Yazıma; MHP ve Ülkücü camianın sevilen sesi Ahmet Şafak'ın şu sözleri ile başlamak istiyorum: “Ey ruhu maskeli süslü borazanlar, Ey notası bozuk detone sazanlar, Ey nefsine tapan şöhretle azanlar, Değilsiniz değilsiniz adam değilsiniz, Adam olan namerde niye eğilsin...”
Bazı insanlar nankörlüğün dibine vurmakla kalmamış birde içindeki şeytanı durduramayıp iftiraya baş vurmuş. Hadi iyiliklere nankörlük yapıyorsunuzda bari sizlere o kadar iyiliği dokunanlara iftira atmayın...
Düşünür Montesguieu diyor ki: “Ayrıyken ahlaksız yaratık olan insanlar bir araya gelince namuslu kişiler olurlar...”
Sonu belli olmayan bir yoldur hayat.. Önüne neyin çıkacağını bilemesiniz.. Bazen bir şeyler alır götürür sizlerden tutamazsınız.. Bazen de hayatın getirdiklerinden kaçmak istersiniz, ama kaçamazsınız.. Bir türlü anlayamazsınız ve bir gerçek vardır "ACIYI" tatmadan "MUTLULUĞU" bulamazsınız...
Hz. Ali diyor ki: “Öfke, tutuşturulmuş bir ateş gibidir. Her kim ki öfkesine hakim olursa, onu söndürür ve her kim onu salıverirse, ilk yanan kendisi olur.”
İnsanlara hakaret edecek kadar içi pislik, nifak, kin dolu birileri olarak değişik mekanlarda havladığınızı duyuyoruz... Karşı mahallenin övgüsü zehirli bal gibidir... O bala hayranlıkla konup bir daha uçamayan çok sinek gördük biz....
Düşünür yazar Ross diyor ki: “Tanıdığım en güzel insanlar, yenilgiyi, acıyı, mücadeleyi ve kaybı yaşamış olan ve diplerden çıkış yolunu kendileri bulmuş olan insanlardır. Güzel insanlar öylece ortaya çıkmazlar; onlar oluşurlar.”
Eğer kibarsanız insanlar sizi kırabilir.. Eğer mutluluğu bulursanız insanlar kıskanabilir.. Bugün yaptığın iyiliği yarın unutulabilirler.. En iyisini yapsan da yeterli olmayabilir.. Bu tiplerin bir eline ayı, bir eline güneşi verin mutlu edemesiniz. Çünkü bunların kalpleri, gönülleri, ruhları mühürlenmiş, şeytanın görevini üstlenmişlerdir...
Düşünür yazar Konfüçyüz diyor ki: “Zayıf insanlar intikam alır, güçlü insanlar affeder, zeki insanlar umursamazlar.”
Kuyruk acısı çekenler, kuyruğu sıkıştığından sürekli çemkirenler, kuyu kazarken içine düşenler, zilletin kundağına sarılarak ihanetin biberonuyla beslenenler bitmemiş bir hikayenin olmamış karakterleridir, nitekim yok hükmünden başka anlam taşımazlar.
Prof. Dr. Ekrem Çulfa demiş ki: “Meyvesiz kişiler, ulu çınarları taşlayarak ancak dallarından toz koparabilirler."
İnanırsan; İyi şeylere sahip olursun. Sabredersen; Daha iyi şeylere sahip olursun. Pes etmezsen; En iyi şeylere sahip olursun. Rabbimiz bazen bizim istediklerimizi değil de, bizim için hayırlı olanı verir. Sabırla bekleyin, ya sizin için böylesi hayırlıdır, yada ilerde sizin için daha güzeli olacaktır. Rabbim gönlünüze göre versin inşallah…
Zakir Tercan