Mehmet Ali GÜNAYDIN / KÖKBÖRÜ


Öğrencilikten Öğretmenliğe

İnsanoğluna doğumundan ölümüne dek olan hayat serüveninde iki unvan eşlik eder. Bunlardan ilki öğrencilik ikinci ise öğretmenlik kavramıdır.


İnsanoğluna doğumundan ölümüne dek olan hayat serüveninde iki unvan eşlik eder. Bunlardan ilki öğrencilik ikinci ise öğretmenlik kavramıdır.

Bu iki sıfat hayatımız boyunca bizleri asla yalnız bırakmaz. Öğrenciliğimiz de öğretmenliğimiz de ilk nefesimizden son nefesimize kadar devam eder. 

Örneklendirecek olursak; bir yaşındaki bir bebek öğretici rolüyle oyun arkadaşı olan başka bir bebeğe bir şeyler öğretir veya aynı bebek öğrenci rolüyle ebeveynlerinden yeni şeyler öğrenir.

Yine benzer şekilde seksen yaşındaki bir dede öğretmen edasıyla torunlarına hayat tecrübesini aktarır veya küçücük torunlarından bilmediklerini öğrenir.

Öğrencilik ve öğretmenlik çok içiçe geçmiş vaziyette insanoğlunda her daim vücut bulur. Bir yandan öğrenirken bir yandan da öğretmeye devam ederiz. Bu çetrefilli süreçte doğal olarak öğretebilmenin ilk şartı da öğrenmektir.

Aliya İzzetbegoviç der ki; ‘’Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak lazım.’’

Hakikaten de öğretmenliği besleyen şey öğrenciliktir.

Öğrenmeye sırtımızı döndüğümüz anda kalemimizin mürekkebinin kurumaya başlayacağı su götürmez bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. O yüzdendir ki yeni şeyler öğrenmek adına okumak, dinlemek, araştırmak, incelemek, gezmek, görmek, izlemek çok büyük önem arz etmektedir.

İnsanoğlunun gelişiminin ve medeniyet yolculuğunun devamlılığı için öğrendiklerimizi sonraki kuşaklara da aktarmamız hayati öneme sahiptir. Geçmişten günümüze taşıdıkları kültürlerini sonraki kuşaklara aktarmama gafletine düşen milletleri hazin bir sonun beklediği muhakkaktır.

Aksakallılara, akşaçlılara, ululara büyük saygı gösteren aziz milletimiz bunu yaparken aslında onların bilgi ve birikimlerinin ne kadar kıymetli olduğunu tescil etmektedir. Bize düşen ise Onların yolundan gitmek ve onlardan öğrendiğimiz Türk kültürüne ait ne varsa bizden sonra gelenlere iletmek olmalıdır. 

Ayrıca var olanın üzerine koymak adına milletler mücadelesinin arenası hüviyetinde olan bu dünyada çalışkan bir öğrenci tavrıyla dersimize iyi çalışmak, ödevlerimizi eksiksiz yapmak ve necip milletimizi her dönemde bu arenanın başkahramanı haline getirmek başlıca sorumluluğumuz olmalıdır. 

O yüzden diyorum ki; öğrenciliğimiz ve öğretmenliğimiz son nefesimize baki kalsın. Türk Milleti adına kullandığımız kalemimizin mürekkebi hiç kurumasın…

YAZARLAR