniversitemiz çok iyi bir örnektir. Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesi dünyada QS değerlendirmesine göre 807. sırada. Kırgızistan'daki üniversiteler arasında hep açık ara ilk sırada yer alıyor... Bütün bilim, teknoloji, sanat, edebiyat alanlarında Rusçasız başarı kazanılıyor...

Rusça  ve İngilizce vb diller öğrenilmesi gereken yabancı diller arasındadır. Ancak her ülke önce kendi millî/ ana dilini ikinci plana atarak yabancı dilde eğitimi savunamaz.

Türkiye'de "Türkçe bilim dili değildir; olamaz zaten..." diyenler şimdi goril bahçesinde istirahat ediyor…

Dünyada en genç yaşta profesör olanlardan merhum Prof.Dr. Oktay Sinanoğlu'nun sosyal paylaşım ağlarındaki dil hakkındaki görüşlerini dinlemenizi tavsiye ederim. Türkiye'deki İngilizce eğitim yapan üniversitelerin başarısı çok tartışmalıdır.

İngilizce bilmek başka, İngilizce ile eğitim almak bambaşka şeylerdir…

Bugün 300 milyon insanın dili Türkçedir.... Türk yazı dilleri de dediğimiz Türk lehçeleri birer bilim, eğitim, sanat, kültür, edebiyat dilidir. Kimse bahane aramasın. İnsan ancak diliyle insandır...  Atatürk'ün dilimizle ilgili sözleri çok anlamlıdır. "Millî his ile dil arasında sıkı bir ilişki vardır..."
Türklüğümüzün en temel delili Türkçemizdir...

Tanrı Dağları'ndan 
Muhittin Gümüş 
23 .09.2024

YAZARLAR