Türk dünyasının bilge lideri, gönüllerin rehberi Devlet Bahçeli Beyefendi’nin talimatlarıyla başlatılan “Hayırlı Günler Komşum, Derdin Derdimizdir” projesi, yalnızca bir sosyal dayanışma hareketi değil; aynı zamanda kadim Türk kültürünün en temel değerlerinden biri olan komşuluk hukukunun, yardımlaşmanın ve insan olmanın onurunun yeniden dirilişidir.
Asırlardır bu topraklarda komşuluk, kan bağı kadar güçlü bir gönül bağı olmuştur. Bir evde dert varsa, diğerinde huzur eksik kalmıştır. Bir sokakta sevinç varsa, diğerine de bereket taşmıştır. Çünkü biz, “Komşusu açken tok yatan bizden değildir” diyen bir inancın, “Bir elin nesi var, iki elin sesi var” diyen bir kültürün evlatlarıyız.
İşte tam da bu anlayışla, Milliyetçi Hareket Partisi’nin gönül erleri, Ülkü Ocaklarının fedakâr gençleri, “Hayırlı Günler Komşum” diyerek kapı kapı dolaşacak, milletimizin gönlüne dokunacak, kimsesizin kimsesi olacaktır. Bu hareket, sadece bir selam değil, bir milli uyanışın sembolüdür.
Bu proje; bir yanda ekmeğini bölüşenin, diğer yanda derdini saklamayanın, bir diğer yanda ise el uzatmanın huzurunu yaşayanın hikâyesidir. Mahallelerde, köylerde, şehirlerde yankılanan bu selam, aslında millî bir dirilişin sesi, Türk’ün vicdanının yeniden ayağa kalkışıdır.
Bilge Liderimiz Devlet Bahçeli, her zaman olduğu gibi, milletin kalbine dokunan bir adım atmış; siyaseti gönül hizmetine dönüştürmüştür. Çünkü onun liderliğinde Milliyetçi Hareket, sadece bir siyasi hareket değil; milletin ahlâkı, vicdanı ve vefasıdır.
Bugün ülkemizin her köşesinde; bir kapı çalınıyor, bir gönül kazanılıyor, bir umut yeşeriyor. “Komşum” diyerek başlayan bu cümle, aslında bir milletin kardeşlik yemini gibidir. Çünkü komşuluk sadece duvar duvara yaşamak değildir; gönül gönüle yaşamaktır.
Bu çağrının temelinde, Türk milliyetçiliğinin insana verdiği değer, toplumsal dayanışmanın yüceliği ve vefa duygusunun sıcaklığı vardır.
Liderimiz Devlet Bahçeli’nin bilge vizyonu ile başlatılan bu hareket, sadece bugüne değil, geleceğe de bir mirastır.
Herkesin bir komşuya, bir dosta, bir gönüldaşa “Hayırlı Günler” diyebildiği bir Türkiye; işte o zaman güçlü, huzurlu ve dirlik içinde bir ülke olur.
Unutmayalım;
Bir selam, bir tebessüm, bir dua bazen bir gönül kapısını açar.
Bir ilgi, bir hâl hatır sorma bazen bir hayatı değiştirir.
Ve işte bu yüzden, “Hayırlı Günler Komşum, Derdin Derdimizdir” demek, sadece bir söz değil; bir Türk’ün ahlâkı, bir milliyetçinin vicdanı, bir insanın kalp borcudur.
☾✫ GÖKHAN TAĞRAP ☾✫
24.10.2025/ Keçiören / ANKARA
