Halil KAYA / SELÇUKELİ


Türk insanının şaşmaz irfanı

Korunmak için başvuracağımız ilk ve en yakın liman Türk insanının şaşmaz irfanı ve istikametidir.


İmbikten süzerek bir şeyler yazıyor, tarihe not düşmeye çalışıyorum.

Hamaset; heyecanı, motivasyonu canlı tutar. Ama hamaset bazı zaman da etkili bir afyona dönüşür.

Bu kardeşiniz, AP'nin tek başına iktidar olduğu 1965'ten sonraki dönemde lise öğrencisi idi. Yani dünyayı fehmedecek çağda idi. Bu güne kadar onlarca seçim, partiler ve bir kaç darbe ile muhtıra yaşadı, gözlemledi.

1973 seçimlerine giderken yirmili yaşların heyecanıyla yaptığımız toplantılar ve esnaf ziyaretlerinden bir tahmin üretmiş; MHP olarak sadece Konya'da bile üç milletvekilliği çıkaracağımızı zannediyorduk. Bu kanaatimi bir ara Almanya'dan dönüş yapıp köyümüze yerleşen rahmetli amcama(emmime) söylediğimde "siz bırakın Konya'da Türkiye'de en fazla üç vekil çıkaracaksınız" demişti. (Hemen belirteyim, amcam oyunu MHP'ye vermişti).

Üzüldüm elbette. Gerçekten de ilkokul mezunu amcamın irfanı, o günlerde koskoca, kasıntı bir hukuk öğrencisi olan benim ileri görüşlülüğümü(!) alt etmiş; ülke çapında üç milletvekilliği çıkarabilmiştik.

Kısaca, ülkenin gerçeklerini, insanımızın psikolojisi ve duygularını iyi okuyup, eğer geziniyorsak bulutların üzerinden inmek lazımdır.

Özellikle esnaf ziyaretleri aldatıcı okumalara götürür kişiyi. Esnaf size mavi boncuğun birini verirken, on dakika sonra kendisini ziyaret eden rakibiniz partiliye de yeni bir mavi boncuk verir.

Partisel aidiyetlerimiz bağnazlık üretmemeli, gözlerimizi asla bağlı tutmamalıyız.

Tarihimizi, özellikle Tanzimat'tan beri yaşanmış tarihimizi iyi okumalıyız tefekkür etmeliyiz ve mutlaka okudugumuzdan sonuçlar çıkarabilmeliyiz.

Slogan ve klişeler; düşünceyi, melekeyi ve atılımı kısırlaştırır. Üretmekten alıkoyar. Kırmızı çizgilerimizi koruyarak gelişimci olmayı denemeliyiz.

Kerahatten keramet üretme hastalığımızdan kurtulmalıyız.

Coğrafyamızın netamesini farketmeliyiz. Bu coğrafyada terör hiç bitmeyecektir. PKK bitecekse de mutlaka yerine başkaları ikame edilecektir. Bunun aksini düşünmek bu coğrafyanın öneminden bihaber olmaktır. O halde pembe tablolara ve vaatlere kanmamalı, daima uyanık olmalıyız. Hiç akıldan çıkarmayalım. Bu coğrafyaya dışarımızdan biçilen rol Sewrr haritası, devamında ise Anadolu'yu Türksüzleştirme cehdidir. Bu hedefe içimizde kimi dinci, kimi dinsiz bir alay alçak da işbirlikçilik yapmaktadır. Atatürk'ün dediği gibi "dahili ve harici bedbahtlarımız" hiç eksik değildir.

Korunmak için başvuracağımız ilk ve en yakın liman Türk insanının şaşmaz irfanı ve istikametidir.

Yazdıklarımla kimseyle didişmek, laf yarıştırmak, ortaokul öğrencisi heyecanıyla münazara müsabakası yapmak çabası içinde yahut da kendimi ispatlama ve çıkar endişesi alanında falan değilim.

Bilinirse mutlu olurum.

8.12.2025
Halil Kaya

YAZARLAR