Ali KUZENCİK / MERAM BAĞLARI


İnancımız tam...

Devlet Beyimize inancım tamdır ve her daim yanındayız.


DEVLET BEY’E İNANCIMIZ TAMDIR,
HER DAİM YANINDAYIZ.

ÜLKÜCÜ GENÇLİK:
LİDERİNİN YÜREĞİNİ YÜREĞİNE KATAR, VATAN OLUR, BAYRAK OLUR VE BAKTIĞI YERE BAKAR.

 

 

-Liderimi tanır… Liderimi bilirim. Teşkilatımı bilirim…
-Devlet Beyimize inancım tamdır ve her daim yanındayız.

Gerisi "lafügüzaf" yani rahatsız edici gereksiz boş laf…

DEVLET BEY…
Türkiye’yi hedef alan saldırılar karşısında parti çıkarları ve günlük siyaset hesapları yapmaksızın ortak bir duruş ortaya koymaya ve Türkiye’yi zayıflatarak uluslararası operasyonlara açık hale getirmeye yönelik her türlü faaliyetin karşısında yer almaya kararlıdır.

Türk’ün muazzam tarihinden kuvvet alarak şanlı ve büyük geleceğine yönelen kutlu hareketimizi;

-O’nun üslubundan, 
-O’nun geniş ve derin tecrübesi, 
-Rahmetli Başbuğumuzun dizi dibinde yetişmesi kültürü ile görmeli ve değerlendirmeliyiz.

DEVLET BEY;
Kendisini yetiştirmesi, efkârının, fikirlerinin genişliği, kıvrak zekası, çelik gibi sağlam karakteri fakat “gül yaprağından” daha nazik kişiliği;

Ülkücü Milliyetçi ve Muhafazakâr zümrenin ufkunda, gittikçe büyüyen bir ziya/ışık kütlesi hüviyetini iktisab etmiştir.

DEVLET BEY...
Ülkücü Hareket için hatta bütün Turan Coğrafyası için kendisine her zaman ihtiyaç duyacağımız  büyük bir devlet adamıdır.

MHP her zaman devletin bekasını, milletin birliğini hep esas almış bir siyasi parti olmuştur. Bu amaçla milli değerleri benimsemiş bir gençlik yetiştirmeyi hep ön planda tutmuştur. Bunda da başarılı olunmuştur.

Devlet Bey gibi ferasetli dervişliğiniz yoksa Cihangir olsanız ne yazar…

Ulu Devletinin ve Aziz Türk Milletinin hizmetkârı olan Devlet Bey der ki;

“Ben kimsenin ülkücülüğünü vermedim, almakta benim haddime değildir.

Lâkin benim yol arkadaşım;

-Haram ve helâli bilen,
-Büyüğüne saygılı, küçüğünü koruyan, Ülküdaşını kollayan, 
-Çizgisinde  net olan, 
-Vatan, Millet nedir bilen,
-Allah'tan korkup, kuldan utanan, fitne fesat işleriyle uğraşmayan ve...
-Teşkilatın emrinde olandır.”

Cenab-ı Allah… 
Hem CİHANGİR hem DERVİŞ ruhlu 
Devlet Bey’e güç kuvvet versin…Ve her daim yanındayız.

Devlet Bey’e Allah'tan sağlık sıhhat ülkü dolu nice güzel uzun ömürler diliyorum...

Öyle yapmacık sevgiler, göstermelik saygılar pek tutmaz Ülkü Ocaklının yüreğinde. Ülkücü sevdimi “yürekten” sever….Yürek başka birşey…

Popüler kültürün dayatmalarını pek göremezsiniz BOZKURT Yüreklerde…

Milli şairimiz M.Akif ERSOY ne de güzel söylemiş;
“-Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete 
ram ol,
Yol varsa budur, bilmiyorum 
başka yol.”

Yolumuz…Ülkücü iradenin doğduğu, yeşerdiği, büyüdüğü, yaşandığı tek bildiğim Rahmetli Başbuğumuzun iki büyük emaneti; Üç Hilal’li MHP ve Bozkurtlu Ülkü Ocakları ÇİZGİSİDİR..

Yeri gelmişken her daim söylediğimiz gibi:

VEFA;
Yangın varken seçtiğindir. Söndükten sonra seçsen ne yazar, vazgeçsen ne yazar.

Her seher vaktinde duamız odur ki;
Hak etmeyeni sevdirme bize Yarabbi..!

Hz.Pir Mesnevi’de der ki:
“Köpeği köpeklikten çıkartıp insana dost yapan ‘sadakat ve vefa’ dır. İnsanı insanlıktan çıkartıp köpekten daha aşağı yapanda sadakatsizlik ve vefasızlıktır.”

Vefa, bizim için yalnızca İstanbul’daki bir semtin veya bir faninin adı değildir.

Vefa adam olmaktır, ahlaklı olmaktır, mertliktir, iman ve vicdan alametidir.

Dava ve ülkü arkadaşlarımıza karşı bitmeyecek bir vefamız, eksilmeyecek bir muhabbetimiz vardır.

Gerek SİTE Yurdu ve Yüksek Öğretmen’de gerekse görev aldığım Ankara Ocağı ve Genel Merkez ile daracık nezarethane ve geniş Taş Medrese koğuşlarında Doğu ve Güney-Doğu’lu yüzlerce Kürt Ülküdaşlarımızı tanıma fırsatımız
oldu.

Onlarla Ankara’nın karanlık gecekondu sokaklarında ve Kızılay-Ulus-Tandoğan-Beşevler-Dikimevi gibi geniş ve aydınlık meydanlarında “kader birliği” yaptık ve önce Allah’a sonra birbirimize “can emanet” ettik.

Kavga yıllarımızın (1975-80)en zorlu döneminde teşkilatlarda beraber çalıştığımız Dicle ve Fırat kenarının bu civanyiğitleri güvendiğimiz ülküdaşlarımızdı.

Hepsi aynı bizim Seyhan Nehri kenarı insanı gibi sıcakkanlı, samimi, güler yüzlü, güzel sözlü, ölümüne dost ve ülkücü idiler.

Bugün uzun telefon sohbetlerinden biliyorum ki halada öyleler. Allah onlardan razı olsun..

“-ERMENİ TERÖR ÖRGÜTÜ PKK İLE KÜRT KARDEŞLERİMİZİ BİR VE AYNI GÖRMEK CİNAYETTİR” diyen Türk Dünyasının Bilge Lideri Dr.Devlet BAHÇELİ devam ederek der ki;

“-Kürt kökenli kardeşlerimiz milletimizin ayrılmaz mensubudur. 
-MHP’yi Kürt düşmanı göstermek, kürt kökenli kardeşlerimi MHP’ye karşı kışkırtmak tek kelimeyle;
ŞEREFSİZLİKTİR.! 
-Aynı zamanda vatana, bayrağa, millete ve bin yıllık birikim ve kaynaşmaya çok ağır bir İHANETTİR.!”

Şimdi büyük Türk Milleti MHP ve onun yiğit lideri Devlet Bahçeli’nin uyarıları ile titreyip kendine geliyor. Devlet Bey’in “Bozkurt duruşu” etrafında kenetleniyor çok şükür.

Güney-Doğu Anadolu’da devlet gücünü gösterince bölge insanına güven geldi.

PKK yandaşlarının geçen hafta Dıyarbakır da “kudurma” sebebi  Doğu illerinde görülen Bozkurt işaretli fotoğraflar ve yürüyüşler ile açılışlar yapmaları.

Kürt kökenli kardeşlerimiz milletimizin ayrılmaz mensubudur.

Rahmetli Başbuğumuz milli birlik ve beraberliğimiz açısından ne de güzel
der:
“-Kürt ne kadar Kürt'se, Türk de o kadar Kürt'tür. Türk ne kadar Türk'se, Kürt de o kadar Türk'tür!"

Rahmetli Başbuğumuzun ve Bilge Lider Devlet Beyimizin yolunda yürümek bizim için şereftir.

O KADAR…

Meram Bağları’ndan;
SEVGİLER

YAZARLAR