Türkiye, kendi içindeki partisel didişmeleri öncelik halinden çıkarmalıdır. Daha ciddi problemler gelişiyor güney sınırımız bitişiğinde...
Takıldık kaldık bir "güneyimizde bir teröristan kurulmasına müsaade etmeyiz" şablonunun ardına.Peki uluslararası normlara uygun ve ABD veya BM'nin terörist saymadığı ya bağımsız,ya federatif bir yapı kurulduğunda rıza mı göstereceğimiz anlamı çıkaracağız buradan?
Bir Türk için,milletini seven bir Türk için,özelde de bir ülkücü için güneyimizde statüsü ve vasfı ne olursa olsun asla yeni bir yapı kabul edilemez.Suriye bir bütün olarak Türkiye'ye katılmayacaksa tek doğru kabul Suriye'nin toprak bütünlüğüdür.
Bunun için ilk yapılacak şey,AKP dış politikasının bir çarpıklığı sonucu,güneyimizde adı değiştirilmiş bir PKK devleti kurulması için "muhacir" görüntüsüyle ülkemize taşınan adeta yeni bir ülke nüfusu ölçüsündeki sığınmacıların hiç bekletmeden topraklarına dönmelerinin sağlanmasıdır. Onlara ait topraklar onlarsız kaldığı müddetçe zaten güneyimizde resmiyeti ilan edilmemiş fiilen korsan bir devlet olacaktır.
Bu anlamda,hala Suriyeli sığınmacıların ısrarla ülkemizde kalıcı hale gelmelerini savunan her kişi bilerek güneyimizde PKK patentli bir devletin kurulmasını da savunmaktadırlar. Bunda tereddüt edilecek hiç bir şey yoktur.
Bazı şeyler "ben yaptım oldu" ya da "biz böyle düşündük" abanmalarıyla geçiştirilemez. Binlerce yıldır bir geleneğe dönmüş Türk Milli Tavrı ve tanıdığımı ve de teneffüs ettiğimi düşündüğüm Türk devletinin reflekslerini hiç bir gücün aşabileceğini zannetmiyorum.
O halde sonuçsuz kalmaya mahkum hamlelerle milleti yormaktan vazgeçilsin. Enerjimiz, çaba ve emeklerimiz daha verimli şekilde sarfedilsin beklentisi içindeyiz.4.9.2025
Halil Kaya
