
Bizim yarınlar adına kimseye borcumuz yok, çünkü dünlerde ödedik borcumuzu, belki yarınlardan alacağımız var. Kara zindanlarda geçen gençlik yıllarımızı hiç hesaba vurmadık, hiç teraziye koymadık ama gençliğinin en taze baharını memleket adına kara zindanlarda geçirecek bir yiğit nesil gelmedi daha. Biz son nesildik, meydan meydan yaşadık kavgayı, var oluşu ve yok oluşa direnişi.
Sonunda tarih bizi haklı çıkardı, dün bilmem kim adına bize silah sıkanlar, bugün düşüncemizin saflarında yer alıyorlar, doğru tektir ve aklın yolu birdir. Bazıları çok zamanlar önce görmüş, yaşamış, bazıları geç farkına varmış. Bundan övünç duyarız ve farkına varanlara sonsuz sevgiler deriz. Bu saf memleket safıdır, bu saf Türklüğün son kalesini yaşatma ve ebediyete götürme safıdır. Nerelerden nerelere geldik? Bu soruyu kendilerine sorması gerekenler sorsun, biz sormayız, çünkü biz hep aynı yerdeydik.
Bir fırtınaydı, yaşayanlar bilir deyip kenara çekilmek değil bizim işimiz, kimseden diyet ve bedel de istemiyoruz amma illa ki bilinsin istiyoruz yaşadığımız kara günlerin, neden ve nasıl yaşandığı. Bilinsin çünkü; o acılara katlanmak zor, kara zindanlarda boynu bükük yaşarken, kardeşin ölüm haberini yaşamak ölümden daha beter. Biz bu günlerden geliyoruz, kimseye borcumuz yok, kimseden de bedel istemiyoruz, istediğimiz bir şey var.
O günlerin aziz hatıralarına ihanet edilmesin ve kim ki ihanet ederse bedelini bu dünyada öder. Buna yürekten inanıyorum ben. Bunca canlar memleket için kırıldı, ak alınlar kara toprakları sadece memleket için öptü.