Ali KUZENCİK / MERAM BAĞLARI


İçimiz/ciğerimiz yanıyor.

Cennet Vatanımızın o güzel ormanlarını yakan “ateşin çocuklarını” Allah kahru perişan etsin! İçimiz/ciğerimiz yanıyor.


BURSA’NIN ÇEVRE ORMANLARI YANARKEN… BURSA ULU CAMİİ’YE DALIP GİTMEK..

BURSA…OSMANLI DEVLETİ’NİN ÖNSÖZÜDÜR, YANİ DİBACE’DİR

Cennet Vatanımızın o güzel ormanlarını yakan “ateşin çocuklarını” Allah  kahru perişan etsin! İçimiz/ciğerimiz yanıyor.

Nasıl bir fıtrattır bizimkisi bilmem ki...
-Vatana kem göz değince kem söz söylenince:
-Göz doluyor, 
-Yumruk sıkılıyor, 
-Kılıç kınında kıpırdıyor, 
-Bu asil kan damarlarda ayrı bir deli akıyor.

Allah’tan korkmayan, Resulünden utanmayan bu hainlerin yapmayacağı kötülük yoktur.

Sabah Namazından sonra… Televizyon ana haberlerinde Bursa çevresi yangınlarını içimiz kan ağlayarak izlerken çok sevdiğim ecdat yadigarı Bursa Ulu Camii’ye dalıp gittim…

BURSA…Orhan Beyin üstün liderlik marifetiyle gerçekleşmiş, fetihten sonra Bursa devletin başkenti olmuştur.

 

 

Osmanlı Devletinin ilk başkentlerinden biri olması hasebiyle Bursa, devletin; idari, siyasi, dini, ilmi, kültürel, sosyal ve ekonomik hayatında önemli derecede rol oynayan bir merkezdi.

Çok daha sonraları gelecek olan Keçecizade Fuat Paşa’nın “BURSA OSMANLININ DİBACESİDİR” yani ÖNSÖZÜDÜR demesi Bursa’nın Osmanlı tarihinde oynadığı role işaret etmektedir.

Osmanlı Devletinin kadim başkentinde Yıldırım Bayezıt zamanında ilk defa çok kubbeli camii inşa edildi.

Doğduğumuz şehir Adana’da, yaşadığımız şehir Konya’da, gezip gördüğümüz İstanbul ve Edirne’de çok büyük HEYBETLİ camiler gördüm.

Ancak hiçbiri bize Bursa Ulu Camii gibi ŞİRİN gelmedi.

Dediğimiz gibi çoğu heybetli, muhteşem, büyük camiler. Öyle ki “dünya mimarlık ödülü” almış ancak şu anda ismini hatırlayamadığım bir yabancı mimar der ki;

“New York 9 şiddetinde bir depremle yıkılsa biz New York’daki gökdelenleri yeniden inşa ederiz ama SELİMİYE Camii’ni yeniden yapamayız.!”

Yine gönlümün tahtına Yahya Kemal’le beraber alabildiğine kurulmuş olan milli şairimiz M.Akif, SÜLAYMANİYE CAMİİ için der ki;

“Gel yıkalım şu Süleymaniye’yi desen iki kazma kürek, iki de ırgat gerek.Hadi gel yapalım geri şunu desen bir Sinan gerek bir de Süleyman.”

Biz de “kul hakkına hassasiyet gösteren” Yıldırım’ı, gönüller sultanı Somuncu Baba’yı, Emir Sultanı, Üftade Hazretlerini ve Süleyman Çelebi’yi nerdeee bulacağız.

Milli şairimiz M.Akif’in gönlü nasıl Süleymaniye’de ise bizim gönlümüz de Bursa/Ulu Camii’den yanadır.

Bu şirin, sevimli Ulu Camii’den 
içeri girince duvarlara kalınca hat sanatıyla yazılan ayetler, hat sanatının özgün örnekleri olarak gösterilen yazılar arasında “VAV”ların çokluğu dikkat çekiyor.

Bu sırlı harf sanat ve estetik değeri yüksek olduğu gibi insanın ana rahmindeki ve kulun secdedeki halini hatırlatmasıyla mana yönüylede zengin bir derinlik taşıyor.

Ayrıca  caminin ortasına inşa edilen o güzelim mermer havuzlu şadırvanın görüntüsü içinizdeki kutup iklimini Akdeniz iklimine çeviriyor. Görenler “handan-ı şadan “ oluyor. Camiyi şenlendiriyor  ve abidlere sükunet veriyor.

Ulucamii’de namaz kılmak ve gezmek isteyen Can Ülküdaşlarımın bu şadırvanda abdest almalarının hazzını yaşamaları muradımızdır.

Ulu Camii’de namaz kılmış olan herkes bilir ki bu mermer havuzlu şadırvanın Ulu Camii’ye tahmin edemiyecek kadar sevimli-şirin hava katıyor.

Cemaat caminin avlusundaki çeşmeden ziyade caminin içindeki şadırvandan abdest almada daha çok haz alıyorlar.

Buram buram tarih kokan kadim başkent Yeşil Bursa Eski alemlerin sarhoşluğu eserken Uludağ zirvesinden tarih de her bir köşe başından selamlıyor sanki bizi. Bizans'ın ruhu bu şehre hiç uymamış gibi, her yerde ecdadın izleri.

Bursa Ulu Camii ve Konya Kapu Camii Cemaatinin ferasetine her daim inanmışımdır.

Ülke sorunlarıyla ilgili,vatansever ve cömert insanlardır. Uzaktan bakarlar ama ince ince tartarlar.

Hayat enerjimizi besleyen damarlardan biride ÜMİT etmektir. İnsan olmamız hasebiyle sıkıntılar bizi hiç bir zaman ümitsizliğe sevk etmemelidir..

İnsanın ümitvar olmasının ruh ve beden sağlığı açısından önemi büyüktür.

ÜMİTSİZLİK insanı perişan eden bir duygudur. Dua eden insan Rabbinden daima ümitvardır.

Karamsar kişiler ciğerimizi yakan şu üzücü orman yangınlarını bahane ederek ulu devletimiz ve cumhur ittifakı aleyhine var güçleriyle insanlara ümitsizlik karamsarlık aşılıyorlar!

Kelamımızı güzel bir dörtlü ile bitirelim Canlar;

Allah bize yar olsun
Turan iller var olsun 
Bir turkuaz şafakta 
Türkiyem bahtiyar olsun.

Meram Bağları’ndan;
SEVGİLER.
 

27 Temmuz 2025
Taş Medreseli
Tarih Öğretmeni
Ali KUZENCİK

YAZARLAR