Ülküdaşım!
Şu gerçeği kabul et ve düstur haline getir:
TEK BAŞINA ÜLKÜCÜ BİR İKTİDARI TESİS EDEMEDİĞİMİZ MÜDDETÇE TURAN TATLI BİR HAYALDEN ÖTEYE GİDEMEZ...Ülkemiz de kalkınıp refaha ulaşamaz.
Bu gün bir İttifakla yapılandırdığımız süreç, bir zamanlar fetö alçaklarının çekip, çevirdiği gövdeli bir siyasi oluşumun zararına engel olmak, milli omurga ve kalıcılık paradigmalarımızda bizimle beraber hareket etmelerini temin etmekten öteye bir şey değildir.
Bu kısmi ahvalde bile çok büyük kazanımlar sağladığımız ortada. Tek başına bir ülkücü iktidarda neler olabileceğini varın siz hesap edin.
Bunun için ihanet etmediği müddetçe her ülkücüyü kıymetli saymak zorundayız. Cem etmeliyiz,öteleyip dağıtmamalıyız. Düşünmeyen kişi ülkücü olamaz. Düşünen kişi ise sorgular. Sorgulayan her kişiyi düşman ilan etmek acizliktir. Ülkücünün görevi sorgulayanın kafasındaki bulanıklığı gidermeye çabalamaktır.
Adam yüz adet sosyal medya paylaşımı yapıyor. En az seksen adedi içe dönük aşağılama, dışlama tepeden hakaretlerle oluşturuluyor. Müttefiğimize yalakalık yapacağım diye Ak Parti profillerine yağdırdığı güzellemeleri ülkücülerden esirgiyor. Sonra da kalkıp camianın bilirkişisi edalarına bürünüyor.
Arkadaşlar!
Biz çay kaşığıyla toplayıp, iğneyle kuyu kazarak bu hareketi bir yerlere getirdik. Çığırtkan tavırlı, enaniyet torbalarının kaprisleriyle ve de kepçelerle saçıp savursunlar diye bu kadar emek sarfedilmedi.
Bu ne yahu! Ülkücüde durmadan bir eksiklik arama hastalığı neyin nesi? Çorbayı yanlış içti, yemeği yanlış yedi; namazı şöyle kıldı ya da kılmadı diye ülkücü yargılanır oldu. Kim verdi bunlara bu yetkiyi, ne zannediyorlar kendilerini? Bu hareket kıyamete kadar bu hastalıklı kişilerin kaprisleriyle mi meşgul olacak?
İlan edilir ki:
Hiç bir şahısta bir başkası için "ülkücüdür, değildir" şeklinde etiket kesme yetkisi ve haddi yoktur. Bir kişi ya ülkücüdür ya değildir. Hatası,kusuru varsa da o ülkücünün ülkücülüğüne halel getirmez.
Ve ülkücü daima daha makbuldür, çünkü rüştünü geçmişte defalarca ispat etmiştir.
Ve ülkücülük, bir alay kendini beğenmişin babasından miras kalan bağ falan değildir. Dilediğine üzüm bağışlayıp, dilediğinden üzüm esirgeyeceği...
31 Aralık 2024
Halil Kaya