Ali KUZENCİK / MERAM BAĞLARI


VAZİYET TAM DA BÖYLE…

MHP her zaman devletin bekasını, milletin birliğini hep esas almış bir siyasi parti olmuştur. Bu amaçla milli değerleri benimsemiş bir gençlik yetiştirmeyi hep ön planda tutmuştur. Bunda da başarılı olunmuştur.


*DUYGU İLE DEVLET YÖNETİLEMEZ…

-DEVLET BEY’E KARŞI HADDİNİ AŞAN HERKES HASMIMDIR!

“-BİR BAŞIMA KALSAM ŞAH-I DEVRANA KUL OLMAM,
-VİRÂN OLASI HÂNEDE EVLÂD-Ü IYÂL  VAR!”

 

 

Tokalaşabilirler veya görüşebilirler de.
Ulu Devletimizin ve Aziz Türk Milletinin yüksek menfaatleri için bir mahsuru yok. Duygu ile devlet yönetilmez.

Kan kusup kızılcık şerbeti içtik” deriz.

Ülke menfaati herşeyin üstündedir.

Görmemen” gereken çok şey görüyorsun bu hayatta yaş aldıkça. “Katlanmam” dediğin ne varsa da katlanıyorsun.

Atalar boşuna dememiş: 
Allah insanı iddiasından ve 
kınamasından vurur” diye…

İçki içenleri ve içki masasında bulunanları kınardım…Alkolü bugüne kadar kullanmadım çok şükür…

Ancakkk…12 Eylül sonrası 2.Ordu Komutanı Org.Bedreddin DEMİREL ve Org.Mehmet BUYRUK ile rahmetli Prof.Dr.Erol Güngör’ün kardeşi Korg.Hidayet GÜNGÖR zamanında defalarca kurmay subaylarla birlikte verdiğim “ERMENİ SORUNU VE TÜRKİYE ÜZERİNDE OYNANAN OYUNLAR” ile ilgili çok sayıda konferanslar sonunda BEYŞEHİR GÖLÜ kenarında kurulan masada Anamas Dağlarına bakıp Aşık DERTLİ’nin beytini içimden söylerdim;

“-Bir başıma kalsam şah-ı devrâna kul olmam…
-Vîrân olası hânede evlâd-u ıyâl var"

{Bir başıma kalsam zamanın sultanına da eyvallah çekmem…
Ama gel gör ki yıkılası hanede çoluk çocuk var.}

Ustaya “başarısının sırrını” sormuşlar. 
İki kelime demiş; DOĞRU KARARLAR..

“-Hepimizden farklı olarak sürekli doğru kararları nasıl alabildiğini” sormuşlar. 
Tek kelime demiş:TECRÜBE...

“-İyi de kardeşim bu tecrübe denen şeyin sırrı ne” demişler, usta derin bir iç geçirmiş ve şöyle demiş;
YANLIŞ KARARLAR..

Geçmiş hükümetler zamanında yanlış kararlar alsak bile güzel vatanımız Türkiye’nin Âli menfaatleri için sabredeceğiz.

SABIR…
Her zorluğun kapısı. 
Her zorluğu aşmadaki anahtarıdır. Tahammülü zor ve nefse ağır gelen şeylere katlanmak ancak sabır ile olur.

“Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir.” (Bakara/153)

Sabrın başı acıdır, fakat sonu çok tatlıdır. Hz. Peygamber; “ SABIR, acı bir olayın yaptığı sarsıntıya karşı ilk anda gösterilen tahammüldür” sözüyle sabrın önemini vurgulamıştır.

İman, biri “sabır” diğeri “şükür” olan iki yarımdan meydana gelir. SABRIN SONU SELAMETTİR.

Ve la galibe İllallah”... 
Galip olan sadece Allahtır.! Herkesin bir planı varsa Allah’ın da vardır. Kul hesabının üstünde kutlu bir hesap vardır.

Dünyanın kilit taşının üzerinde oturuyoruz. Tarihin, coğrafyanın, inançlarımızın ve ideallerimizin üzerimize yüklediği vazife çok ağır.

Atamız ÇAĞRI BEY…”Ön izlemede” çadırlarını sırtlanların yolu üzerine kurmuşlar…

Geçmişte doğudan Moğollar, batıdan Haçlılar bu mübarek topraklardan zorda olsa geçmişlerdir.

Bugün düşman sadece isim değiştirmiş. Bu yüzden her daim güçlü olmak zorundayız.

MİLLİYETÇİ HAREKET…Hesap  hareketi değil. 
“Şuradan menfaat edelim, 
-Şuraya adam yerleştirelim, 
-Şuradan ihale alalım, 
-Şuradan bilmem ne alalım”…
Böyle bir hareket değil bizim Ulu Çınar Milliyetçi Hareket Efendiler!

MİLLİYETÇİ HAREKET…Düşünce hareketi… Türk milletini 50 yıl, 
100 yıl, 200 yıl sonra nasıl geliştiririz? Nasıl yaşatırız? Türk insanı nasıl mutlu olur? Devletimiz nasıl büyük olur? Dünyayı nasıl adaletli hale getiririz? Nasıl ilk beşte büyük süper devlet haline geliriz?

O yüzden MHP’yi böyle algılamak, böyle anlamak, böyle değerlendirmek gerekir.

MHP her zaman devletin bekasını, milletin birliğini hep esas almış bir siyasi parti olmuştur. Bu amaçla milli değerleri benimsemiş bir gençlik yetiştirmeyi hep ön planda tutmuştur. Bunda da başarılı olunmuştur.

DEVLET BEY...
Hem Başbuğumuzun hemde rahmetli Dündar Taşer Beyin yanında yıllarca yetişmiş edepli, imanlı, ferasetli, merhametli, cömert ve ileri görüşlü teşkilatçı devlet adamıdır.  ALLAH ONDAN RAZI OLSUN...

DEVLET BEY...
Bu Aziz Milletin yıllar sonra bile hayırla anacağı bir BİLGE devlet adamı ve kendisini Ülkücü olarak adlandıran herkesin örnek alacağı Dünya Türklüğünün karargahında bulunan lideridir.

Rahmetli Başbuğumuzun ve Bilge Lider Devlet Beyimizin yolunda yürümek bizim için şereftir.

12 Eylül Öncesi bizim neslin “cömert ve merhametli” genç asistan ağabeyi “DEVLET ABİSİ”…Bilge Lider Devlet Bahçeli Bey’e Allah'tan sağlık sıhhat ülkü dolu nice güzel uzun ömürler diliyorum...

ÜLKÜCÜ GENÇLİK:
-LİDERİNİN YÜREĞİNİ YÜREĞİNE KATAR, VATAN OLUR, BAYRAK OLUR VE BAKTIĞI YERE BAKAR.

-Liderimi tanır… Liderimi bilirim. Teşkilatımı bilirim…
-Devlet Beyimize inancım tamdır ve her daim yanındayız.

Yeri gelmişken her daim söylediğimiz gibi:
VEFA…Yangın varken seçtiğindir. Söndükten sonra seçsen ne yazar, vazgeçsen ne yazar.

Her seher vaktinde duamız odur ki;
Hak etmeyeni sevdirme bize Yarabbi..!

Hz.Pir Mesnevi’de der ki:
“Köpeği köpeklikten çıkartıp insana dost yapan ‘sadakat ve vefa’ dır. İnsanı insanlıktan çıkartıp köpekten daha aşağı yapanda sadakatsizlik ve vefasızlıktır.”

Vefa, bizim için yalnızca İstanbul’daki bir semtin veya bir faninin adı değildir.

Vefa adam olmaktır, ahlaklı olmaktır, mertliktir, iman ve vicdan alametidir.

Dava ve ülkü arkadaşlarımıza karşı bitmeyecek bir vefamız, eksilmeyecek bir muhabbetimiz vardır.

Türkiye söz konusuysa, ülkenin bir ve bütünlüğü söz konusuysa, bayrak söz konusuysa, her kişi, grup, parti birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmelidir

Ülkücü siyaseti, “söz konusu vatansa gerisi teferruattır” düsturu ile yapar…

Söz konusu vatan olduğunda parti marti ikinci planda olur

Dava adamı ülkücü…Vatanı bayrağı ve ülkü denen nazlı gelini karşılıksız seven milli şuur sahibi bozkurttur

Ülkücü dava adamıdır.  

Ülkücü…Birileri makam mevki sahibi olsun,İktidar olalımda, nimetlerinden faydalanalım diye siyaset yapmaz

-Ülkücü…Her türlü menfaati elinin tersiyle itip, İktidar olalım da, Ülkücü şehitler ne için hangi idealler uğruna şehit oldularsa, Tasmedreseliler, cezaevlerinde hangi idealler uğruna yattı ise İŞTE O İDEALLERİ HAYATA GEÇİRELİM DÜŞÜNCESİ İLE mücadele eder, SİYASET YAPAR

Ülkücü dava adamı sadece 
ülkücü şehitlerin ne için hangi idealler uğruna şehadet şerbeti içtiğinin bilinci ile onların ideallerinin gerçekleşmesi için mücadele eder.

Ülkücü şehitlerin idealleri dışındaki her fikre ve düşünceye her kişiye kulağını tıkar.

Ülkücü şehidin ideali ne mi ?
Türkiye'nin bir ve bütünlüğü için Türk milletinin huzuru güvenliği refahı için, Türkiye’nin insan haklarına dayalı, demokratik bir hukuk devleti olarak, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarılması ve Türk İslam ülküsü, Türk birliğinin gerçekleşmesi ülküsüdür.

Türk milletinin huzuru, refahı, Türkiye nin bir ve bütünlüğü içerisinde, tam bağımsız olarak yaşaması ülküsüdür.

Birilerinin adamı değil davasının adamıdır. Sadece Allah'a sığınır ve Allah Rızası için mücadele eder

Milliyetçi Hareket içindeki ve dışındaki nankör ve müzmin muhalifler modern çağın celali ve yeniçerileridir. Geçmişteki isyanların çağdaş versiyonudur.

Sırtlarına “MHP muhalefeti” yaftası asılan ancak MHP Camiası ile alakası kalmayan rahmetli Başbuğumuz Türkeş dahil bu kesime bir türlü lider beğendiremediğimiz müzmin muhaliflerin “tarihi ve psiko sosyal” incelemesi  yapıldığında görülmektedir ki bu da bir “fitne 
ve bozgunculuk” hareketidir.

Müzmin muhalifler, modern çağın Celali ve Yeniçerileridir.

Bunlar...Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş’ten bu yana CKMP ve MHP Genel Merkezine başkaldırmayı alışkanlık haline getirmişlerdir.

Doğru olan şeyleri dahi yanlış görüp göstermek, bunların alışkanlıklarıdır.

Gelelim güncel konumuz dönersek;
-DOMUZU ÖLDÜRENE,
-PKK'YI DA KURDURANA SÜRÜTÜRLER...

Vaziyet tam da böyle…

Bizim Toroslarda karakurt ve domuz çok olur…Akdeniz kıyısında çok sayıda bulunan 5 yıldızlı otellerde kalan gayr-i müslüm turistlerin “et ihtiyaçlarını ucuza getirmek için” otel yöneticileri Manavgat ve Akseki’nin dağ köylülerinden domuz vurmalarını isterler.

Dağ başında veya ormanda vurulan domuzları otelin papyon kravatlı garsonlar ve şefler değil, domuzu vuran dağ köylüsü vatandaş yamaca indirir ve pikapa atarak 5 yıldızlı otele götürür, parasını otel muhasebesinden alır.

Bu yüzden dağ köylüleri derler ki;
-DOMUZU…VURANA SÜRÜTÜRLER!

Bizde deriz ki:
-Akkoyunlu Türk Devletinin Tebriz’den sonra ki Başkenti Diyar-ı Bekir’in FİS köyünde kurulan melanet PKK’yı da teröristbaşı kurucusuna sonlandırırlar!

VAZİYET TAM DA BÖYLE…

Devlet Bey’in “maske düşürme” devlet aklı hamlesi sebebiyle Can ülküdaşlarım arasına ayrılık sokmaya çalışanlara karşı uyanık olunmalı, onların iyi niyet iddiaları ihtiyatla karşılanmalıdır.

Biliyoruz ki…İkinci bir Endülüs ve Balkanlar olmamak için iç barışın sağlanması gerekiyor…Satrançta bir hamle değil en az üç hamle ötesini görmektir.

Sayın Bahçelinin hamleleri çok değerlidir. Sonuçlarına hep birlikte bakacağız.

İlk gün (22 Ekim)yazdığımız gibi…Bizim Türkmen Beyimiz yanlış hamle yapmaz.

Devlet aklı, bin düşünür bir söyler. Düşmanı düşündürür! Cahil aklı bir düşünür, bin söyler. Düşmanını güldürür. Düşününüz ve düşmanı güldürmeyiniz.

Merhum Ahmet Arvasi’nin dediği gibi;
“-Milliyetçi Hareket, küçük parti hesaplarında değil bütün parti ve politikalara yön veren milli ve mukaddes bir aksiyondur.”

“Yakın tarihe ilgi duyan” bir tarih öğretmeni olarak görüyorum ki;

Bugünkü siyasi gelişmeler ARVASİ Hoca’yı HAKLI çıkarmıştır.

Gerek SİTE Yurdu ve Ankara/Yüksek Öğretmen’de gerekse görev aldığım Ankara Ocağı ve Genelmerkez ile daracık Ankara Emniyeti nezarethanesi ve geniş Taş Medrese koğuşlarında Doğu ve Güney-Doğu’lu yüzlerce Kürt Ülküdaşlarımızı tanıma fırsatım oldu.

Onlarla Ankara’nın karanlık gecekondu sokaklarında ve Kızılay-Ulus-Tandoğan-Beşevler-Dikimevi gibi geniş ve aydınlık meydanlarında “kader birliği” yaptık ve önce Allah’a sonra birbirimize “can emanet” ettik.

En zorlu dönemde (1976-80)
teşkilatlarda beraber çalıştığımız Dicle ve Fırat kenarının bu civanyiğitleri güvendiğim ülküdaşlarımdı.

Hepsi aynı bizim Seyhan Nehri kenarı insanı gibi sıcakkanlı, samimi, güler yüzlü, güzel sözlü, ölümüne dost ve ülkücü idiler.

Uzun telefon sohbetlerinden biliyorum ki halada öyleler. Allah onlardan razı olsun..

ABD uşağı Molla Barzani’den beri Doğu ve Güney-Doğu Anadolu’da kürt köylerine saldıranlar, Tehcir’den kurtulmak için bir gecede “müslüman olduk” diyen ERMENİLERİN TORUNLARIDIR.!

Neden İran’daki Kürtler, Irak’a saldırmıyor.? Niçin Suriye’li Kürtler Erbil’de bomba patlatmıyor.!

Çünkü bize saldıranlar Kürt değil;
Kürt kimliğine bürünmüş Ermeni-Yahudi ve Haçlılardır.!

Bu yüzden “Ermeni terör örgütü PKK ile Kürt kardeşlerimizi bir ve aynı görmek CİNAYETTİR” diyen Türk Dünyasının Bilge Lideri Dr.Devlet Bahçeli devam ederek der ki;

“Kürt kökenli kardeşlerimiz milletimizin ayrılmaz mensubudur. MHP’yi Kürt düşmanı göstermek, kürt kökenli kardeşlerimi MHP’ye karşı kışkırtmak tek kelimeyle ŞEREFSİZLİKTİR.!

Aynı zamanda vatana, bayrağa, millete ve bin yıllık birikim ve kaynaşmaya çok ağır bir İHANETTİR.!”

Şimdi büyük Türk Milleti MHP ve onun yiğit lideri Devlet Bahçeli’nin uyarıları ile titreyip kendine geliyor.! Devlet Bey’in “Bozkurt duruşu” etrafında kenetleniyor çok şükür.

SÖZÜN ÖZÜ CANLAR…ABD-AB ve bebek/kadın katili İsrail tarafından Türkiye üzerine kurulmak  istenen oyunlar bozulacak…Terörsüz Türkiye kurulacaktır biiznillah/Allah’ın izniyle!

BUGÜN CUMA… Cuma’nın hayrı, bereketi, sağlık ve mutluluğu ülkemizin, milletimizin, bütün Türk-İslam Âlemininin üzerine olsun inşallah… HAYIRLI CUMALAR.

Meram Bağları’ndan;
SEVGİLER

20 Haziran 2025
Taş Medreseli
Tarih Öğretmeni
Ali KUZENCİK

YAZARLAR