Dildeki terimler anlamına uygun biçimde kullanılmazsa galatı meşhur olur, maksadı aşan bir anlamda kullanılmaya başlar.
Hırsıza, işgalciye medeni (!) Batı "yerleşimci" diyor; yerinden yurdundan edilen ve evsiz barksız kalan masum ve mazlumlara öz yurdunda 'mülteci" demiş biz de yutmuşuz bunu...
Türkiye jandarma değildir; strateji oluşturan ve yöneten kurmay akla sahip binlerce yıllık köklü bir devlettir...
Gazze'de savaş suçunu ve yaşanan trajediyi bütün medeni Batı ve
Müslümanlar seyretmekle yetiniyor maalesef. Neden? Siyonizmin taraftarlarından ve Evangelist fanatiklerden korkuluyor sanki.…
Uluslararası hukuk ihlâl ediliyor; hastaneler, okullar bombalanıyor, insani yardım malzemeleri dahi zalimce engelleniyor.
Masum kanından beslenen vampir devletlerin insafsızlığında, milyonlarca çocuk ve kadın can çekişiyor. Vicdansızca Filistin halkı zalim bir devletin (!) pençesinde acımasızca yok ediliyor!
Haysiyet sahibi her insan, bu katliama karşı olmak mecburiyetindedir.
Bu akan kan, âdil, hakkaniyetli ve kalıcı bir barış tesis edilmeden durmaz.
Hamaset dolu lafları, sloganları bir kenara atmak gerekir.
Müslümanlar dua ediyor; Allah kabul etsin ama ardından da yan gelip yatıyorlar. Olmaz!
Sadece dua etmek yetmez!
Sadece kınama mesajları yayınlamak, protesto mitingleri düzenlemek de yetmez! Bazı Müslüman ülkelerde Filistin davasındwn söz etmek dahi suç.
Her çatışmadan, saldırıdan sonra protesto ve gıyabi cenaze namazları da teslimiyete yakın buğz etmek gibi bir şey artık... Daha etkilisi gerek.
Türkiye Cumhuriyeti devletini zayıflatan her davranış İsrail saldırganlığına ve hukuksuzluğuna verilmiş bir ödül gibidir.
Birlik zamanıdır.... Azerbaycan Karabağ'da savaşırken de dangur dungur edenler oldu. "Türkiye maalesef Azerbaycan'a yardım ediyor" diyenler bu sefer de provokatif söz ve eylemleri ile siyonist kafaya tam destek veriyorlar maalesef.
İki ayrı devlet, bu topraklarda yegâne makul sükûnet projesidir. Arap ülkelerinin pekçoğunun Azerbaycan'a karşı Ermenistan'ı desteklemesi, İran'ın bölgesel güç olma iddiası ve ayak oyunları, saldırıyor gibi yapması tiyatro... Hepsinin Türkiye'ye karşı birleştikleri ama İsrail'e karşıysa nasıl çaresiz kaldıklarını da göz ardı etmemek gerekir!
Türk Devleti'nin vicdanlı duruşunu doğru buluyoruz. Stratejik aklı çalıştırabilecek kapasitemiz var.
Büyük kuvvet, kudret ve yeteneğe sahip Türk Milleti politikacıları, din adamları, siyasetbilimcileri ve bütün insanları daha fena pozisyonlara hazır olmalı. Özellikle kurmay akıl üst seviyede olmalı.
Türkiye Cumhuriyeti devleti, ittifaklar ve ortak kararlarla bu zulme etkili biçimde dur demeli. Türkiye Cumhuriyeti bu süreçte sabırlı olmalı ve kendisi yön vermelidir.
Yoksa bölgeye yığınak yapan devletlerin hırslarını seyretmek çok pahalıya mâl olacak . Evangelistlerle işbirliği hâlinde olan Batı hayranları pekçok kisve altında kara propaganda peşinde... Gaza gelmeyelim... İnsanlık ölmesin!
Sayın Fidan'ın dediği gibi "Önce işgal et, sonra evinden çıkar... Ardından evini yık... Yerine yahudi yerleştir... Sonra onlara "yerleşimci" de.... Bu düpedüz bir hırsızlıktır...."
İnsan kendi vatanında mülteci olur mu? Filistliler hangi ülkeye iltica etmişler de mülteci diyorsunuz diyen olmamış. Gazze'de yaşayana nasıl mülteci denir? Düşmanın kullandığı terminolojiye alıştırılmışız ve işgalciye evleri zorla işgal edenleri "yerleşimciler diyerek meşru bir sıfat yüklemişler. Yahudi işgalciler ve evsiz yurtsuz bırakılan masumlar ve mazlumlar demek varken mülteci demeye devam ediyoruz...
Kamuoyunda zalime tek kelime etmeyen ama "Filistin halkı toprak sattı(!)" ile uğraşan ahmakları dinlemeye tahammülüm yok. Dünyanın hiçbir yerinde çocukların, masumların, kadınların ölümünü asla mazur göremem. Katillere katil demek gerekir…
Ey Müslüman! Slogan atmayı bırakın da gidin zalimleri ve müttefiklerini ebediyen susturabilmek için daha iyi silah yapın, daha iyi bilim yapın, teknoloji üretin! Sende var olduğunu hissettiği anda kendini sınırları içinde bulur kendini, başını kaldıramaz o. O hangi dilden anlıyorsa o dilden cevap vermek için üretin, göbek büyütmeyin!
Hamaset değil icraat istenir böyle hallerde...
Tanrı Dağları'ndan selamlar...
Muhittin Gümüş
17.10.2024