Dua “çağırmak, seslenmek, istemek, yardım talep etmek” demektir. Dinî bir terim olarak ise insanın bütün benliğiyle Allah'a yönelerek maddî ve manevî isteklerini O'na arz etmesidir.
Sözlükler ne derse desin bize göre dua için yakarıştan çok Allah'a yakınlaşmaktır.
Dua, bir çocuğun ana kucağında hissettiği sonsuz güven ve şefkat gibidir.
Dua, çöldeki kervanın rastladığı vahâda içtiği yudum yudum sudur.
Dua, Tanrı Dağları'ndan eriyip çölleri besleyen akarsudur.
Osmanlı Devleti’nin son devrinde yetişen büyük din âlimi Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır'ın duası pek etkili geldi bana.
Bismillâhirrahmânirrahîm.
İlâhî! Hamdini sözüme sertâc ettim,
Zikrini kalbime mi’râc ettim, Kitâbını kendime minhâc ettim.
Ben yoktum vâr ettin, varlığından haberdâr ettin, aşkınla gönlümü bî-karâr ettin.
İnâyetine sığındım kapına geldim,
Hidâyetine sığındım lütfuna geldim.
Kulluk edemedim affına geldim.
Şaşırtma beni, doğruyu söylet; Neşveni duyur, hakikati öğret.
Sen duyurmazsan ben duyamam,
Sen söyletmezsen ben söyleyemem,
Sen sevdirmezsen ben sevdiremem.
Sevdir bize hep sevdiklerini, Yerdir bize hep yerdiklerini, Yâr et bize erdirdiklerini.
Sevdin, Habîbini kâinata sevdirdin;
Sevdin de hil’at-i risâleti giydirdin.
Makām-ı İbrahim’den makām-ı Mahmûd’a erdirdin.
Server-i asfiyâ kıldın,
Hâtem-i enbiyâ kıldın, Muhammed Mustafâ kıldın.
Salât ü selâm, tahiyyât ü ikrâm,
Her türlü ihtirâm ona, onun âl ü ashâb ü etbâ’ına yâ.
Âmin!
Ne güzel dua değil mi?
Hayra edilen duaların kabulü için âmin…
Tanrı Dağları'ndan selam ve dua ile..
Muhittin Gümüş
18.12.2024