"Üslûb-u beyân ayniyle insandır"
Neden?
Sevimsiz olmak neden bu kadar kolay?
İnsanlar kolayı tercih(!) ediyor? Söz, üslupla değer kazanır...
Erdemli insanlar bir işin kolay ya da zor olanını tercih etmek kaygısıyla yaşamaz. Herşeyden ziyade adaleti, hakikati, gerçeği, doğruyu, güzeli, iyiyi, akla ve mantığa uygun olanı yaparlar... Hakikat, Hakk'a, adalete, vicdan ve iz'ana uygun olandır... Sözün ehli olanların dilinde hakikat; sade, müzeyyen veya âli bir üslûpla ifadesini bulduğunda her seviyeden insanın gönlüne dokunmuş olur. Gönülleri fetheder...
"Kavgadan bıktık!" diyen adam kavga edercesine ve gırtlağını yırtarak söylüyor ise bu sözü, kim inanır ona? Hitap ettiği topluluğa karşı da saygısızlık ediyor derler...
Muhatabını yanlış anlamakla suçlayan zavallılar anlatma becerisinden malûldür ama bunu bir türlü kabul etmezler... Nedense muhatabına "Ben anlatamadım galiba" diyemez bir türlü. Çünkü tevazu sahibi olamamıştır... Digergam değildir yani empatik düşünemez zavallı.
Ses tonu, konuşma üslûbu kişinin şahsiyetini ele verir.
Seçilen kelimelerin etkisi, kurulan cümlelerin bütünlüğü, anlatılmak istenen düşüncenin tutarlılığı ve inandırıcılığı dinleyenin tavrını belirler…
Emin olmadığı sözleri ifade edenler üstelik bir kaşını da yukarı kaldırıp gözlerini yana kaydırıyorsa dinleyene asla güven vermez…
Dikkat ediniz...
İnanmadığını söyleyen dil kekeler.
Memleketin iyiliklerini, başarılarını, icraatlarını inkâr etme hastalığı olanlarda müzmin eziklik oluşur.
Ancak vatandaşın aklı hâlâ geride... "Eller aya, uzaya biz hâlâ yaya..." sözünü tarihin karanlıklarına gömenlere çemkirmekten başka işi yoksa ona tedavi gerekmez; varsın acı çekip dursun mümkünse tez arada tahtalı köyü boylasın.
Üslup ah üslup... Doğruyu yanlış göstermek ancak fena bir üslupla mümkündür. Haklıyken haksız duruma düşmek de ancak üslupsuzlukla mümkündür.
Yanlışı bile doğru ve usulüne uygun söylemek şart... Yanlışı yanlışla düzeltmek imkansız…
Kalbini temiz tutmayanlar, zihnini berraklaştırmayanlar ile düşüncelerini olgunlaştıramayanlar dalda ham meyve olarak çürür... Kimseye hayrı olmaz.
İyiyi gör, fenalıkla mücadele et! Üslubuna dikkat et! Yanlış üslupla doğru anlaşılmak mümkün olmadı hiç!
Üslupsuzluk çoğunlukla fikir fukaralığından, zihin tembelliğinden tevellüt eder.
Sayın Devlet Bahçeli'yi anlamaya çalışmak yerine, suizanlarla, evhamlarla sözde yorum yapanlar ile geçmişte sadakat yarışında kimse benimle yarışamaz diyen ve şimdilerde yer ile müsavi olanlar şimdi Meclis'te, dergâhta, bargâhta, bilumum meydanda fikir dilenciliğine başlamışlardır.
Muhittin Gümüş
Tanrı Dağları'ndan selamlar
20.01.2025