Mehmet Ali GÜNAYDIN / KÖKBÖRÜ


Terör...

Terör, kahpelik zemininde vücut bulmuş, hainlik temelinde kök salmıştır. Terör, kalleşliğin yuvasında büyümüş, alçaklığın ininde at koşturmuştur


Terör, insanlık tarihinin en aşağılık kavramı olabilir. Bu kavramın içi her daim vahşi, insanlık dışı, canice eylemlerle doldurulmuştur. Savaşın bile bir hukuku varken terör eylemlerinin ne ahlaki bir dayanağı, ne insani bir yönü, ne hukuki bir boyutu, ne de etik ilkeleri vardır. Terör dediğimiz şey yakma, yıkma, yok etme, kaos ve kargaşa çıkarma üzerine inşa edilmiştir. 

Terör, kahpelik zemininde vücut bulmuş, hainlik temelinde kök salmıştır. Terör, kalleşliğin yuvasında büyümüş, alçaklığın ininde at koşturmuştur. Terör, şerefsizlik alanında master yapmış, fenalıkta hep zirveyi hedeflemiştir. Terör, iblisin uşağı, Firavun kılıklıların gayrı meşru çocuğudur. Terör, kansızlığın kanıtı, kanı bozukluğun göstergesi olmuştur. Terör, melun fikirlerin savunucusu, şer ideallerin odağıdır.  
Terör mertliğin sokağından asla geçmez, yiğitliğin semtine hiç uğramaz. Terör, insanlığın hududuna girmez, insaniyetliğin yakınından geçmez. Terör, müşfikliği lügatında bulundurmaz, adamlığı katiyyen benimsemez. Terör, beşeriyetten uzak, medeniyetten bihaberdir.
Aşağılık kavramların yolbaşçısı olan terörün sonunu getirebilmenin dört temel kriteri vardır. Bunlar; terörü kaynağında kurutma, terör örgütünün lider kadrosunu etkisiz hale getirme, terör örgütüne katılımın önüne geçme ve terör örgütünün lojistik desteğini kesmedir. 
Ülkemiz ilk üç maddede son yıllarda önemli işlere imza atmıştır. Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde yürütülen operasyonlar terörü kaynağında kurutmaya yönelik atılmış olan önemli adımlardır. Yine benzer şekilde Irak ve Suriye coğrafyasında terör örgütü liderlerinin bir bir ortadan kaldırılması teröre vurulmuş önemli darbelerdir. Son yıllarda örgüte katılımın da önceki yıllara nazaran önemli ölçüde azaldığını ve katılımı azaltmayı hedefleyen politikalarda başarı sağlandığını görebiliyoruz.
Bizim şu dönemde en zorlandığımız konu şüphesiz ki terör örgütünün lojistik desteğini kesme konusudur. Başta ABD ve Onun batılı yandaşları olmak üzere dünyada birçok devlet bölücü terör örgütüne Suriye ve Irak topraklarında silah, mühimmat, eğitim vb. konularda ciddi destek sunmaktadır. Eğitilen bu teröristler, ellerine tutuşturulan silahlarla soluğu sınırlarımızda almaktadırlar. Kanlı elleriyle o silahları, askerimize, polisimize ve necip milletimize doğrultmaktadırlar.
İnanıyorum ki, ülkemiz geçmiş yıllarda yapmış olduğu Fırat Kalkanı Harekatı, Zeytin Dalı Harekatı, Barış Pınarı Harekatı ve Kuzey Irak’a yapılan operasyonlar gibi operasyonlar yine yaparak terör örgütüne dünyayı dar edecek ve o bebek katillerini inlerinde yok edecektir. Ne Irak’ta ne Suriye’de ne de başka bir coğrafyada ülkemiz aleyhindeki hiçbir yapılanmaya asla ve asla izin vermeyecektir.
Son sözümüzde Arif Nihat Asya’nın Dua şiirine kulak verelim:
Bize güç ver… Cihad meydanını,
Pehlivansız bırakma Allahım!
Kahraman bekleyen yığınlarını,
Kahramansız bırakma Allahım!

Müberra uçar
24.12.2023 16:28:48
Kahraman bekleyen yolunu kaybeder. kahramanıyız yazmak istediğimiz hikayemizin ve bir ölür bin doğarız söz konusu VATAN ise..

YAZARLAR