İçinde yaşadığımız yüzyılda istihbarat savaşlarını anlamazsak devletler mücadelesini anlayamayız.
Devletler arası ilişkilerde bütün kozlar neredeyse istihbarat teşkilatları üzerinden piyasaya sürdürülürken bu çalışmalar sonucunda ülkeler bir birleri ile ikili ilişkilerini düzenlerler.
Fransız istihbaratı DGSE'yi hiç duydunuz mu?
Çoğumuz bilmez.
Açılımı Dış Güvenlik Genel Müdürlüğü.
Yıllık 1 milyar dolar bütçesi var.
Ekonomik istihbaratta çok iyi.
En etkin olduğu ülkelerin başında Türkiye ve Azerbaycan gelir.
Avrupa'da bir de Almanya böyledir.
Ve her iki ülkemiz üzerinde bir plan sahneye koyacağı zaman bu iki ülke batılı devletler tarafından harekete geçirilerek sahneye sürülürler. ..
Özelikle Fransız istihbaratı gazeteci, yazar, medyacı vb. kişileri satın alıp ülkelerimize yönelik kirli propaganda faaliyeti yürütürler...
Bu faaliyetlerde hedef aldıkları genelde iktidardır.
Eğer iktidar hedef alınırsa mutlaka perde arkası ekonomik bir anlaşma sureci vardır.
Gerek biz de gerekse Azerbaycan 'da bu probagandaya alet olanlar ve gizli görevli 5. Kol faaliyetleri yürütenler vardır.
Bunlar genelikke "basın özgürlüğü" "demokrasi "diye söze başlarlar sonrası taleplere gelir .
Batılı Devletlerin en büyük silahı güdümlü basın ve gazetecilerdir.
Her şeyi çarptırıp yalanla hükümet devirip darbeye sebep olabilirler.
Fransız devrimi gibi bir kozları ellerinde olduğu için baskı altına aldıkları devletleri, özgürlüklerle ,demokrasi ile tehdit altına alırlar.
Ve tehdit altına aldıkları ülkelerde ne kadar vatan haini ,para karşılığı kendini satmış müptezel varsa onları kendi ülkelerine alırlar, eğitirler, donatırlar birer silah olarak kullanırlar.
Bakınız Türkiye 'ye ne kadar tehdit yapılar varsa bu ülkelerde en üst düzeyde korunur ve kollanırlar.
İşte bu günlerde bu anlattıklarımın merkezine Azerbaycan devleti konulmuştur.
Avrupa'ya kaçıp, sığınma hakkı isteyen bazı Azerbaycan’lı gazeteciler bu günlerde bu dediklerime tam örnek yayınlar yapmakta ve Azerbaycan 'ı dünyaya kötülemekte, ajanlık faaliyetleri ile ülkeyi tehdit altılına almak istemektedirler..
Bunları yaparken tek amaçları var Azerbaycan üzerinden Avrupa'ya gidecek olan enerji sevkiyatını bedavaya getirmek .
Yani amaçları insan hakları, demokrasi falan değil daha çok ekonomik kazanç.
Bunlar sömürge devletleri olduğu için işgal edemedikleri devletlere bu şekilde operasyon yapmaktadırlar.
Örneğin; Fransa niye sömürdüğü 15 Afrika ülkesinde basın özgürküğüne izin vermiyor, insan hakları talep etmiyor?
Amaç basın özgürlüğü, insan hakları değil para, para daha çok para...
İçimizdeki Tanzimat mudavimlerine bunu anlatabilsek keşke...
Saygılarımla
Selcuk Düzgün
#Azerbaycan
#Türkiye