Onların ayakları yalın, başları ise açık!
Kızıl çizmelerin karşında, sadece çarık!
Meydan mı okuyacak Türk’e, şu birkaç kaçık!
Ufuklar, çağlar, her daim Yüce Türk’e açık
Yokluğun adı yok! Varlık olan ise, mutlak
Türk’ün ruhu, mana ile yoğruldu muhakkak!
Arşı titreten naralar, haykırışlar; Ya Hak!
İstiklal den, İstikbale dalgalansın sancak
(İstiklalden İstikbale/Ertuğrul SUBAŞI)
Ülkü Ocaklıları anlatmak birkaç mısra ile yeterli değil. Ülkü Ocaklıların şanına acun yetmez, dizeler, mısralar ve daha nice yazınlar yetmez Ülkü Ocaklı sevdasını anlatmaya.
Bir hırka, bir lokma şiar ve şuuru ile hareket eder Ülkü Ocaklılar. Teşkilatsız Ülkücülük olmaz, disiplin ile Ülkücüler hemhal olur, Ülkücüler Doktriner Türk Milliyetçiliği ruhu ile ayakta kalır diyerek İsmail’ce teslimdirler Ülkü Ocaklılar. Çıkarları yoktur ki hesapçı olsun. “Ağrı dağı” nasihatini iyi bellemiştir Ülkü Ocaklılar. Çünkü onlar “Kadife eldiven içinde demir yumruktur”.
Anadolu’nun bağrı yanık evlatlarıdır Ülkü Ocaklılar. Üç kuruşa tamah etmeyip tamamen iman ettiği Türk İslam Ülküsünde “Hizmet nimettir” hikmetiyle yürür Oğuz’un çocukları. Amansız bir fedakarlık içerisinde hareket eder Ülkü Ocaklılar. Aç kalır, açıkta kalır yine de boyun eğmez Ülkü Ocaklılar. Başbuğ’un belki dizinin dibinde tedrisat nasip olmamıştır çoğuna, ama onlar hep o mana ile ocakta diz kırarlar. “Gök girsin, kızıl çıksın” böyle bir diz kırmak görülmemiştir.
Şanlı peygamberin sünnetinde, Yesevi nefesi ile irşat eder Ülkü Ocaklılar. Hep beklenen ve o kutsal Türk’ün vücut bulmuş halidir Ülkü Ocaklılar. Toprağa düşen cemredir Ülkü Ocaklılar. Kadını, erkeği velhasıl alayı koca bir iman ordusudur. Paktırlar Ülkücüler, bu yüzden köçek siyasetin idrak edeceği bir hal değildir bu kutsiyet. Kürşad ruhlu, Hamza yüreklidirler Ülkü Ocaklılar. Nene hatun olur meydana baş kaldırır, Tomris olur başlar alır. Bir Yüce davanın neferleridir Ülkü Ocaklılar.
Ülkü Ocaklılar; kanı beş para etmeyenlere bile, beklenen zamanın gelmesi için; memleket namına sabredenlerdir. Ülkü Ocaklılar dününü bugününü, yarınını satan satılmışlara dahi beka için sabredenlerdir. Ülkü Ocaklılar tespihe dizilmiş habbelerdir. Elbet o çekilen sabrın da nihayeti vardır. İP kopar, sabır tükenir ve Yunus’un, Yavuzluğu zuhur eder. Kilit noktadır Ülkü Ocaklılar. Derin düşünen, derin yaşayan serden geçenlerdir Ülkü Ocaklılar.
Ülkü Ocaklılar; eyyamcıların suratındaki tokat, Oportünistlerin kulağındaki çınlama, Makyavelistlerin alçak yüreğindeki korkudur. Her türlü suni düş ve düşüncenin karşısında ;tamamen Milli ve yerli bir avazdır.
Ülkü Ocaklılar ; Başbuğun azmi ve kararlılığı, Başbuğun cesaret ve fedakarlığı, Başbuğun çile ve duruşu, Başbuğun emanet ve sancağı.. Velhasıl kelam Başbuğ Alparslan Türkeş’in amasız! fakatsız ve yürekli evlatlarıdır.
Ülkü Ocaklılar; Bulundukları her alanda Ülkücüler üzerinden geçinenlere, Ülkücülüğü kullananlara, satanlara, satılanlara, Başbuğun emanetine ihanet edenlere, Liderin ardından hırlayanlara, Türklük değil, Türkiyelilik diyenlere ve daha nicesine, her açıdan cephe açan Turan sevdalılardır.
Ülkü Ocaklılar; Hak ettikleri her alanda olmalı ve olmak zorundadır. Memleketin her yanını kan emici çakallar zapt etmiş ve dahi zapt etmeye çalışırken bile Ülkücünün refahına katlanamayan ahmaklar kendilerine ivedi çeki düzen vermelidir. Aksi takdirde kendilerini kurtaracak, ellerinden tutacak tek bir Ülkücü bulamazlar.
Ülkücülük Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocaklarında olur. Liderimiz ve Genel Başkanımız bellidir. Soy isim mirası ile kendilerini küçük düşüren her türlü açıklamalardan uzak kalmaları iyi olur. Ülkücülerin partisi, istikameti, ocağı bellidir.
TANRI TÜRK’Ü KORUSUN VE YÜCELTSİN
Ertuğrul SUBAŞI
21.07.2023