Kurt mankurtlaşırsa; sahibi bir it gibi kurda avını toplatmaya başlar!..
Açlık gelir ve gider, ancak onur bir kere kaybedilirse asla geri gelmez!….
Sibirya’da kış çok şiddetli geçer ve bir türlü yaz gelmez açlık yokluk kol gezer…
Kurt sürüsü de bu durumdan payına düşeni alır açlıktan sürü ölmeye başlar…
Bilge zorlukları yenmesi için torununa şu hikayeyi anlatır..
Kurt sürüsü yiyecek aramaya başlar…
Sürünün lideri en yaşlı kurt, genç kurtlara yolbaşılığı yapar, her kışın bir baharının olduğunu anlatır, onlara umut verir..
Ancak içlerinden bir genç kurt artık soğuktan ve kıtlıktan bıkar ve bir noktada durmaya, sürüden ayrılmaya ve insanlar arasında yaşamaya karar verir…
Çünkü onun için önemli olan hayatta kalabilmektir…
Ve genç kurt özgürlüğünden taviz verir yakalanmasına izin verir…
Artık mankurtlaşma devresine girer.
Zaman ilerledikçe bir zamanlar kurt olduğunu unutur!..
Sahibi ona avını toplatmaya başlar bir it gibi..
Yine bir gün avını toplayıp sahibine getirmek için köle gibi silahın patladığı yere doğru koşar ..
Ava yaklaşınca avının eski lideri yaşlı kurt olduğunu anlar, utançtan susar öylece kala kalır…
Yaralı yaşlı kurt genç kurdu tanır ve ona son sözünü söyler; mutlu ölüyorum çünkü hayatımı bir kurt olarak yaşadım ve bir kurt gibi ölüyorum …
Sen genç kurt sen kurtların dünyasına da, insanlarınkine de dahil değilsin!...
Son öğüdüm sana şu olsun genç kurt; ‘’açlık gelir ve gider, onur bir kere kaybedilirse asla geri gelmez!..’’
Ve yine unutma ki: gelecek, geçmişin üzerinden yükselir, geçmişle beraber yücelir. Mankurtlar, cesaret ve celadetle harcı karılmış koca kurtları idrak edemez..
Selam, rahmet olsun; kurt gibi yaşayıp kurt gibi ölenlere...
İhsan Akan