Halil KAYA / SELÇUKELİ


İpte sergilenen cambazlık

Sıkıntılarımızın bulunduğu bir iklimde, çok doğru bir şekilde yargıya havale edilmiş bir konuya takılıp kalmamalıyız.


Ekrem İmamoğlu süreci ipte sergilenen cambazlığa evrilmeye başladı. Cambaza bak taktiğinin paydaşlarından birisi de CHP ve Özel'dir.

Bu konu yargıya intikal ettiğine göre bırakalım Türk adaleti işini yapsın. Ülkemizin daha derin problem ve muhatabı olduğu tehditi var. İmamoğlu gündemiyle o problemi perdelememeliyiz. Zaten toplumsal algılarımızda hırsızlık, yolsuzluk artık kanıksanır hale geldi. Hırsızlarımız sempati menzilimiz içine girdi, sevimli bulunmaya başlandı.

Ülkemizin bu gün karşı karşıya bulunduğu tehditlerden olan, hemen güneyimizde Suriye'de statü kazanmak üzere olan PKK'nın isim değiştirmiş yapısı ve bu ahvalin ülkemize muhtemel yansımaları, bazı söylem ve kavramların toplum algıları içine bilerek katılıp, nabızların test edilmesi; üniter yapımızı ıskat veya deforme edecek iki kutuplu siyaset mavralarını dillendirmeye başlayan aklıevvellerin fantezi ve faraziyeleri gibi derin sıkıntılarımızın bulunduğu bir iklimde, çok doğru bir şekilde yargıya havale edilmiş bir konuya takılıp kalmamalıyız.

Meselelerimize odaklanalım artık. Ülkemizin istikbali masaya yatırılmaya çalışılıyor. Suriye'deki bir terör örgütü liderine mütekabil vasıf kazandırılarak ülkenin cumhurbaşkanı ile karşılıklı anlaşma imzalar hale getirilmesi bir tanınırlık karinesi iken "acaba bu bizim devletimizden habersiz bir oldu bitti mi?" sorusunu doğuracak şekilde iki Bakan ve MİT Başkanımızın apar, topar Suriye'ye gitmesi, endişelerimizi pekiştirirken İmamoğlu'na takılıp kalmamızın artık bir faydası olmayacağı kanaatindeyim.

Nasıl bir sonuca ulaşacağı kestirilemeyen "Terörsüz Türkiye" cehdimiz, hedefleri kadar başvurulacak argümanları ve bir saati bir saatini tutmayan söylemleriyle PKK cihetinin (siyasileriyle birlikte) varlığı zihinleri bulandırmaktadır...

Gerçek ve güncel meselelerimiz bunlardır.

28 Mart 2025
Halil Kaya

YAZARLAR