Ali KUZENCİK / MERAM BAĞLARI


N'olcekkk bu Fenerbahçe’nin hali

N'olcekkk bu Fenerbahçe’nin hali


*BİR HAFTA SONU YAZISI;

“ÖMÜR BİTER, LİGLER BİTMEZ”

-N’OLCEKKK BU FENERBAHÇE’NİN
HALİ

 

 

Rahmetli İslam ÇUPİ:
“Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz."

“TÜRK’ÜN KALBİ SENDE ATAR,
MAZİNDE BİR TARİH YATAR,
YAŞA FENERBAHÇE…”

Gerçek bir Fenerbahçeli bilir bu sevgiyi:
-Ortaokul yıllarında Kışla Caddesinde yürürken içimizden söylediğimiz Fenerbahçe marşları,
-Ya da boş vakitlerinde önünde bulunan boş kağıtlara hayalindeki Cemil Turan’lı 11'i yazmak,
-Gece rüyamızda Can Bartu’nun verdiği pasla Fener forması ile goller atmak…Vs…

Fenerbahçe…Devletinin ve Milletinin yanında ihanete karşı  yıkılmamış olan kalelerden biridir.

Gazeteci yazar Hulusi Turgut’un “ŞAHİNLERİN DANSI” kitabında rahmetli Başbuğumuzun “Kuleli askeri lisesindeki sınıf arkadaşları ile Fener maçlarına gitmek için hafta sonunu sabırsızla bekleyip nasıl gittiklerini” anlatan sayfaları keyifle okumuşumdur.

….Ve rahmetli Gün Sazak büyüğümüzün Bahçelievler’deki Genel Merkezin giriş katındaki geniş kitap satış yerinde benden büyük ağabeylerimle yaptığı Fenerbahçe tarihi ile ilgili sohbeti unutulmaz mazi hatıralarımdır.

Bildiğim kadarıyla kardeşi Güven Sazak Fenerbahçe’nin başkanlığını yaptı.

Gönlümün Şeyh Edebali’si…
Kürsüde çok iyi bir hatip olan  CAN BABAM Adana’da 1950’li yıllarda DP yöneticisi olduğundan Atatürk’ün ve rahmetli Menderes’in Fenerli olmasından dolayı koyu bir FB’li idi…

Bizi de Fener maçlarına götürerek bu tarihi takımın taraftarı yapmıştır.

Sosyal medyada gönül kırıcı sözleri okuyunca deriz ki;

Konya’mızın güvenilir, köklü otobüs şirketi ÖZKAYMAK ile zaman zaman ön koltukta yaptığım şehirler arası yolculukta kamyonların arkasında atasözü misali çok güzel cümleler görürüm…

Bunlardan bir tanesi de;
“-ÖMÜR BİTER , YOLLAR BİTMEZ”

Bizde bu söze benzer deriz ki Canlar;
“ÖMÜR BİTER, LİGLER BİTMEZ”

Bu sebeple değerli gönüldaşlarımın birbirlerine sert sözler söyleyerek kırmalarına gönlüm razı değildir.

Mesnevi’de Hz. Pir der ki;
“-O kadar çok koşmayın, o kadar çok yorulmayın, şu yerin altında ÇIRAK ne olmuşsa, USTA da o olmuştur.

Hani… Bir türküde diyor ya “geçen gün ömürdendir” diye. Tam olarak mevzu bu aslında. Filmin sonunda kendi elini sinesine vura vura; “tükendiiii naktiiii ömrüüüm dildee sermaye bir âh kaldı gülüüüüm amaaan” diye bulmak istemiyorsan uyan dön bir bak çevrene.

1978-Ecevit döneminde Ulucanlar 2.koğuşta siyah-beyaz televizyonlu yıllarda maç sonunda çok sayıda fanatik Galatasaraylı ülküdaşlarımın arasında kalmıştım(!)

Yine böyle bir hafta sonu Fener’in yenilmesi üzerine Ankara Emniyeti’ndeki gibi manevi işkence başlayınca ranzanın yanından kendi köşesine giderken rahmetli Selahattin ARPACI Başkanımın;
“ALİ’MİN ÜZERİNE FAZLA GİTMEYİN, ONU ÜZMEYİN” sesi hala kulağımda.

Yine de…Kıyasıya rekabet, demir parmaklıkların ardında da dostça espirilerle devam etti ve biraz sonra hep beraber koğuş bahçesinde volta atıldı ancak Kayserili Hayret’in dağ keçisi gibi atak yürümesine zor ayak uydururduk(!)

-Aynı bağın bülbülüyüz biz…
-Güle birlikte yanarız, yeter ki gaflete düşüp de dikene kurban gitmeyelim. 
-Hoşgörü elbiselerimizi ütüleyelim güzelce.

“Sevgi ,emektir." diyor Cengiz AYTMATOV, Selvi Boylum Al Yazmalım adlı eserinde.

"Sevginin kantarı, fedakarlıktır." diyor Hz. Mevlana’da.

Cevr-ü cefaya, naz ile ezaya tahammüldür sevgi. Şikayet erbabının, rahatlık düşkünlerinin sevgiden nasibi olamaz.

Gençlerimiz;
-GS’nin;ÇANAKKALE,
-BJK’nin;BALKANLAR,
-FB’nin:İSTİKLAL HARBİ
(İstanbul Kuvvası)’indeki hayırlı vatan savunmasını bilseler birbirlerine. öyle küfretmezler ve daha hoşgörülü olurlar…Maalesefff gençler az okuyorlar…

Dünkü maçta bu sefer Galatasaray bizim Fenerbahçe’den daha güzel oynamıştır ve galibiyeti hak etmiştir…

Rahmetli Metin OKTAY’ın ve Kıymetli Hocam İbrahim Taşel ile Sevgili Kardeşim Akın Yavuz, genel yayın yönetmenim Ramazan Durmuş, Kız Lisesi müdürüm Nurettin Ok’un  ve onlarca Galatasaraylı öğretmen arkadaşım ve yüzlerce Sevgili öğrencilerimin hatırına Galatasaray’ı TEBRİK EDERİM.

Ancakkk…3 Temmuz 2011'den beri Türk Sporunun ve Futbolunun güzide kulübü Fenerbahçe üzerinden, Ülkenin birliğine, dirliğine, moral ve motivasyon değerlerine 13 yıldır Operasyon çekiliyor hala buna dur diyen yok...

2015 'te tam şampiyonluğa yürürken, otobüsü kurşunlanan, bütün teknik ve futbolcu kadrosu ile ölümden dönen ve dahili ve harici ihanet şebekelerinin tek mağdur takımı Fenerbahçe'dir.

Galatasaray bu dönemde, Fenerbahçe ile tarihi bir dayanışma içerisine gireceğine, kolay bir şampiyonluğun peşine düştü. Başkalarının felaketi üzerine kazanılan başarıların lekeli olacağını bir türlü göremedi.

Fenerbahçe, bir kulübün çok ötesinde bambaşka bir gerçekliktir.

Bir şeref, hassasiyet ve onur abidesi olan Fener taraftarları Başkan Aziz Yıldırım’a sımsıkı sarılarak müthiş bir direniş başlattılar. İkinci lige gitmeyi seve seve göze alarak, yönetimi, sporcuları, kongre üyeleri ve taraftarları ile nesilden nesile nakledilecek bir destan yazdılar.

Yine dediğimiz gibi…Fenerbahçe;
Devletinin ve Milletinin yanında ihanete karşı  yıkılmamış olan kalelerden biridir.

Cumhuriyetin bileği bükülmeyen ve güneş gibi ışıldayan bu parlak yıldızından hepimizin öğreneceği o kadar şey var ki!

Türk bayrağı ile sarı lacivert renkler ve diğer tüm renklerin coşkuyla, gururla yükseklerde dalgalandığı daha mutlu bir Türkiye için Fenerbahçe’nin yanındayız.

Sevgili Fenerbahçeliler…Yalnız değilsiniz! Türkiye’nin her yerinde sizin için çarpan milyonlarca yürek var...

Öyle yapmacık sevgiler, göstermelik saygılar pek tutmaz mecnun yüreklerde…Biz sevdik mi “yürekten” severiz…Yürek, kalp den başka birşey…Popüler kültürün dayatmalarını pek göremezsiniz.

Dünkü yenilgiden sonra:
“MECNUN GÖNLÜM…SENDEN VAZGEÇTİ LEYLA’M” DİYENLERDEN DEĞİL,

“SARI KANARYAM…BEN GENE SANA VURGUNUM DİYENLERDENİZ” HAMD OLSUN.

22-Eylül-2024
Tarih Öğretmeni
Ali KUZENCİK

Meram Bağları’ndan;
SEVGİLER

YAZARLAR