Kendini dev aynasında gören Ekrem Efendi..
Şövalye ruhlu beyefendi kendini Atatürk'e benzetmiş.
"İnsanlar bana bakınca Atatürk'ü görüyorlar" demiş...
Valla bu duruma kaç kişi onay verir bilmem, ona inananları da üzmek istemem ama olayın neresinden bakarsanız bakın tedavi edilmesi gereken bir ruh hali bu.
Beyefendiye bu konuda cevap vermek bile kuyudan çomağı çıkarmaya benzer ama birkaç dip not düşelim yine de...
Bir kere Atatürk'ün ilkokuldan kurmay subaylığa kadar eğitiminde zerre kadar şüphe yoktur.
3 binden fazla kitap okumuş birinin şahsiyetini kendisinin ilmek ilmek işlediğine, kariyerini basamak, basamak çıktığına zerre kadar şüphe yoktur.
İşgal olmuş bir ülkenin kasaları boşaltılırken devletin en kudretli paşalarından biri olmasına rağmen Samsun’a çıkarken cebinde beş kuruş para yoktu. Yola çıkmadan önce annesine "evdeki halıyı satın" demişti.
Hakkında yolsuzluk, yalan, talan dosyası yoktu.
İşgal olmuş bir ülkede işgal kuvvetleri ile anlaşıp zevki sefa içinde yaşamak varken o "ya istiklal ya ölüm" diyerek baş kaldırdı ve Anadolu’ya çıktı.
Millî mücadeleye başladığında hakkında yakalama ve ölüm kararı çıktı.
Teslim olmadı, "İstanbul hükümeti üzerine düşen görevi yapamamaktadır" deyip Ankara'da yeni bir meclis kurdu.
Yukarıda saydığımız özelikler sende yok da madem kendini Gaziye benzetip "TBMM üzerine düşen görevi yapamamaktadır" deyip harekete geçsene.
Ona gücün yoksa vekillerine söyle de sineyi millete çekilsinler o zaman görürüz kaç Karabekir'in var, kaç Fevzi Çakmak'ın var...
Neyse uzun lafın kısası; kim ona bakarak ne görüyor bilemem ama ben torunu İngiltere başbakanı olmuş birini görüyorum.
Allah akıl fikir vicdan versin diyelim …