Ali KUZENCİK / MERAM BAĞLARI

Tarih: 03.10.2024 08:53

ÜLKÜCÜ TÜRK GENÇLİĞİNİN MİLLİ ŞUURU…

Facebook Twitter Linked-in

ÜLKÜCÜ TÜRK GENÇLİĞİNİN MİLLİ ŞUURU…HİÇ OLMADIĞI KADAR DİRİ 
VE AYAKTADIR.

YAŞASIN ÜLKÜ OCAKLARI,
KAHROLSUN ŞER ODAKLARI

 

Ülkü Ocakları'na Uluslararası ödül kazandıran tamamen %100 yerli ve milli imkanlarla Adana Ülkü Ocakları Kaan Teknoloji Kulübü tarafından geliştirilen Barlas İHA'nın uçuş görüntülerine keyifle bakarak deriz ki:

Kim ne derse desin…Türkiye’de genç ve coşkulu nüfusun artık nitelikli, iyi eğitimli, donanımlı, cesaretli ve özgüveninin yüksek oluşu en büyü moral kaynaklarımızın başında geliyor.

Gün geçtikçe bilimde ve teknolojide hızla ilerleyen ülkücü genç arkadaşlarımızın yeni yeni hünerlerini duyuyor ve gururlanıyorum.

Milli otomobilimiz TOGG’un mühendislik ve tasarım aşamasından tutun, savunma sanayisindeki gelişmelere kadar bütün projelerde adeta bir yıldız gibi parlayan Ülkücü Türk Gençliği, tıpkı atalarımız ve şanlı ecdadı gibi hepimizin göğsünü ve yüreğini kabartıyor.

Ülkücü Türk gençliğinin kanındaki asli cevherden almış olduğu bu inanç ve azimle ‘Yeni Ufuklara Doğru’ hızlı bir şekilde bu çağa Türk mührünü vuracağına inancım sonsuz.

Şairin de dediği gibi ‘Asımın Nesli’ dün Çanakkale’de, Dumlupınar’da nasıl ki üzerine düşeni hakkıyla yaptıysa, bugün de bu çağın ‘Türk Çağı’ olması için elinden gelen ne varsa yapacağına inanıyorum.

Kıymetli Ahmet Yiğit Yildirim
Başkanımızın önderliğinde Ülkücü Gençliğin bu çalışmaları ve projeleri hayata geçirmesiyle birlikte bilimde, teknolojide, sporda, kültür ve sanattaki başarılarını gölgelemek isteyen kişileri de unutmamak ve milli şuuru her daim uyanık tutmakta bizlerin görevi diye düşünüyorum.

Gençliğimizin teknoloji ve diğer branşlarda eğitimlerini eksiksiz tamamlaması, gençlerimizin öncelikli hakkı ve asli görevidir.

Fakat dün olduğu gibi bugün de bu gençlerin yollarına pusu kuran, yolu dinamitlemeye çalışan halk tv ekranında ki bazı at hırsızı kişilerin olduğunu üzülerek görüyorum.

Yine ve özellikle sosyal medya aracılığıyla birtakım yanlış veya doğruluğu bulunmayan ve kasıtlı olarak yayılan münafıkça dezenformasyonlar yaparak, Türk gençliğini bir çukura, bir umutsuzluğa çekmek istiyorlar.

Muhalefet partileri ve yandaş/fondaş medya gençlerimizi  X, Y, Z gibi kuşaklara ayırarak gençliği “çantada keklik” olarak kendi çıkarları doğrultusunda etkilemek, yönlendirmek ya da kontrol ederek manipüle etmeye çalışıyorlar.

Yani demem o ki; gençlerimizin dikkatini dağıtarak, onların eğitimlerine ve gelecekteki başarılı yürüyüşlerine engel olmaya çalışıyorlar.

Ancak unuttukları bir husus var ki, Türk gençliğinin milli şuuru hiç olmadığı kadar diri ve ayaktadır.

-15 Temmuz’da sokağa inen uçağa levye atan, 
-Tankın egzozuna çaput tıkayıp yürütmeyen,
-Milyonlarca Kahraman Türk genci var ayağınızı denk alın buna göre akıllı olun…
-Bozgunculuk yapmak isteyenler Türk gençliğinin bu şuurlu duruşuna çarpıp, duracaktır.

Mustafa Kemal Atatürk’ün;
“UMUDUM GENÇLİKTEDİR” sözü asla yere düşmeyecektir.

Sözün özü; Ülkücü Türk gençliğinde her türlü zorluğu yenecek güç, bükülmez bilek ve Kızılelma’ya/Turan’a varmak için olan inancına, amentüye iman etmiş kadar inanıyorum.

Rahmetli Hocamız Prof.Dr. Necmettin HACIEMİNOĞLU ne de güzel söyler;

“Kimse bizi zorla veya türlü vaadlerle Ülkücü yapmadı…Kendimiz inanarak ve koşarak bu yolu tuttuk ”

Ülkü Ocakları…
-Mazinin iftihar edilecek övüncünü atiye taşıyan,
-Kutlu bir kervanı menzile ulaştırmaya ant içmiş vatansever evlatlarının,
-İlk göz ağrısı, ilk sevdası, ilk mekanıdır.

Her zaman devletin bekasını, milletin birliğini hep esas almış bir gençlik teşkilatı olmuştur.

Bu amaçla milli değerleri benimsemiş bir gençlik yetiştirmeyi hep ön planda tutmuştur. Bunda da başarılı olunmuştur.

 

Dündar TAŞER büyüğümüzün dediği gibi;

“-Ülkücülerin kanaatları sağlam, imanları bütün, fikirleri berraktır. -Serttirler ama odun gibi değil elmas gibi pırıl pırıl.”

Hani…
Zaman zaman Devlet Bey
konuşmalarında der ya:

"Bir sevdadır bizimkisi, seveni fani, sevileni baki, sevgisi ebedi."

Yolumuz:
Ülkücü iradenin doğduğu, yeşerdiği, büyüdüğü, yaşandığı tek bildiğim Rahmetli Başbuğumuzun iki büyük emaneti; 
-Üç Hilal’li MHP ve Bozkurtlu Ülkü Ocakları ÇİZGİSİDİR..

Ulu Çınar Üç Hilal’in gölgesinde bulunan ülkücü, ülkücünün kardeşidir.

“O ESKİDENDİ.!” diyenlere dikkat edin..Bilin ki... O… yılışık, sinsi ÇİNLİ GARSON misali kalleşin tekidir. Fitne münafıktır.

Rabbim ülküdaşlarımı “sinsi münafıklardan” korusun.

Ülkücü ülkücünün öz kardeşidir. Kimsenin bundan zerre şüphesi olmasın. Suret-i Haktan görünen ağır abiler de(!) ülkücüler arasına fitne nifak sokmaya kalkmasın…Ülkücü Harekete her zaman kumpas kurulur.

Uyanık olmak gerekir…

Bir ülküdaşınız olarak deriz ki;
-Herşeye rağmen…Hayatımızda “karamsarlığa” asla yer vermeyeceğiz.

Ülkücü Hareket üzerinde kirli oyun kurup işbirlikçi figüranları sahneye süren, kifayetsiz muhterislerle, iç ve dış mahfillerle senaryo hazırlayıp davamıza leke sürmeye çalışan hainlere geçit vermeyeceğiz.

“Ve la galibe İllallah”... 
Galip olan sadece Allahtır. Herkesin bir planı varsa Allah’ın da vardır.! Kul hesabının üstünde kutlu bir hesap vardır.

Bu kadar hal bilmezlerin arasında Cenab-ı Allah Devlet Bey’e ve ekibine güç kuvvet versin..İçte ve dışta nasıl bir kumpasın içinde farkındayız…Ve her daim yanındayız.

Büyük Türk düşünürü Yusuf Has Hacib diyor ki:

“Her sözü dinle, hemen inanma.
Gönül sırrını açma, sıkıca sakla.
Doğru ol, dürüst davran,
İki dünyayı da kazanır doğru olan.”

Dava ve ülkü gönüldaşlarımıza karşı bitmeyecek bir vefamız, eksilmeyecek bir muhabbetimiz vardır.

SABIR…
Her zorluğun kapısı. 
Her zorluğu aşmadaki anahtarıdır. Tahammülü zor ve nefse ağır gelen şeylere katlanmak ancak sabır ile olur.

“Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir.” (Bakara/153)

Sabrın başı acıdır, fakat sonu çok tatlıdır. Hz. Peygamber; “ SABIR, acı bir olayın yaptığı sarsıntıya karşı ilk anda gösterilen tahammüldür” sözüyle sabrın önemini vurgulamıştır.

İman, biri “sabır” diğeri “şükür” olan iki yarımdan meydana gelir.

 

Camiamızın dışında gelişen ve insan olan hiç bir kimse için istemediğimiz bir olayın vuku bulması koca bir Ülkücü Camia’ya mal etmek…Bu suikastı planlayanların ya da fayda görenlerinin açıkça oyunudur…

Oyunu görüp anlamak gerekir.

-17-25 Aralık Yargı Darbesiyle başaramadılar. 
-Gezi Olaylarından sonuç alamadılar. 
-15 Temmuz'da bütün imkânlarını seferber ettiler, yine beceremediler.

Ama vazgeçmiş değiller, yine uğraşıyorlar. Baksanıza, açıkça itiraf ediyorlar.

Şimdi gelelim Sinan Ateş meselesine. Onu da fırsata çevirmek istediler. Onun da üzerinde tepindiler. Hedef Cumhur İttifakıydı. Onu zedeler, zafiyete sokarlarsa işleri kolaylaşacaktı.

O yüzden, daha olayın olduğu saatlerde tespitli tam 20 bin sosyal medya hesabı açıldı. Bunların da yönlendirmesiyle olay belli bir noktaya çekilmeye çalışıldı.

"-MHP, Sinan Ateş'e niye sahip çıkmadı?" diye başladılar. İşi azmettiriciliği yükleme çabasına kadar götürdüler.

Sinan Ateş'i Ülkü Ocakları'ndaki görevinden alan Devlet Bey niye sahip çıksın? Üstelik o operasyon, Ülkücülerin bir iç meselesi değil, devlet meselesiydi.

Ateş, devletin önemli makamlarından gelen bazı bilgi ve uyarılar üzerine görevden alındı.

Devlet Bahçeli de olayın en başında Adalet Bakanı ile görüşüp, "Sonuna kadar gidilsin, ne varsa ortaya çıkarılsın" dedi.

Yani işin içinde başka şeyler var!

Bakın...Niyazî-i Mısrî kimlerle anlaşabileceğimizi çok güzel ifade etmiş;

“Dünyaya muhabbet ve rağbet edenler bizi anlayamazlar...Bizi ancak Allah’a aşık olanlar anlayabilir..”

Deriz ki…Tilki ile yoldaş olan çakal ne kadar hile bilirse bilsin Kurt da o kadar yol bilir.

Ulu Çınar Üç Hilal’e iftira atan ABD’li kölesi şerefsizlerin, tetiği çektirdiğini bilmiyormuyuz sanıyorsunuz.?!

Oyunları görüyoruz.! Şerefsiz oyuncuları tanıyoruz.!

2023-Genel Seçim öncesi…ABD finoları sümüklü fetöş’ün kapu itleri;
“-Oyunumuz tuttu. Akın akın MHP'liler İP'e koşuyor!'' diyen ölü sevici hainleri yakından izliyoruz..

Bu tezgah MHP'nin kurumsal kimliğine kurulmuştur.! Yılanları, çakalları dün unutmadık bugün hiç unutmayız..

Biliriz ki...GIYBET leş yemektir. Vatan Sevdalılarına iğrenç görünen leş, kripto fetö’cülere, bölücü kuduzlara şekerparedir.

Hz. Pir der ki;
“Köpeğin önüne bir çuval ŞEKER koysan onun gönlü yine LEŞ peşindedir.!”

CHP destekli, ABD Fondaşlı kanalların kıymetli ülküdaşlarımıza attıkları iftiralarını görünce…Yüzyıllar önce Fuzuli ne de güzel der:
“SÖYLESEM FAYDASI YOK, 
SUSSAM GÖNLÜM RAZI DEĞİL.”

Kurt gibi yuvana sahip çıkmazsan it gibi kapı kapı dolaşırsın!!

Kapı kapı dolaşmamak…
Her şey sana bağlı… Nasıl olacak bu?
-Tarihini bileceksin…
-Dilini, edebiyatını, müziğini…bileceksin.
-İçini TÜRK olarak inşa edeceksin…
-O “mana”yı içine koyacaksın.
-Hani…Lise yıllarımızda Adana Ocağı’nda seminerde Rahmetli Şehidimiz Tevfik PAMPAL Tarih Hocamız derdi ya;
“-Yüzde yüz Türk olduğun gün cihan senindir…Yüzde 10’luk inşa edersen her şey yarım yamalak olur.!”

-Bırak başkalarıyla uğraşmayı.
-Başkaları başka başka olsun.
-Sen kendin olmaya bak.

Gayret edersen;
-Habib’ine layık ümmet olursun.
-Ecdadına layık millet olursun.
HER ŞEY SANA BAĞLI…

Mesele elinle BOZKURT işareti yapmak değil.! Asıl mesele:
O işareti yaparken yüreğinde hissettiğin SEVDANIN TADINA VARMAKTIR.

HER DAİM DERİZ Kİ…VEFA:
YANGIN VARKEN SEÇTİĞİNDİR.

SÖNDÜKTEN SONRA SEÇSEN NE YAZAR, VAZGEÇSEN NE YAZAR.!

Meram Bağları’ndan;
SEVGİLER
Orjinal Köşe Yazısına Git

— KÖŞE YAZISI SONU —