Donanımını tahkim et, dağarcığını doldur, eğitimindeki varsa boşluk ve gedikleri kapat.
Muhakeme geliştirilebilir bir meziyettir. Muhakeme eksersizleri yap, bu yönünü geliştir, görülemeyenleri görecek yetenekler edin (tutarlı tahmin ve muhtemelleri okuyabilme)
Ülkücü, fikirde hür emirde robotluk ilkesine bağlıdır. Yani Ülkücü düşünmeli, düşündüğünü söylemeli. Bu Türk kurultaylarından getirdiğimiz meşveret anlayışımızın gereğidir.
Nihayetinde farklı düşünüyor da olsak nihai karara uymak gibi bir ödevimiz olduğunu da bileceğiz. Karar verme ehliyetine sahip olanların aynı zamanda bizim yerimize de düşünmesini beklemek ülkücülük değildir. Üşenip, düşünmeyi dışlayan bir teslimiyetin ülkücülükle bağdaşması mümkün değildir. Öyle bir durum dergahlarda olur, oralarda şeyh mürit yerine de düşünür. Bu, Cenabı Allah'ın bahşettiği insan onuruna aykırıdır. Ülkücü teşkilatlanma asla bir tarikat ve dergah yapılanması değildir. Ülkücü düşünür, sonuçta düşündüğüyle uyumlu olmasa da karara uyar.
Ey Ülkücü!
Bu gün sarılmamız gereken dünya görüşü ve programı, Atatürk'ün vazettiği ve Büyük Lider Başbuğ Alparslan Türkeş'in sistemleştirdiği TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ fikir organizasyonudur.
Türkiye'de ve Avrupa'daki teşkilatlarımızın arasına engerek zehiri gibi sızdırılan Atatürk karşıtlığı noktasında müteyakkız olmalıyız. Sosyal medya bu yönüyle testinin içindekini sızdıran bir araç ve bu gözlemi rahatlıkla oluşturabiliyoruz. Atatürk'e düşmanlık nankörlüktür. Nankör kişinin ise imanında noksanlık vardır.
Atatürk, Ülkücü Hareketin kırmızı çizgi sayılacak paradigmalarındandır. Bunu içselleştiremeyenlerin aramızda yeri yoktur. Bu keyfiyet, hareketimizin banisi Başbuğ Türkeş'in en yaman buyruklarındandır. Bilmeyenler öğrensin...
Bu aralar korkunç bir tuzak olan Neo Osmanlıcılık safsatalarından uzak durunuz. İmparatorluk yapılanmaları çok uluslu yönetim modelleridir. Daha büyük coğrafya edinimleri hayal etmek hakkımızdır. Ama bu bir imparatorluk talebi şekline dönmemelidir. Ülkücü Hareketin şiarı ve de ilkesi MİLLİ DEVLETTİR. Üniter vasıflılıktır. Devletin hakim unsuru Anayasa'da tanımlandığı gibi Türklüktür.
Bunları şimdiden söyleyelim. Çünkü uzak olmayan bir gelecekte böylesine tercihler önümüze servis edilecek gibi bir umumi manzara okumasındayız.
Şimdilik bu kadar...
9 Aralık 2024
Halil Kaya