Yetmiş iki yıllık ömrümün,ilk on bir yıllık çocukluk kısmını bir tarafa ayırırsak; kalan altmış bir yılını hep ülkenin meselelerini dert edinip kafa yorarak ve gözlemleyerek yaşadım.
Koca altmış bir yılı kah çocukluk veya gençlik heyecanıyla yoğrulmuş,kah olgunluğun sağladığı ve imbiklediği bir umurla harmanlanmış bir edaya büründürdüm.
Bu zaman bandında tespit edebildiğim iki önemli noksanlığımız:
*Vizyonsuz,
*Proje üretemeyen,
*Bir taşı diğerinin üzerine koymaya mecali olmayan,
*Derinlikten mahrum,öyle oldukları için de beynelmilel odakların kucağına kolayca oturabilen,
*Es kaza ellerine geçirdikleri kısa dönemli yürütme gücünden dolayı vatan sathını müzmail ve perişan eden bir siyasal muhalefete sahip oluşumuz.
Kısaca muhalefetimizin çare olarak yapılanamaması..
*Prodüktivite kavramından nasiplenmemiş,
*Verimliliği salt karlılık gören, bundan dolayıdır ki harislikten sıyrılamamış,
*Üretmeyi külfet addeden,
*Cesametli olanlarının ise kamuyu söğüşlemeyi düstur haline getirdiği; bütün bu özelliklerini gizlemek için ise şimşeklerin yönünü devlete ve bürokrasiye döndüren bir özel sektöre sahip oluşumuz...
Kral çıplak aslında. Ama bunu haykıracak cesur yürekler kıtlığı içindeyiz.
2 Kasım 2024
Halil Kaya