Mehmet Ali GÜNAYDIN / KÖKBÖRÜ


Tarihe şaşı bakmak...

Tarihe şaşı bakmak...


Tarih, okuması en zor kitaplardan biridir. Hele ki yakın ve uzak tarihi okumak daha da zordur. Nasıl ki bir kitabı çok yaklaştırdığınızda ya da çok uzaklaştırdığınızda okuyamıyorsanız bu durum tarih için de aynıdır. Uzak tarihte yeterli kaynak olmadığından, yakın tarihte ise sürecin içerisinde yer almamız nedeniyle tabloyu net göremediğimizden dolayı tarihi olaylar ve şahsiyetlerle ilgili kesin hükümler verebilmek oldukça güçtür.

Yakın ve uzak tarihi flu görmemizin nedeni budur ve bu durum tüm tartışmaların, fikir ayrılıklarının, görüş farklılıklarının doğuş noktasıdır.

Tarihle aralarındaki mesafeyi ayarlayamayanlar, tarihe şaşı bakanlar, tarihsel alanda okuma-yazma bilmeyenler elbetteki bu tartışmaların ateşine benzin dökmekten başka bir iş yapmazlar.

Tarihi şahsiyetlerle ilgili dünya son bulana kadar kesin hüküm vermenin doğru olmadığını düşünenlerdenim. Çünkü ortaya çıkacak yeni bir belge o şahsiyetlerle ilgili tüm düşünceleri alt üst edebilir. Tarihi olaylar ve kararların etkileri statik değildir.

Zamana ve konjoktöre göre etkileri farklılaşabilir. Bugün doğru olarak kabul edilen bir karar yüzyıllar sonra o kararı alan milletlerin başına bela olabilir. Bugün yanlış olduğu düşünülen bir kararla ilgili de asırlar sonra ‘’atalarımız ne de doğru bir karar almış’’ diye bir düşünce oluşabilir.

Bize burda düşen tabii ki tarih okumalarını iyi yapmak, tarihi olayları doğru yorumlamak, tarihi şahsiyetleri ve Onların hamlelerini iyi analiz etmek, tarihin yol gösterici ışığını takip etmek, tarih penceresinden geleceği görebilmek, tarih süzgeçinden geçip günümüze gelen yol gösterici bilgilere sarılmak, zamana yenilmeyen kadim tarihsel öğretilerin peşine takılmak, tarihi kırılmaların farkında olmak ve tüm bunların ışığında geleceği kurgulamak olmalıdır.

Ülkemizde, bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmelere bu bakış açısıyla yaklaşmayı becerebilirsek eminim ki kazanan milletimiz, kazanan devletimiz ve kazanan dünya coğrafyasındaki mazlum toplumlar olacaktır. 
Geçmişi unutmayanlar, bugünü iyi okuyabilenler, geleceği de en doğru biçimde şekillendirebilirler.

Dünyanın yeniden şekillendiği bu çağda gelişmeleri yakından takip edip yapacağımız milli hamlelerle ulusal çıkarlarımızı zirveye çıkarabiliriz. İnşallah bu çağ öyle bir çağ olur…

YAZARLAR